Kıymetli kardeşlerim cumamız mübarek olsun!
Bu dünyaya Rabbimize kulluk için geldik. İlk ve tek amacımız Rabbimize kulluk etmektir. Elverişli bir şekilde kulluk etmemiz için bizlere birçok nimetler verilmiştir. Etrafımızda gördüğümüz her şey bizim için nimettir. Nimetlerin hepsini bilmesek de bu nimet olmasını değiştirmez. Etrafımızda bulunanlar içinde helal olanları olduğu gibi haram olanları da vardır. Rabbimiz ise temiz ve helal olanlardan faydalanmamız gerektiğini emretmektedir. Ahireti isteyen kimse, bu dünyada nelere dikkat edecekse hepsini Allah Teâla bildirmiştir. Allah Teâlâ’nın vereceği cennete gitmek, bu dünyada O’nun dediklerini yapmakla mümkündür. Rabbimiz içkiyi, kumarı, domuz etini yemeyi, hırsızlığı, zinayı, yalancılığı, zulmetmeyi vb. yasaklamıştır.
Zamanımızdaki en büyük tehlikelerden birisi kumarın yaygınlaşmasıdır. Belki kumar şekil değiştirmiştir. Şans oyunlarının tümü kumar olarak değerlendirilir. At yarışlarıyla oynanan bahisler, futbol ve diğer spor müsabakalarıyla ilgili iddialar, ister yılbaşı ister başka zaman oynanan piyangolar olsun, internet ortamında oynan bütün şans oyunları kumardır. Rabbimiz bir ayeti-i kerimesinde şöyle emretmektedir; “ Ey iman edenler! (Aklı örten) içki (ve benzeri şeyler), kumar, dikili taşlar ve fal okları ancak, şeytan işi birer pisliktir. Onlardan kaçının ki kurtuluşa eresiniz. Şeytan, içki ve kumarla, ancak aranıza düşmanlık ve kin sokmak; sizi Allah'ı anmaktan ve namazdan alıkoymak ister. Artık vazgeçiyor musunuz?” (Maide Sûresi 90-91)
Diyanet İslam Ansiklopedisi’nde “Kumar” şöyle tarif edilmiştir; “Şans ve becerinin birlikte veya tek başına söz konusu olduğu bir olay yahut yarışmanın ya da belirsiz bir olayın sonucu üzerine bahse tutuşma ve bu yolla kazanç elde etme” şeklinde tanımlanabilen kumar, türü ve şekli toplumlara ve dönemlere göre değişiklik gösterse de esas itibariyle haksız kazanç, mal ve zaman israfı, irade zafiyeti ve toplumsal çözülme gibi bir dizi olumsuzluğa yol açtığı için dinler ve temel ahlâk öğretileri tarafından yasaklanmış ve kınanmıştır. (Ali Bardakoğlu, Kumar, DİA, 26/364)
Her sene yılbaşında “yılbaşı biletleri” bütün televizyonlarda, gazetelerde, sosyal mecralarda, günlük konuşmalarda reklam edilir, ne kadar büyük paranın verileceği konuşulur. Bu kadar çok Müslümanın yaşadığı bir ülkede yılbaşı bileti ve şans oyunlarının reklamını yapmak, müslüman mahallesinde salyangoz satmaya benzer. Heyhat ki salyangoz sattırmayız fakat kumar olan şans oyunlarının reklamına bir şey demeyiz haline geldik. Bütün şans oyunlarının haram olduğu söylendiğinde “hayır, ben haram olduğunu düşünmüyorum” diyen çokbilmişler ortaya çıkar. Bir şeyin haram olması kimsenin görüşüne bırakılmış bir şey değildir. Üstte yer alan ayet içki ve kumarı kesinlikle yasaklıyor.
Canlı yayınla şans oyunu çekilişi yapılıyor ve sunucu “hadi bismillah” diyerek çekilişi başlatıyor. Gelen tepkiler üzerinde sonraki çekilişlerde besmele çekmedi. Haramın medyada bu kadar reklam edilmesini sağlayanlar indellahta mesuldürler. Kişi bir haramı işlese dahi onun reklamını yapmaması lazım. Eğer reklamını yaparsa, kimlerin o haramı işlemesine sebep olursa, haramı işleyenlerin günahı kadar da reklam edene yazılır. Efendimiz (s.a.s.) bu konuda şöyle buyurmuştur; “Kim İslâm’da güzel bir davranışa öncülük ederse hem (kendi yaptığının) sevabını, hem de kendisinden sonra o işi yapanların sevaplarını alır. Üstelik onların sevaplarından da bir şey eksilmez. Kim de İslâm’da kötü bir davranışa ön ayak olursa, hem kendi günahını, hem de kendisinden sonra onu yapanların günahını alır. Yine onların günahından da bir şey eksilmez.” (Müslim, Zekât 69)
Haramın yararı olmaz. Birilerinin haram olduğunu düşünmüyorum demesi bir işe yaramaz. Her sene yılbaşından önce anlaşmışçasına bütün ana haber bültenleri yılbaşı biletiyle yatıp kalkıyor. Her hafta çekiliş sonuçları kritik ediliyor. Rakam yüksek olunca reklam da çok oluyor. Bazı kimseler de kendilerini şöyle avutuyor “bana çıkarsa cami yaptıracağım, fakirlere dağıtıp hayır yapacağım.” Bu tamamen saçmalıktır. Haramla hayır yapılmaz. Elde bulunan haram paranın elden çıkarılması gerek. Haram para elden çıkarılırken de sevap beklenmez. Haram para temizlenmez, daha bilindik ifadeyle “haram para aklanmaz”.
Din İşleri Yüksek Kurulu’muzdan birkaç husus; “Nasıl sonuçlanacağı önceden belli olmayan bir işin öngörülen sonucu üzerinde bahse girmek ve isabet edilip edilememesine göre bahsi kazanmak ya da kaybetmek kumardır. Bu iş hangi yöntemle ve hangi ad ile yapılırsa yapılsın kumar olarak değerlendirilir. Kumar haksız kazanç yöntemlerinden biri olup İslam’da kesinlikle yasaklanmıştır. Bu itibarla, spor müsabakaları üzerinden taraflardan birine menfaat sağlayan bahis oynamak, Kur’an-ı Kerim’in yasakladığı kumar kapsamına girmektedir ve caiz değildir. İki veya daha fazla kişinin aralarında doğrudan veya dolaylı olarak anlaşma suretiyle bir tarafın kazanacağı, diğer tarafın kaybedeceği şansa dayalı her türlü oyun, kumar kapsamında olup haramdır.”
Ya Rab! Bu dünya hayatını aile efradımızla birlikte, razı olacağın şekilde değerlendirme, haram kıldıklarından uzaklaşma, helal olanlarınla yetinme şuuru nasip eyle! Helalinden kazanıp helaline harcama, zamanımızı ganimet bilip değerlendirme, aile efradımızın bu dünyadaki geçimlerini düşündüğümüz gibi ahiretteki geçimlerini de düşünme şuuru nasip eyle. Ya Rab! Kullarından her kim şans oyunlarına yeltenmezse, pişman olup tevbe etmiş veya hiç bulaşmamışsa evine bereket ihsan eyle! Allah ve Rasûlünün sevgisiyle yaşayan evladlar yetiştirmeyi bütün kardeşlerime nasip eyle! Bütün kardeşlerimin kalplerinde helalin tatlılığını artır!
ÖNEMLİ NOT: Bu sayfalarda yayınlanan okur yorumları okuyucuların kendilerine ait görüşlerdir.