Aile, bir milleti millet yapan milli ve manevi değerlerin, gelenek ve göreneklerin öğrenildiği en önemli müessesedir. Öyle ki gerek Rabbimize olan sorumluluklarımızı gerekse de bireyi olmakla gurur duyduğumuz milletimize ve diğer kutsallarımıza karşı borçlu olduğumuz vazifeler önce ailede öğrenilir. Bu yüzden toplumun sıhhat ve selameti ailelerin dinsel, sosyal ve psikolojik yapısıyla yakından ilgilidir.
Son yıllarda ve özellikle son dönemlerde tüm dünyada ve ülkemizde yeni bir dayatma olarak; lgbt cinsiyetsizlik ve benzeri olgular suni bir şekilde hayatın her alanına dâhil edilmeye çalışılıyor. Sanki bu sapkın gruplar toplumun büyük bir kesimini oluşturuyormuş gibi bir algı ortaya konmaya çalışılıyor. Oysa yüce kitabımızda Rabbimiz 74 farklı ayette bu sapkınlığı lanetleyerek son derece tehlikeli ve çirkin bir fiil olduğunu düşünen ve ibret alan inananlara ibretlik kıssalarla anlatmıştır.
Dünyanın değişik coğrafyalarında ve özellikle İslam beldelerinde akan kan ve gözyaşına kayıtsız kalmayı kendine ilke edinen uluslararası çeşitli kuruluşların, bu sapkınlığın toplumlarda yaygınlaşmasını sağlamak için adeta seferberlik ruhuyla hareket etmeleri de ayrı bir garabet. Bu seferberlik çalışmalarıyla toplumların en temel normlarını, inançlarını, toplum olma gayelerini sarsıp önce inançsal değerlerini tahrip edip, kapitalist tüketim süreçlerine her seviyede teslim olmuş kitlelerin ortaya çıkmasını arzu ediyorlar.
Gerek dünyada gerekse de ülkemizde lgbt, vb. durumları norm haline getirmeye çalışan LGBT lobisinin uluslararası nitelik ve nicelikteki stratejik saldırıları ile karşı karşıyayız. İslam’ı kabul etmekle kalmayıp İslam’ın bayraktarlığını üstlenerek Orta Asya’dan Anadolu’ya, Anadolu’dan Balkanlara üç kıtaya İslam sancağını taşıyan bu Müslüman Türk milletine dayatılmaya çalışılan bu sapkınlığa karşı hem çocuklarımızı, gençlerimizi hem de çevremizi bilgilendirmeli ve bilinçlendirmeliyiz.
; Hoca Ahmet Yesevî’lerin, , Hacı Bektaş-ı Velilerin, Mevlana, Yunus Emre gibi erenlerin nefesiyle yoğrulmuş bu milletin içerisine sapkınlık nifakının yerleşmesine izin vermemeliyiz.
Geçen hafta Tüm engelleme çabalarına karşın İstanbul'da 150 sivil toplum kuruluşu Saraçhane'de bir araya geldi. "Aileni ve neslini koru, sapkınlığa dur de" sloganıyla düzenlene mitinge yoğun katılım sağlandı. Bu ve benzeri mitingler toplumun ve insanların bilinçlendirilmesi açısından çok kıymetlidir. Çünkü sağlam bir toplumun çekirdeğini aile teşkil eder. “Eşref-i mahlûkat” bilinci ile sağlıklı, huzurlu, dengeli ve yaşanabilir bir dünya için neslimizi koruyarak ihya ve inşa sürecinde gafil davranmamalıyız. LGBT+ isimli azgınlıkta sınır tanımayan bu Lut kavmi artıklarının iğrenç planlarını önlemek; ailemizi korumak hepimizin vazgeçilmez görevidir. Kıvılcım yangına evrilmeden söndürülmelidir, yoksa sapkın kavimlerin akıbeti Kur’an’da açıkça ifade edilmiştir. Kalın sağlıcakla
ÖNEMLİ NOT: Bu sayfalarda yayınlanan okur yorumları okuyucuların kendilerine ait görüşlerdir.