Takip Et
  • 26 Şubat 2024, Pazartesi

Aydın’ın ‘ilişki durumu’ karışık

Başlıkta ‘ilişki’ yazdım diye, hemen de belden aşağı bir muhabbet sanmayın.

Siyasi ilişkilerden bahsediyorum.

Aydın’da karışık olan sosyal ve cinsel ilişkileri, seçimden hatta Ramazan’dan sonra tekrar değerlendiririz.

Fakat malum gündemimiz yerel seçimler.

Şunun şurasında 31 Mart’a da kalmış 33 gün.

Klasik tabiriyle, göz açıp kapayıncaya kadar geçer.

Aydın’ın siyasi ilişki durumu, bu seçimler öncesi daha da karışık.

Gerçi “Tüm Türkiye’de de öyle” diyebilirsiniz.

Bizi Aydın ilgilendiriyor.

Kendilerini Aydın’ın zerre ilgilendirmediği cengaverlerin külah ve sıra kapma savaşlarında da neredeyse sona gelindi.

3 Mart’a kadar, 31 Mart’taki açık menüde önümüze servis edilecek olan iftariyelikler tamamıyla kesinleşmiş olacak.

Sonrası bize kalmış.

Seç, beğen, al…

Kimi seçeceğiz?

Neyi seçeceğiz?

Neden seçeceğiz?

Menüde kimler olacak?

Hiç biri karın doyurmaz ama aralarından göz dolduranları bulup seçeceğiz.

Ya Aydın’ı satanları seçeceğiz ya da köhneleşen Aydın’ı sırtlanacakları.

Ya kaos ve karmaşanın, ihtirasların, kavgaların ve bir yandan da birilerinin ihtişamlı yaşamlarının sürmesini ya da Aydın’ın huzurlu, gelişen ve kalkınan bir kent olmasını…

Seçimler, tercihler ve seçenekler çoğaltılabilir.

Gelelim Aydın’ın ilişki durumunun karışıklığına.

O partiden istifa edip bu partiye geçenleri bir kenara bırakıyorum.

Neticede bu bir yerel seçim.

Partilerden ziyade adayların da önemi büyük.

Bazı hamleler, damada rakibin hamlesine göre taş sürmek gibi de değerlendirilebilir.

Fakat şöyle bir durum var ki, daha birkaç gün öncesine kadar bu şehirde, kapalı kapılar arkasında, çoğu ciğeri beş para etmez kişiler, kirli pazarlıklar hatta alenen tahdide varan cüretkarlıklar sergiledi.

Çünkü son 15 - 20 yıldır bu şehirde siyaset, hep böyle yapıldı.

Yakasındaki rozeti, kafasındaki düşüncesi ve poposunu dayadığı çıkar merkezi farklı olan kişi ve gruplar, Aydın’ın kaderini etkiledi ve 31 Mart’tan sonra da bu etkinliklerinin sürmesi için bir hafta öncesine kadar ellerinden geleni yaptı.

31 Mart’ta, tamamıyla olmasa da Aydın’ın karışık olan ilişki durumu netleşecek.

Adliyede ya da Bey Cami’de farklı bir cübbeyle, Kuşadası ve Didim’de ise çok farklı bir züppeyle dolaşanlar, 31 Mart’ta kısmen ayıklanmış ve arındırılmış olacak.

Aydın’ın kurtuluşu karışıklıkta, kalleşlikte değil, kardeşliktedir.

Tercih bizim.

Ya kurtulacağız ya da Aydın’ı iyice kurutacaklar… 

 

ÖNEMLİ NOT: Bu sayfalarda yayınlanan okur yorumları okuyucuların kendilerine ait görüşlerdir.