Günümüzde bir çok çift, birbirlerini sevmelerine rağmen çok fazla kavga edip sorunlarını kavga etmeden çözemeye biliyorlar. Ancak sorunlarını doğru iletişim tekniklerini kullanarak, kavga etmeden çözen ve ilişkisini mutlu bir şekilde sürdüren çiftlerde mevcut. Peki bu çiftler neyi farklı yapıyorlar? Sizler hangi ilişkiyi yaşamayı tercih etmek istiyorsunuz?
Öncelikle mutlu çiftlerde gözlemlediğim en önemli konu güvenin ön planda olması. Bu çiftlerde kıskançlık yok denecek kadar az oluyor. Kıskançlık ve güvensizlik aslında karşımızdakini kendimizden uzaklaştıran en büyük davranış problemlerinden birisi. Eşinizin sizi aldattığına dair elinizde bir kanıt yoksa kıskançlık ve güvensizlik ile sadece bugünün huzurunu kaçırıyor olabilirsiniz. Sizi aldatacağını ya da sizden uzaklaşacağını düşündükçe kıskançlık ve güvensizliğin şiddeti bir o kadar artmaya başlıyor. Bu şiddetli davranışlar farkında olmadan kavgaların en büyük sebeplerinden birisi haline dönüşüyor. Mutlu çiftler güven duygusunu ilişkilerinin merkezine alıp düşünce ve duygularını bu doğrultuda sürdürmektedirler.
Mutlu çiftlerin bir diğer önemli özellikleri ise beraber, ortak bir şeyler yapabilmeleri. Çatışmaların fazla olduğu ilişkilerde çiftler kendi içlerine kapanıp ortak bir noktada beraber bir şey yapamıyorlar. Bunun sonucunda paylaşımların olmadığı, sadece aynı evi paylaşan kişilere dönüşülüyor. Herkes kendi içine kapanıp televizyona, telefona, tablete vb. şeylere dalıp günlerini geçirip gidiyorlar. Mutlu ilişki için eşiniz ile ortak alan yaratıp bu konuda zamanınızı birlikte değerlendirmeniz gerekiyor. Herkesin hobileri ve zevkleri farklı olabilir. İlişkinize farklılık katabilmek için bu ortak zevkleri birlikte yaratabileceğinize inanıyorum.
Mutlu çiftlerde ortaya çıkan bir diğer önemli husus birbirlerini dinleyebilmeleri. Duymak ile dinlemek çok farklı kavramlardır. Çatışmaların fazla olduğu ilişkilerde dinleme bir o kadar azalmaya başlıyor. Sorun çözmeye çalışmak her ilişkide görülebilen normal bir durumdur. Ancak bunu kavga noktasına getiren çiftlerde gözlemlediğim şey tartışırlarken karşı tarafın ne dediğini dinlemeden ona söyleyecekleri cevaba odaklanmaya başlıyorlar. Karşı tarafın ne dediği kimsenin umurunda olmuyor. Sadece kendi cevaplarına odaklanıyor. Bunun sonucunda sadece yüksek sesler duyuluyor. Kimse karşı tarafın haklılığına odaklanamıyor. Herkes kendince bir şeyler söylüyor ama kimse birbirini dinlemiyor. Mutlu çiftler karşı taraf bir şeyler anlatırken, başka bir şeye odaklanmadan sadece ne demeye çalıştığını anlamaya çalışıyorlar. Dinleyebilme yeteneği ilişkide yükseldikçe mutlulukta o derece artıyor.
Mutlu ilişkiler yaşayan çiftler geçmişin geçmişte kaldığını bilirler. Eski defterlerin tekrar tekrar gün yüzüne çıkartılması ilişki içinde yeniden tartışmaların, kavgaların ortaya çıkmasına sebep olur. Geçmişte yaşanan bir olay eğer ki bir şekilde çözülmüş ise tekrar onun gün yüzüne çıkartılması karşılıklı olarak öfkenizi arttırmaktan başka bir şeye yaramayacak. Çünkü sizde, eşinizde o zaman ki düşünme yapısına sahip değilsiniz. Herkes bir şekilde gelişti, büyüdü. Geçmiş ait olduğu yerde kalıp sadece bugüne odaklanmak ilişkinizin huzurunu da arttıracaktır.
Mutlu çiftler sevgilerini birbirlerine rahatça gösterebiliyor. Sevgi gösterebilmek bir çok kişi için zorlu bir durumdur. Kişi eşini çok sevdiğini söyleyebilir. Ancak sevgi yaşamak ayrı sevgiyi hissettirmek, bunu gösterebilmek ayrı bir durumdur. Hiç beklenmedik anlarda onu mutlu edecek, özel hissettirecek şeyler yaparak karşı tarafın özel olduğunu ve sevildiğini hisettirebilirsiniz. Sürekli çatışmaların olduğu ilişkilerde sorunlar sağlıklı bir şekilde çözülemediği için kimse sevgiye odaklanamıyor. Her iki tarafında zihninden beni sevmiyor düşüncesi geçiyor. Buda kısır döngü gibi tekrar çatışmaların artmasına sebep oluyor. Belli aralıklarla sevginizi hissettirmenizi bunu yaşatabilmenizi öneririm. (HALİL UTKU ALTIN)
ÖNEMLİ NOT: Bu sayfalarda yayınlanan okur yorumları okuyucuların kendilerine ait görüşlerdir.