Dediğim dedik bir kral ve verdiği emirleri derhal yerine getiren sadık bir yardımcısı varmış. Bu ikili her gün lale bahçesinde dolaşırmış, bu esnada kralın yardımcısı krala, memlekette çıkıntılık yapanları, farklılık yaratanları anlatırmış. Kral da bu insanların akıbetini yardımcısına yaptığı sembolik bir hareketle belirlermiş. Lale bahçesinde biraz boyu uzun olan lalenin kafasını kılıcıyla kesiverirmiş. Bu hareketin anlamını anlayan yardımcısı derhal bu insanların cezasını kesiverirmiş.
Bu hikâyenin çocuk yetiştirmeye yansıyan yönüne bakacak olursak, bazen hayâl gücü yüksek çocuğunuzun zamanla hayâl gücünü elinden alıyorsunuz. Farklı düşünen, farklı öğrenen çocukları kendi bildiğimiz gibi öğrenmeye zorluyoruz, öğrenmiyorsa da başarısızlığa mahkûm ediyoruz.
Farklı olan, kendini geliştirmeye adamış kişiler, mesela kişi kendini geliştirdikten sonra gittiği yerde gereğinden fazla nitelikli oluşu nedeniyle mobbinge maruz kalabiliyor.
Herkes için her durumda geçerli değil tabii ki bu olay. İyi bir üniversiteden mezun olduktan sonra akademik başarısına başka bir sürü beceri ekleyen nitelikli bir çalışan, ortalama bir kuruma alınmadan önce işveren tarafından “ortalığı karıştıracak” çalışan olarak etiketleniyorsa, bu uzun lale işi sadece çocuk yetiştirmede değil demektir. Ciddi bir problemimiz var demektir.
Bu problemi çözüme kavuşturacak olan şey nedir peki? Fazlasına cesaret etmekten korkan, ortalama aynı beceri düzeyinde kalan insanlar mı olacağız? Olmamalıyız, tamam bence de. Ama bunu nasıl başaracağız? Fazla nitelikli olduğundan dolayı hep gelişimine ket vurulmuş bireyler genelde önemli işlerin, birşeylerin başına gelse sanki bir şeyler değişebilir, diye düşünüyorum.
Yani diğerlerinden farklı oluşu hayatında birtakım problemlere sebebiyet vermiş biri, kendini geliştirmeye çalışan birini daha iyi anlar, diye tahmin ediyorum; onun derdine derman olmaya çalışır, gelişimine elinden geldiğince destek verir. Çalışalım, gelişelim, birbirimize destek olalım....
ÖNEMLİ NOT: Bu sayfalarda yayınlanan okur yorumları okuyucuların kendilerine ait görüşlerdir.