Sevgili Aydın Denge Gazetesi okurları bu yazımda 31 Mart'taki Türkiye sonuçlarını incelemek istiyorum çünkü Türkiye sonuçları sonucu itibariyle çok şeyler ifade ediyor ve bu sonuçlar olumlu ve olumsuz siyasi sonuçları olacağı için çok önemlidir.
Bu seçim sonuçları hiç şüphesiz Cumhur İttifakının yüksek oranda başarısı ile sonuçlanmıştır.
Cumhur İttifakı, Millet İttifakına çok büyük oranda fark atmış ve çok daha fazla belediye başkanlıklarını kazanmıştır. Bu açıdan bu seçim sonuçlarıyla AK Parti iktidarı siyaseten yıpratılamayacaktır. Bu seçim sonuçları dört yıl boyunca da siyaseten AK Parti iktidarına zarar vermeyecektir. Bu sonuçların oluşmasında en büyük pay sahibi şüphesiz Başkan Recep Tayyip Erdoğan’dır. Seçim maratonu boyunca adeta yırtınırcasına şehirden şehire koşan başka tebriğe layık başkandır.
Bu konuda Reis'e en büyük desteği veren MHP Genel Başkanı Devlet Bahçeli de unutulmamalıdır. Ayrıca televizyon programlarındaki büyük performanslarından dolayı da sayın Bahçeli'nin tebrik edilmesi gerekir. Bu değerlendirmeyi yaparken İstanbul seçimini ortada kabul ederek yazıyorum. Bu seçim sonuçlarını bana göre birinci faydası şu olmuştur aziz milletimiz beka sorununu çok iyi anlamış ve gerekeni yapmıştır. Güney doğuda ki Kürt kardeşlerimiz de bu beka olayını en iyi şekilde algılamışlardır bu açıdan da tebrikler güney doğuya. AK Parti doğru adaylarla güney doğuda çok başarılı olmuş ve orada HDP zincirini kırmıştır. Bu gidişle on yıl sonra güney doğuda tek parti kalır o da Ak Parti'dir. Bu sonucun oluşmasında pay sahiplerinden birisi de kayyum belediyelerinin getirdiği başarıyı da zikretmemiz gerekir.
Bu seçim sonuçlarını CHP açısından değerlendirmekte de büyük fayda vardır. Düşünün bir kere siz ana muhalefet partisi olacaksınız, ülkenin Karadeniz'inde, Orta Anadolusu'nda, Doğu Anadolusu'nda ve Güney Doğu Anadolusu'nda yok denecek matematik rakamlarında kalacaksınız. Bu açıdan CHP bundan sonra asla ana muhalefet partisi konumunda kalamaz. Gönül huzurunda şunu söyleyebilirim ki bu gidişle on yıl sonra bu topraklarda CHP diye bir partiye rastlayamazsınız. Bu parti yerine daha tutarlı, daha seviyeli, daha özgürlükçü, daha siyasi, daha da demokrat sosyal bir parti yerini alır.
Bir parti düşünün ki mahalli seçimlerde İYİ Parti ile 51 vilayetli ittifak kuruyor. Bu da yetmiyor iki tane parti de her türlü siyasi ve rey desteğini veriyor, bütün bunların sonucunda ittifak ancak %37'ye ulaşabiliyor. Bu olay Türkiye’de ana muhalefetin siyasi ve sayı açısından yok oluşu demektir.
Beş yıldan beri ülkemiz üzerinde şeytani düşünceler kuran uluslararası derinlikli Siyonist Amerika Birleşik Devletleri, 31 Mart'ta da en büyük tokadı halkımızdan yemiştir. Bu gidişle de yemeye devam edeceklerdir. Bu seçim sonuçları ile sömürgeci istilacılar da gereken en büyük derslerini almışlardır. Yine aynı şekilde orta doğuda ki milyonlarca mazlum Müslümanlar en başta Filistinli kardeşlerimiz olmak üzere tekrar sevince boğulmuşlardır ve ümitlerini yitirmemişlerdir. Eninde sonunda orta doğudaki emperyalist güçlerin yıkımının geleceği inancı devam etmektedir. Türk demokrasi tarihinde AK Partinin bu farklılığı diğer kitle partilerinden ayıran en büyük özelliğidir. Geçmişte iktidar olan büyük kitle partilerinin böyle özellikleri yoktur. Türk siyasetinde bu özellik AK Parti'yi ayrı bir kefeye koymakta bu özelliğiyle de ayrı bir manevi güzellik ortaya çıkmaktadır.
Bu seçim sonuçlarından sonra AK Parti Hükümeti 4 yılını çok iyi değerlendirerek halkımızın ekonomik, sosyal, kültürel seviyesini en üst düzeye çıkararak hamlelerini yapması gerekir. Eğer bu 4 yıl boşa giderse 2023 tarihindeki seçimlerde acı faturayı herkes öder. Bu duygular içerisinde mahalli seçimlerin Türkiye sonuçlarını ülkemize bolluk ve bereketler getirmesini dilerim.
ÖNEMLİ NOT: Bu sayfalarda yayınlanan okur yorumları okuyucuların kendilerine ait görüşlerdir.