Tam pandemiden çıkıyoruz, kurtuluyoruz derken ve salgının dünya genelindeki ve ülkemizdeki özellikle ekonomik etkilerinin azalmasını beklerken, bu kez de yanı başımızdaki Rusya ve Ukrayna arasındaki savaşın etkilerini yaşamaya başladık.
Bu bizim savaşımız değil. Geride kalan 15 günlük süreçte de Türkiye’nin çok iyi bir politika izlediğini düşünüyorum. Yarın da her iki ülkenin dışişleri bakanlarını bir araya getireceğiz ve Türkiye olarak barış için arabulucuk misyonumuzu güçlü bir şekilde sürdüreceğiz.
Üçüncü dünya savaşının kapılarını da aralayabilecek bu krizin de tıpkı pandemi gibi hatta ondan daha ağır ekonomik yansımaları da oldu. Petrolün varil fiyatı, 90 dolarlardan 130 dolarlara çıktı. Haliyle tüm dünyada olduğu gibi ülkemizde de akaryakıt fiyatları litrede 5 liranın üzerinde yükseldi. Neredeyse hemen her gün akaryakıta zam yapılır oldu.
Hazine ve Maliye Bakanı Nebati, “Biz savaş ülkesi değil, tarım ülkesiyiz” diyerek, buğday ve yağ gibi temel gıda ürünlerinde bir sorun olmadığını söyledi ve bu konuda özellikle sosyal medyada spekülatif eylemler içinde bulunanların üzerine gideceklerini söyledi.
Türkiye bir petrol ülkesi de değil. Karadeniz’deki doğalgazımızı da henüz çıkaramadan Karadeniz’de savaş başladı. Haliyle ülkemizde enerji fiyatlarının sürekli yükselmesi makul karşılanabilir. Hele ki Avrupa’daki enerji fiyatlarıyla kıyaslandığında, şükretmemiz gerektiğini de düşünebiliriz.
Hazine ve Maliye Bakanı’nın ifade ettiği gibi bir tarım ülkesi olan Türkiye’de sırf muhalefet olsun diye buğday ve yağ sorunu yaşanacağının yaygarasını yapıp, marketlerdeki yağ reyonlarını saldırmak milli bir yaklaşım değildir.
Cumhurbaşkanı Recep Erdoğan da dün kadın muhtarlarla yaptığı toplantıda, "Bizim ayçiçeği, zeytinyağı, böyle bir sorunumuz yok. Muhalefet, ülkemizi darda, zorda göstermek adına böyle bir kampanyayı yürütüyor. Bunlar stokçu, ayçiçeği yağını, zeytinyağını depoluyor ve utanmadan, sıkılmadan rakamları yükseltiyorlar, 'ayçiçeği yağı yok' diyerek kampanya yürütüyorlar. Gerekirse İçişleri Bakanlığı adına marketlerin, bakkalların depolarını bile takip edip ihbar edeceksiniz, bu stokçulara biz gereğini yapacağız" dedi.
Yaşananları özetlemek gerekirse, vatandaş olarak daha dikkatli ve duyarlı olmalıyız. Özellikle sosyal medyadaki her yaygaraya itibar etmemeliyiz. Bu yaygaralarla siyaset yapanlara da diyecek tek sözümüz;
Siyaset başka şey, ihanet başka…
ÖNEMLİ NOT: Bu sayfalarda yayınlanan okur yorumları okuyucuların kendilerine ait görüşlerdir.