Takip Et

SAĞLIK OLSUN!

Ne klişe, ne sıradan bir sözcük gibi değil mi?

Hepimizin güncel yaşamda bir olay sonunda içimizden mırıldandığımız, hayal kırıklığımızı iki kelimeyle özetlediğimiz “sağlık olsun” sözcüğünden bahsediyorum. Sağlığın değerini sağlıklı iken bilemediğimiz, ama kaybettiğimizde uğruna varımızı yoğumuz döktüğümüz en büyük hazine…

Anlamak için yaşamak gerek biliyorum. Karşımızdakine kimi zaman seni anlıyorum diyerek sızısını paylaşmak isteriz. Lakin en iyi hali ile empati kurmaktır yaptığımız. Çünkü anlamak için yaşamak gerekir kesinlikle, gerisi lafı güzaftır sadece…

Ömür denen yolculukta çeşitli hastalıklarla boğuşuruz, gelip geçicidir çoğu zaman bu sıkıtılar. İlmin bilimin sınır tanımadığı çağda artık hastalıklarla savaşmak da kolaydır. Bize sunulan sağlık hizmetlerinden yararlanma olanağı olanlar için daha da kolaydır hele. Hastane köşelerinde sürünmek yerine gücün ölçüsünde yararlanırsın sana sunulan nimetlerden. Ama bir de bu olanaklarda mahrumsan Allah yardımcın olsun işte! “Kader” diye geçiştirmek, kabullenmek kalır sana sadece.

Bir de adı zikredildiğinde ürperten hastalıklar vardır.

Bunların başında ise “kanser” gelir malumunuz.

Kimi zaman hastadan bile gizlenir yakınlarınca. Pembe yalanlarla gizlenebildiği kadar gizlenir kanser hastasından gerçekler. Ta ki er geç kendisinin fark edeceği güne dek.

Babam ve annemden gelen kalıtsal getiriler gerçeğinden yola çıktığımda daima hazırlıklı olduğum bu hastalıkla ben de içli dışlı vaziyetlerdeyim an itibarı ile. Bir sabah canınız hiç yürümek istemez. Hemen her gün spor amaçlı aşındırdığınız on iki kilometrelik yol gözünüzde büyür de büyür. Yarına bırakırsınız o günkü sporunuzu ama yarının da yarınında da erteleye başladığınızda, karaciğer bölgenizde hissettiğiniz batmalarla bir şeylerden endişelenmeye başlarsınız. İşte o an yüreğimi her daim hisseden yârimin elimden tutup hastaneye götürmesi, renkli kemotaripi, pet taraması tahliller aşaması sonrası her şey değişir hayatınızda. Hayatınızın anlamı dahi farklılaşır. Yarim dediğim, hayatımdaki yegane dostum dediğim insana hep bu anı empati kurarak telkinlerde bulunmuştum.

-Babam ve annemden bir miras kalabilir, bir gün bana da bulaşır bu musallat. İşte o an sakın benden gizleme ey yârim söz ver.

-Söz aşkım…

Tahlil sonuçlarını sadece akşama kadar gizleyebildi benden. O buğulu güzel gözlerinden isteği dışında akan yaşlarla ellerimi avuçlarına sardı. Anında anlamıştım, boğazımdan yüreğime dek cam kırıkları doluyordu kanata kanata…

Ne kadar gerçekçi olsam da, ölümden korkmasam da yârimin gözyaşlarına gözyaşlarımı kattım. Bir o kadar da kolay oldu gerçeği kabullenmek. Çünkü öyle bir hayat arkadaşı var ki karşımda; umudunuza umut, yüreğinize yürek hayatınıza hayat katacak kadar içten ve cesur. Birlikte aşacağımıza, bu savaştan anlımızın akı ile çıkıp aydınlık günlere yeni bir sayfa açacağımıza tüm kalbimizle inandık.

Ve siz saygın okurlarımızla hayatı, sevgiyi, ülke gerçeklerini üleşerek birlik dirlik olmak adına katre olmaya söz verdik.

Gerçekten de sağlık olsun…

 

OZANCA

 

HAYAT SENLE HESABIM VAR

Canım dedim candan oldum

Yaşanacak günden oldum

Yarınım yok dünden oldum

Hayat senle hesabım var

Görülecek hesabım var…

 

Ters giydirdin külahları

Bana yıktın günahları

Duymadın benim ahları

Hayat senle hesabım var

Görülecek hesabım var…

 

Parçam için parçalandım

Dostum için hep harcandım

Şinasi’ydim boşa yandım

Hayat senle hesabım var

Görülecek hesabım var…

Söz-Müzik: Şinasi KULA

 

 

 

GÜLÜMSE

On bin beğeni gelmezse köpek ölür fotoğrafı :) 

 

ÖNEMLİ NOT: Bu sayfalarda yayınlanan okur yorumları okuyucuların kendilerine ait görüşlerdir.