Muhalefet partileri Cumhurbaşkanı’nın tarafsız olması gerektiğini hep söyler durur, Sayın. Cumhurbaşkanı’nın tarafsız olmadığından dem vurur. Cumhurbaşkanlığını sanki cam fanusun içinde duran, sembolik bir makam olarak görmek ister. Ancak kendilerine sormak gerek şimdiye kadar gelmiş geçmiş Cumhurbaşkanlarının hangisi tarafsızdır.
1-) 1. Cumhurbaşkanı Mustafa Kemal ATATÜRK Cumhuriyet Halk Partisi’nin genel başkanı idi. Eğer ATATÜRK tarafsızdı derseniz, ATATÜRK’ÜN İş Bankasındaki hisselerini neden Cumhuriyet Halk Partisi’ne bağışladığı ve CHP yöneticilerinin neden her defasında CHP’NİN neden ATATÜRK’ÜN partisi olduğunu söylemelerini sorgulamak gerekmez mi?
2-) 2. Cumhurbaşkanı İsmet İNÖNÜ Cumhuriyet Halk Partisi’nin genel başkanı. İsmet Paşanın tarafsız olduğunu kim iddia edebilir
3-) 3. Cumhurbaşkanı Celal BAYAR Demokrat Parti’nin genel başkanı idi. Tarafsızdı denilebilir mi?
4-) Celal BAYAR’DAN sonra gelen Cemal GÜRSEL her ne kadar darbenin cumhurbaşkanı olsa da, 27 Mayıs darbenin yanında ve arkasında CHP’NİN olduğu herkesin malumudur.
5-) 5. Cumhurbaşkanı Cevdet SUNAY ve 6. Cumhurbaşkanı Fahri KORUTÜRK askeri vesayetçiler tarafından Türkiye Büyük Millet Meclisi’ne dayatılmış ve seçtirilmiştir.
6-) 7. Cumhurbaşkanı Kenan EVREN yine 1980 darbesinin ürünü ve millete dayatılmış ve cumhurbaşkanı seçtirilmiştir.
7-) 8.Cumhurbaşkanı rahmetli Turgut ÖZAL ve 9. Cumhurbaşkanı rahmetli Süleyman DEMİREL partilerinin genel başkanlığından, partili milletvekilleri tarafından seçilmişlerdir. Yıllarca siyasi mücadele vermiş, partilerinin liderliğini yapmışlardır. Rahmetli ÖZAL ve DEMİREL’E tarafsız cumhurbaşkanı idi denilebilir mi?
8-) 10. Cumhurbaşkanı Ahmet Necdet SEZER yine vesayetçiler tarafından meclise dayatılmış, meclise seçtirilmiş cumhurbaşkanıdır. Tarafsız denilebilir mi? Hiçbir davete toplantıya katılmayan, Pazar günü migrosa alışverişe giden, saat 9-17 arası mesai yapan, vakti bol memur cumhurbaşkanı, hiçbir davete katılmayan Sayın SEZER bir sol kanalın resepsiyonuna katılıp saatlerce kalmıştır.
Cumhurbaşkanlarının görev süresi bitince görevi bırakır, yeni cumhurbaşkanı seçilinceye kadar Türkiye Büyük Millet Meclisi Başkanlığı’na vekâlet eder, yasa da teamül de öyledir. Ancak Ahmet Necdet SEZER görev süresi dolunca görevi bırakmamış, imza atmaya devam etmiş, 11. Cumhurbaşkanı Sayın Abdullah GÜL cumhurbaşkanı seçilinceye kadar cumhurbaşkanlığı makamını aylarca işgal etmiştir.
Sayın SEZER’İN görev süresi dolduktan sonra attığı imzaların ne derece geçerli olduğu tartışma konusudur, ayrıca rahmetli ECEVİT’İN suratına ana yasa kitapçığı fırlatarak ülkemizi ekonomik krize sokan vesayetin dayattığı cumhurbaşkanıdır, Sayın Abdullah GÜL’E devir teslim bile yapmamıştır. Tarafsızdı denilebilir mi?
9-) 11. Cumhurbaşkanımız Sayın Abdullah GÜL’DE AK PARTİ’NİN kurucusu ve AK PARTİ milletvekillerinin oylarıyla seçilmiş partili cumhurbaşkanıdır.
10-) 12. Cumhurbaşkanımız Sayın Recep Tayyip ERDOĞAN ilk sefer milletin hür iradesiyle seçtiği cumhurbaşkanıdır. Sayın ERDOĞAN arkadaşları ile birlikte AK PARTİ’Yİ kurmuş, 12 yıl BAŞBAKAN’LIK yapmış AK PARTİ’NİN lideridir, milletin karşısına çıkarken farklı bir cumhurbaşkanı olacağını, koşan, koşturan cumhurbaşkanı olacağını millete söylemiş, söylemleri millet tarafından kabul görmüş, Türk seçmeninin %52 sinin oyunu alarak millet iradesiyle seçilen ilk cumhurbaşkanıdır.
Muhalefete sormak isteriz;
1-) Siz millet iradesiyle seçilen %52 halk desteği ile seçilmiş cumhurbaşkanını tebrik ettiniz mi? Hiç saygı gösterdiniz mi?
2-) Millet iradesiyle seçilmiş arkasında %52 halk desteği ile ant içmek için Türkiye Büyük Millet Meclisi’ne geldiği zaman neden ayağa kalkmadığınızın gerekçesi var mı?
3-) Milletin seçtiği cumhurbaşkanına saygı göstermemek, millete, Milet iradesin saygısızlık değilse nedir?
Özetle sevgili dostlar! Milli iradeyi bir türlü hazmedemeyenlere Kızılay sodayı içmelerini tavsiye ederiz, zira Kızılay sodası tabiidir hazmı kolaylaştırır.
Milletin seçtiğine, dolayısıyla millete saygı göstermeyenler, milleten saygı görmek için daha çoooook beklerler.Muhalefet istiyor ki Sayın Cumhurbaşkanı ile Lideri olduğu eski partisi ve arkadaşlarıyla arası açılsın, ANAP ve DYP’DE olduğu gibi AK PARTİ’Yİ bölüşüversinler.PIŞIK………….
ÖNEMLİ NOT: Bu sayfalarda yayınlanan okur yorumları okuyucuların kendilerine ait görüşlerdir.