Takip Et
  • 21 Mart 2013, Perşembe

Siz ‘en iyi’ misiniz?

Cumhuriyet Halk Partisi (CHP) Aydın Milletvekili Prof. Dr. Metin Lütfi Baydar, geçtiğimiz hafta sonu İncirliova’nın köylerini ziyaretinde vatandaşlara, “Siz enayi misiniz? Eğer ‘enayiyim’ diyorsanız, AK Parti’ye oy vermeye devam edin” demiş. 

Haliyle AK Parti kanadı da, Metin Hoca’nın bu açıklamalarına tepki gösterdi. Aydın Milletvekili Mehmet Erdem, “Demirel’in hediyesi olan Baydar, CHP’ye hızlı adapte olmuş” dedi.

Metin Hoca’nın bu lafından sonra, ister istemez ben de kendimi sorguladım. Çünkü gelecek yıl bir seçim yapılacak ve bu mantıkla meselenin nihayetinde ‘enayi’ pozisyonuna düşmek de var.

Ben de Milletvekilimiz Baydar’a, “Siz ‘en iyi’ misiniz?” diye sormaya karar verdim.

Siz ‘en iyi’ cumhuriyetçi misiniz?
Siz ‘en iyi’ halkçı mısınız?
Siz ‘en iyi’ milliyetçi misiniz?
Siz ‘en iyi’ laik misiniz?
Siz ‘en iyi’ devletçi misiniz?
Siz ‘en iyi’ devrimci misiniz?
Siz milli iradeye, halkın görüşlerine saygı duyan ‘en iyi’ demokrat mısınız?

Şayet yıllarca tıp ve eğitim alanında başarılı hizmetler vermenin yanında bir üniversitemizin rektörlük görevini yürütmüş, saygın bir kimliğe ve kişiliğe sahip Metin Hoca, ‘en iyi’ olduklarını kanıtlarsa, belki ‘enayi’ pozisyonuna düşmeyebiliriz.

Yoksa onların mantığı ile yüzde 50’lik ‘enayi’ tayfasında yer alabiliriz.
En iyisi mi, biz bunu zamana bırakalım…

* * *

Üyesi bulunduğum Aydın Ticaret Odası’ndan son 3-4 yıldır olduğu gibi, bir ay kadar önce de bir ulusal gazetede çıkan haber için telefonuma SMS geldi.

Gidip o gazeteyi alıp, AYTO Yönetim Kurulu Başkanı İsmail Hakkı Dokuzlu’nun açıklamalarını okuyacakmışız.

Çok değerli oda yöneticilerimiz, ya da onların yönlendirmesi ile bu işi vazife edinmiş odanın bir görevlisinin cep telefonuma geçtiği mesajda bu dikte ediliyordu.

Oysa o gün, söz konusu haber, Aydın’ın günlük yerel gazetelerinin tamamında manşetten verilmişti.

Aydın Ticaret Odası, tamamı kendi üyesi olan yerel gazeteler için 7 bin üyesine böyle bir duyuruda bulunmazken, İstanbul veya İzmir merkezli gazetelerde çıkan haberleri için, bizim paralarımızla “tellallık hovardalığı” yapmakta bir sakınca görmüyordu.

O mesaj telefonuma düşer düşmez, AYTO Başkanı Dokuzlu’yu arayarak tepkimi son kez dile getirdim. Çünkü 3-4 yıldır sürdürdükleri bu yanlışlık, artık terbiyesizlik boyutuna ulaşmıştı.
Benim paramla, bana kurşun sıkılıyordu.

Başkan Dokuzlu’ya, “Bundan sonra Aydın’da açılan ayakkabı mağazalarını ve bu mağazaların düzenlediği kampanyaları da, Ticaret Odası’nın bir üyesi olarak SMS yoluyla öğrenmek istiyorum” dedim.

Bir aydır hiçbir ayakkabı firması ile ilgili AYTO’dan mesaj almadım. Başkan Dokuzlu bu alanda ‘en iyi’ işletmeye sahip olmalı ki, biz üyelerin ‘enayi’ pozisyonuna düşmesini istemediği için böyle bir duyuru yaptırma gereği de duymadı.

Biz istiyoruz ki, siz hep ‘en iyi’ olun, ama lütfen bizlere de ‘enayi’ muamelesi yapmayın.

* * *

Aydın Gazeteciler Cemiyeti, yarın ve cumartesi günü, iki günlük meslek içi eğitim semineri düzenlemiş. Mesleğimiz adına büyük sevinç duydum. Çünkü buna gerçekten çok ihtiyacımız var.

Cemiyetimiz bununla da kalmayıp, “Bu şehir senin. Yerel medyana sahip çık!” diye bir de kampanya başlatmış. Bu daha da anlamlıydı. Başkanımız Suat beye ve Cemiyet yöneticilerine, bu girişimleri için kutluyorum.

“Biz en iyiyiz” veya “İlle de bizim gazeteyi okuyun” diye bir ısrarım yok. Fakat yerel gazeteleri ve diğer yayın kuruluşlarını mutlaka takip edin. Her gün en az bir yerel gazeteyi bayiden satın alarak yada abone olarak okuyun. Okuyun ki, birileri bizi ‘enayi’ yerine koymaya devam etmesin ve hepimiz ‘en iyi’ olabilelim.

ÖNEMLİ NOT: Bu sayfalarda yayınlanan okur yorumları okuyucuların kendilerine ait görüşlerdir.