Gezi Parkı kalkışmasının yıl dönümünde Kılıçdaroğlu ve Demirtaş’ın konuşmalarına baktığınız zaman koskoca CHP’nin nasıl HDP’nin peşine takıldığını görürsünüz. Gezi kalkışması eylemlerinin en ön safında HDP’nin anlı şanlı Sırrı Süreyya'sının olduğu unutulmamalı.
Ayrıca Gezi Parkı kalkışmasının, ağaç sevgisinden değil, millet iradesiyle iktidar olamayan, iktidar olma ümidini de kaybedenlerin, milletten intikam almak adına kalkışma ile milletin seçtiği iktidarı devirmek için yapıldığı anlaşılmaktadır. Milli iradeye en saygılı olması gereken ana muhalefet partisinin genel başkanının gurup toplantısında yaptığı konuşmada Gezi olaylarının üçüncü yıl dönümü olduğunu hatırlatarak ‘Kadıköy’de miting yapacaktık, mitingi iptal ediyoruz. Hiç kimse eline CHP bayrağı almadan Taksim'e yürüyeceğiz dedik. Gençler Taksim Meydanı'nı şenliğe çevirdiler.’ (Yakıp yıkmanın, ülkenin yangın yerine çevrilmesinin şenlik olduğunu da sayın Kılıçdaroğlu’ndan öğrenmiş olduk)
CHP VE KILIÇDAROĞLU BAŞROL OYNADI
Kılıçdaroğlu ayrıca ‘Ben Taksim Meydanı'nda aklını, zekasını kullanan bütün gençlere şükran borçluyum' buyurmuş ve Gezi dünya siyaset tarihine altın harflerle yazılan bir eylemdir, gezi eylemini başlatan, büyüten sürdüren herkese teşekkürlerimi sunuyorum' buyurmuş. Kılıçdaroğlunu dinleyince Gezi kalkışmasını hazırlayanların içerisinde CHP ve Kılıçdaroğlu'nun başrol oynadığı anlaşılmaktadır. Kılıçdaroğlu’nun teşekkürlerini sunduğu Gezi kalkışmasında Ankara’da, İzmir’de, Adana’da yüzlerce polis aracı, ambulans, belediye otobüsü, devlet daireleri yakıldı. Onlarca esnaf dükkanı yağmalanıp yakıldı. Başbakanlık işgal edilmeye kalkıldı. Peki Gezi Platformu'nun istekleri neydi?
TÜRKİYE İRTİFA KAYBETTİ
Türkiye'nin mega projelerinin durdurmasıydı. Yani üçüncü boğaz köprüsü, dünyanın en büyük havalimanı, Marmaray gibi projelerin durdurulması ve Kanal İstanbul’dan vazgeçilmesi. Hani mesele ağaçtı! Gezi kalkışmasından sonra bir buçuk asırdan beri ilk defa yüzde 4,5'lara inen faizler yüzde 10’ların üzerine çıktı. Türkiye irtifa kaybetti. Bu milletin sırtına yüz milyarlar bindi. Teröriste terörist demeyip 'arkadaşlar' diyen Kılıçdaroğlu’nun grup toplantısında yaptığı konuşmaya bakıldığı zaman yüzlerce polis aracının, ambulansın, belediye otobüsünün yakılıp yine onlarca esnaf dükkanının yağmalanıp yakılmasının, ölen insanların, devlete millete verilen zararın kimler tarafından organize edildiği apaçık görülmektedir ki Kılıçdaroğlu’nun konuşması sanki bir itiraftır, bundan sonrası Cumhuriyet savcılarının işidir.
ÖNEMLİ NOT: Bu sayfalarda yayınlanan okur yorumları okuyucuların kendilerine ait görüşlerdir.