Ak Parti Genel Merkezi referandumun ardından, şapkasını önüne koyup düşünmeli ve öz eleştiri yapabilmelidir. Merkez sağın en güçlü olduğu Aydın'ı nasıl CHP'nin kucağına attıklarını araştırmalı. Anadolu'nun her yerinde merkez sağ, Ak Parti'de toplanmasına rağmen, neden Aydın'da gerçekleşmediğinin analizini yapmalı, merkez sağı kucaklayamayışının sebebi bulunmalıdır.
Tek parti döneminin Ankara Valisi(sanırım Nevzat Tandoğan), milliyetçilik akımının öncülerinden, rahmetli Osman Yüksel Serdengeçti'yi,derdest ettirip makamına getirtir ve şöyle seslenir: ''Ulan öküz Anadolulu! Milliyetçilik sizin neyinize! Milliyetçilik lazımsa onu biz yaparız, komünizm gerekirse onu da biz getiririz. Sizin iki vazifeniz var! Mahsul yetiştirmek ve çağırdığımız zaman askere gitmek.''
Eğer Ak Parti Genel Merkezi, seçmenine, sizin bir göreviniz var, seçimlerde sandığa gidip bize oy vermek, diye düşünürse, yanlışa devam eder. Ak Parti nasıl olsa Tayyip Bey oyları götürüyor, biz sefasını sürer keyfimize bakarız diyorsa, Tayyip Bey'in fani olduğunu da unutmamalılar. Yani dava şahısla kaim olmamalıdır. Eğer Ak Parti Aydın'da iktidar olmak isterse, CHP'nin kucağına attıkları merkez sağ seçmeni, ne zaman ve nasıl kazanıp kucaklayacaklar da, Aydın'da nasıl iktidar olacaklar, çok iyi analizini yapmalılar. Merkez sağı kucaklamadan, Aydın'da iktidarı ele geçiremeyeceklerini öğrenmelerinin zamanı gelmedi mi? Hiç kimse kusura bakmasın,dost acı söyler.
MİLLETİN KADERİNE EL KOYMASI!
Hani bir CHP milletvekili, referandum öncesi katıldığı bir TV programında alkışları görünce coşup, 'Evet'çileri Samsun'dan başlayıp Erzurum, Sivas, Sakarya'dan İzmir'e kadar kovalayıp, yedi sülalesini İzmir'de denize dökecekti ya! Ben de diyorum ki! ''Türk milleti yani Anadolu insanı, İstiklal Savaşı'nda Atatürk'ün öncülüğünde, Samsun'dan başlayıp, Eezurum, Sivas kongreleri ile şahlanmış, kaderine sahip çıkmışsa, emperyalistlere karşı nasıl mücadele etmiş, İngiliz'i, Fransız'ı başta olmak üzere tüm emperyalistleri denize dökmüştür. 15Temmuz Kalkışmasında da, Sayın Cumhurbaşkanının liderliğinde, terör örgütlerini besleyen, başta terör örgütleri olmak üzere, 'Hayır' cephesine her türlü desteği veren,devlet televizyonlarında propaganda yapıp, bakanlarımızı bile ülkelerine sokmayıp vatandaşlarımızın üzerine atlarını itlerini salan emeryalist Batı'ya, İngiliz'i, Fransız'ı, Alman'ı, Hollandalısı, Belçikalısı, Avusturyalısı, İsviçrelisi yani tüm emperyalist Batı'ya iyi bir ders vererek kaderine sahip çıkmıştır. Anadolu'da, referandumda çıkan 'Evet'lere baktığımız zaman, İstiklal Savaşı'nda Anadolu'nun kaderine sahip çıkması ile 16 Nisan'da sahip çıkması uyuşmuyor mu?
G Ü N Ü N S Ö Z Ü: DİKTATÖRE BAK
Bi de kendisini demokrat diye yutturuyordu! Sesini çıkaranı kapının önüne koyarım, diyor. VAY DİKTATÖR VAY, sen neymişsin be KK.
ÖNEMLİ NOT: Bu sayfalarda yayınlanan okur yorumları okuyucuların kendilerine ait görüşlerdir.