Sevgili Aydın Denge Gazetesi okurları, 15 günden beri Amerika’da ileri boyutta acayip şeyler olmakta. Rezalet derecesinde bir trajedi yedi milyar insanlık aleminin karşısında yaşanmakta. Türkiye dışında dünya bu rezalete seyretmekte.
Bildiğiniz gibi bundan bir yıl önce Rıza Sarraf Türkiye’den Amerika’ya gitti. Amerika’ya giderken, Devlet ve biz veya gazeteciler ne yaptık; sadece hayırlı yolculuklar diledik. İşte Türkiye adına ilk hata buradan başladı. Bu açıdan Dış İşleri Bakanlığı Teknisyenlerini şahsım olarak birinci dereceden suçlu buluyorum. Zira Dış İşleri Bakanlığı teknisyeni olmak demek 5 bin kilometre ötesini ön görebilecek insan demektir. Bu gidişe asla izin verilmemeliydi. Çünkü sadece Amerika yoktu bu olayda. Çünkü orası dünya Siyonizm’in başkentiydi. O merkezde büyük projeler üretilip uygulama kararını alındığı saha idi. Rıza Sarraf 1 yıl boyunca Amerika’da cezaevinde yattı. Hangi şartlarda hangi zeminde yaşadı, hiçbir bilgimiz yok. Bir yıldan sonra acayip bir şekil değişikliği ile yine acayip olaylar yaşanmaya başlandı. Sanık olan zatı muhterem(!) tanık durumuna düştü. Ve bu esnada Dış İşleri Bakanlığı ikinci bir hataya düşerek Amerika’ya Rıza Sarraf’tan dolayı nota verildi. Bundan bir ay önce karşımızdaki Sarraf bir acem kökenli Türk idi yani orijinal Türk değildi. 5 dakikada Türkiye’ye satarak Dış İşleri Bakanlığı’nın teknokratlarına ikinci bir hata yaptırdı. Karanlık işlerin adamı olan Rıza Sarraf için Türkiye Amerika’ya nota verdi. Şimdi ise ayıkla pirincin taşını.
Bunlar niçin yapılıyor, biraz düşünmek gerekiyor. Son 5 yıla baktığınız zaman yaşanan tarihi olaylar nelerdir. Bir Gezi Olayları, iki Güneydoğu İsyan provaları, üç Mit TIR’ları, dört 17-25 Aralık Operasyonları ve son olarak da 15 Temmuz Darbe Girişimi. Bütün bunların nihai hedefi Recep Tayyip Erdoğan’ı ortadan kaldırmak idi. Bunların hepsi de başarısızlıkla sonuçlanınca da Siyonist’in elinde tek sermaye Rıza Sarraf kaldı.
Uluslararası Bankacılık Sektöründe Türk Bankacılığını ve sektörünü yerle bir edersek Türk ekonomisi perişan olur ve AK Parti’nin 2019 yılına kadar yıkılışı gerçekleşebilir ümidi son 6 aydan beri Amerika denen bu emperyalist ülke YPG’ye 4 bin TIR silahve mühimmat verirken ve bu silahlar PKK tarafından Türk askerine doğrultulurken, Türkiye’nin Amerika ile stratejik işbirliği antlaşması yürürlükte idi. İşte Amerika dediğimiz bu ülke, demokrasi ile yaşarken bu rezaletlerini ispatlamış bir ülke. Bu kadar rezillikler yaşanırken ana muhalefet lideri Sayın Kılıçdaroğlu, böyle milli bir meselede nelerle uğraşıyor bir bakalım.
15 Temmuz Darbe Teşebbüsünü şike darbesi diyecek kadar idrarktan ve izandan yoksun, a-politik bir konuşma yapabiliyor. Sayın Kılıçdaroğlu Amerika’da üretilen dünya Siyonizm’inin projelerine dolaylı ve siyaseten destek olduğunu ne zaman anlayacak. Amerika Devlet yönetiminin bu PKK’ya ulaşan silahlar ile ne kadar zavallı bir duruma düştüğünü ifade etmeyeceksiniz. Trump ‘Silahlar YPG’ye verilmeyecek’ diyecek ertesi gün Pentagon böyle bir ülkeye rezil bir ülke denmeyecek hangi ülkeye rezil ülke denecek.
Bu süreç ve senaryo uygulanırken başkan Trump çıkıyor; İsrail başkenti Kudüs olmalıdır diye dünya kamuoyuna açıklama yapıyor. Bunların hiçbirini birbirinden soyutlamak mümkün değildir. Sayın Kılıçdaroğlu sen ne zaman uyanacaksın, çıksana bir demeç versene “Amerika dünya Siyonizm tarafından yönetilmektedir desene” sen bütün siyasal yaşamını Recep Tayyip Erdoğan’ın aleyhine demeç vermekle mi geçireceksin? Ufkunu genişletsen belki ileride iktidara geleme ümidi de taşıyabilirsin.
Amerika İsrail ile ilgili konuşma yapmak sadece Cumhurbaşkanına mı farz size farz değil mi bu konuda konuşma yapmak? Siz ana muhalefet olarak Orta Doğu’yu kana bulayacak olacak Siyonist Kudüs projesi siyasal yaşamınızda sizi hiç mi hiç ilgilendirmiyor? Sizin ana muhalefet siyasetçileri ve belediye başkanları olarak kandil geceleri tebrik atmakla uğraşacağınıza iki milyar Müslüman bugün en feci bir şekilde hayat sürmekte, adım adım bu proje devreye girmekte iken, siz bu olaydan zerre kadar rahatsızlık duymuyor musunuz? Yedi ceddi Müslüman olan ana muhalefet partisi lideri.
Rıza Sarraf ile başlayan süreç bugün Kudüs’ün başkent yapılması 10 bin 873 kilometre uzakta insanlığın baş belası bir ülke tarafından ifadelendiriliyorsa bu durum karşısında tavır gösteremeyen Müslümanlara da yazıklar olsun. Yarın mahşer gününde bu Müslümanlar Peygamberimizin yüzüne nasıl bakabilecekler. Ey saraylarında hayat geçiren Müslümanlar bu sözüm size aittir. Sabahtan akşama kadar konuşmalarında onlarca defa dünya Siyonizm’inden bahseden Türkiye Cumhuriyet Cumhurbaşkanın olduğu bir dünyada diğer Müslüman ülke devlet adamlarına en başta Mısır olmak üzere acıyarak bakıyorum.
Bugün yeryüzünde yaşayan iki milyar Müslümanı uyandırmak hepimizin vazifesidir. Bu vazifeyi Cumhurbaşkanı en iyi şekilde yaparken İsrail durduğu yerde rahat oturamıyor. Bu Amerika İsrail’e her türlü canavarsal desteğini vermezse Orta Doğu’da bir yılda İsrail Devleti diye bir devlet kalamaz. Bunu bildiklerinden dolayı en güçlü İslam ülkesi olan TC’yi yıkmak parçalamak dünya Siyonizm’inin en büyük amacıdır. Ana muhalefet partisi olan CHP’yi bu konuda uyanık olamaya çağırıyorum. Zira nüfusunun yüzde 99’unun Müslüman kimliği taşıdığı bu topraklarda CHP ana muhalefet partisidir.
ÖNEMLİ NOT: Bu sayfalarda yayınlanan okur yorumları okuyucuların kendilerine ait görüşlerdir.