24 Haziran 2018 seçimlerinin öncesinde muhalefet gazeteleri
“9 siyasi partinin genel başkanı 24 Haziran Seçimlerinde CHP’nin Cumhurbaşkanı adayı Muharrem İnce’yi destekleme kararı aldı şeklinde başlıklar atmıştı.
Biraz daha geriye gidecek olursak Başında Kılıçdaroğlu’nun bulunduğu CHP’nin 16 Haziran 2014 tarihinde, 10 Ağustos’ta yapılacak cumhurbaşkanlığı seçimi için “çatı adaylarını” açıkladı: Ekmeleddin İhsanoğlu! şeklindeki başlıkları hepimiz hatırlıyoruzdur.
peki ne olmuştu ; İhsanoğlu’nun adaylığına Demokrat Parti, Büyük Birlik Partisi, Saadet Partisi, Demokratik Sol Parti, Bağımsız Türkiye Partisi, Liberal Demokrat Parti, DEV-PARTİ, Anavatan Partisi, Kadın Partisi, Doğru Yol Partisi, Hak ve Adalet Partisi, Türkiye Sosyalist İşçi Partisi, Büyük Anadolu Partisi gibi destek veren parti sayısı 14 idi!
Yani Türk siyaseti bir kere daha birleşmişti.
Amaç bugünkü gibi tabiki Erdoğan’ı devirmekti.
İşte bu günlerde de tam da böyle bir tablo yaşanıyor.
Altılı masa genişliyor.
HDP’sinden tutun marjinal sol partilere kadar hepsi Kılıçdaroğlu’nun adaylığını destekliyor.
Kılıçdaroğlu’nun adaylığının açıklandığı akşam Saadet Partisi önünde toplanan kalabalığın en önemli sloganı; “Birleşe birleşe kazanacağız…” oldu.
Siyasetimizin en önemli hastalığı; “UNUTMAK”
Aynı şeyleri tekrar tekrar denemek.Defalarca yenilen bir liderden kahraman çıkarmak.
Aslında tam da HAFIZASIZLIK bu! Bu kez FARKLI diyorlar kime sorsak.
Farklı olan 7 Cumhurbaşkanı yardımcısıymış.
İnanın Erdoğan’a oy vermeyecek insanı bile zorla Erdoğan’a yönlendiren bir formül bu.
Erdoğan’ı yenilmez bir lider göstermenin en güzel yolu bu.Herkes birleşiyor Erdoğan’a karşı mücadele ediyor.Seçmen her zaman güçlüyü sever.Bu tabloda güçlü değil çok çok güçlü olan yine Erdoğan gözüküyor.
Yani formül birleşe birleşe kazanacağız değil.
Tek formül gerçekten halkı bilen tanıyan ve halkın sevdiği birini aday yapmak. Gerisi laf-ı güzaf.
ÖNEMLİ NOT: Bu sayfalarda yayınlanan okur yorumları okuyucuların kendilerine ait görüşlerdir.