Öznesi olduğum bir yaşamın ara sokaklarındayım. Kimi zaman çıkmaz sokaklarda arıyorum seni kimi zaman hayatın karmaşasında. İzafi yalnızlıklar çekiyorum bazen. Yoğun duygularla boğuşuyorum. Yaşanmışlıkları içime sindiriyorum. Akrep ve yelkovanın içinde tükenmeyen bir düş oluyorum şimdi. Her gün merhaba olsun diyorum senli günlere. Hayli zaman sonra onca direnişin içinde yürekten sesimsin artık. Şimdilerde sabırlı bir tohum gibi kendi kozasında saklı duran bir aşk yatıyor içimde. Bir gün güneş parlıyor bu aşka, bir gün yağmur düşüyor. Tohumun çatlayıp çiçeklerin açtığı bu yerde, ağaçların toprağa özlemiyle, bulutların dansıyla ruhum rengârenk sana koşuyor. Değişiyor rüzgârın yönü. Ansızın yapraklar açıyor, bir gemi denizde yolunu şaşırıyor, gece camlara sürtünürken gülüşü bir sevgilinin çalıyor benden benliğimi . Ve sen sevdiğim aklımdan çıkmıyorsun hiç başka türlüsünü anlatmaya yorgunum diyorum.
Seni düşünüyorum. Bir kadın… Sol göğsümün altındaki kentte var olmuş bir sevda… Öylesine doludizgin… Sevecekmiş gibi. Seni düşündükçe kalbim gümbür gümbür oluyor, güneş yükseliyor avuçlarımda. Hadi diyorum hadi ! Sonra tek kare fotoğrafın çıkıyor karşıma ahh diyorum bu kez yine umuda bakar gibi bakmış, getirdiği mutluluk dünyaya ağır gelmiş diye. Sesini duyuyorum gün yaşanmış oluyor çiçek açıyor hem de yedivereninden. Seni andığım günlerde içimde yıldızlar kayıyor sırf sevgililer dilek tutsun diye, güneş bir başka doğuyor bu kente. Ve bir kadın diyorum, seni sen yapan bir kadın, şair geliyor aklıma, bir kadın değil bir hayat seçersiniz, der gibi. Sen sevdiğim seni düşünüp şükredecek bir sevdada su gibi aziz ekmek gibi mübareksin. Amansız bir hasretle öpüyorum seni. Ve ben ümit ateşim : Büyüklerle yapamıyorum çocuklar da almıyor beni oyunlarına , devlet dairesinde yangından kurtarılmayacak sıkışmış bir çekmece gibiyim, açılamıyorum sana.
ÖNEMLİ NOT: Bu sayfalarda yayınlanan okur yorumları okuyucuların kendilerine ait görüşlerdir.