Değerli Denge okurları,önümüzdeki hafta sonu 1 milyon 600 bin öğrenci Lisans Yerleştirme Sınavına (LYS) girecek. Sınava girecek öğrencilerde bir takım endişelerin meydana gelmesi çok normal bir durum. Bu kaygı hali sınavdan beklentisi olan tüm öğrencilerde görülür. Bu yüzden sınavdan önce oluşan heyecan çok normal bir duygudur. Hatta dozajında yaşanan sınav kaygısı çok faydalıdır. Kişiyi sürekli motive eder, zinde tutar, güçlendirir.
Sınava girecek bazı öğrenciler, kaygılarını kontrol altında tutup bunu olumlu yönde kullanırken bazıları “Sınava hazır değilim, bu bilgiler çok gereksiz ve saçma, sınav kötü geçecek, daha hazır değilim ve vakit de çok kısıtlı, galiba sınavı kazanamayacağım, millete rezil olurum, geleceğim yanar” şeklindeki içsel düşünceleri ile kaygılarını arttırma eğiliminde olurlar. Sınav kaygısının nedenleri incelendiğinde, öğrencilerin zamanı iyi kullanamaması, sınava gerçeğinden farklı anlamlar yüklemeleri, aile ve çevrenin beklentilerinin yüksek olması, kendine güvensizlik, karamsarlık, bilgisizlik ve hedefin belirsizliği, plansızlık, farklı çalışma yöntemlerinin bilinmemesi sayılabilir. Sınav esnasında kaygının arttığı durumlarda öğrenci; öğrenmiş olduğu bilgileri aktaramaz, okuduğunu anlama ve düşünceleri organize etmede zorluk yaşar, dikkatte azalma meydana gelir, sınav esnasında dikkat, sınav içeriğine değil sınavın kendisine ve buna bağlı olarak çevreye odaklanır zihinsel beceriler zayıflar, bilgilerin hatırlanması zorlaşır.
Sınavda, kitapçığı aceleyle çözmek için telaşa düşmeyin. Zamanı yönetme konusunda, bu zamana kadar bir çalışma içinde olmadıysanız, sınava daha 1 hafta var bu konuda çalışmalarınızı hızlandırmanızı öneririm. Ayrıca, en iyi bildiğiniz bölümden başlamak, hem kaygının uzun vadede etkisini azaltır hem de moral olarak artış meydana gelir. Deneme sınavlarınız, gireceğiniz sınavın antrenmanlarıdır. Bu zamana kadar deneme sınavlarında kullanmadığınız taktikleri sınav esnasında kullanmanızı önermem. Ayrıca sınav esnasında kaygınızın yüksek olmasından dolayı dikkatiniz de azalma meydana gelebilir. Bu anlarda soruların içerisindeki "değildir, her zaman, hiçbiri, birlikte, en çok, en az" gibi vurguları dikkat ediniz. Sınav esnasında nefes çalışmaları ile rahat bir pozisyonda olmaya çalışın. Toplum olarak nefesimizi yönetmeyi bilmiyoruz. Kaygınızın arttığı anlarda ya da sınav öncesinde, gözlerinizi kapatın, burnunuzdan almış olduğunuz nefesin karnınızı şişirmesine izin verin. Kaslarınızı baş, omuz, sırt, kol, karın ve bacaklar olarak gevşetmeye çalışın. Bu esnada aldığınız nefesi 3-5 saniye tuttuktan sonra sessiz ve yavaş bir şekilde dışarıya verin. Bunu 5-6 defa tekrar etmeye çalışın. Bunun sonucunda kaygınızın azaldığını fark edeceksiniz. Diğer bir en önemli nokta, sınava girmeden önce ve sınav esnasında oto telkinlerde bulunmaktır. “Ben kazanacağım, ban başaracağım, ben korkmuyorum, ben hazırlıklıyım, diğer kişilerin bıraktığı noktada ben vazgeçmeyeceğim devam edeceğim” gibi oto telkinler kaygıyı yönetmenize yardımcı olacaktır.
Buradan, sınava girecek öğrencilere ve ailelerine sesleniyorum. Öncelikle kendinizi kimseyle kıyaslamayın, elinizden gelen çabayı gösterip kendinizi kendinizle kıyaslayın. Sınava hazırlanmaya başladığınız zamanki halinizle şimdiki halinizi kıyaslayın. Bakış açınız bu yönde olmalı. Katettiğiniz aşamaları gözden geçirin. Çünkü kaygılandıkça kendimizi eleştirmeye başlarız. Kimse bize sen başarısızsın demezken, kendi kendimize bu etiketi yapıştırma eğiliminde oluruz. Ayrıca sınav öncesinde sürekli “sınavı kazanamazsam ne yaparım ben” diye düşünerek kaygınızı daha da arttırma eğiliminde oluyorsunuz. Bir kere de bu yöntemi tersine çevirin ve üniversiteyi kazanıp o ortamın içine girdiğinizi, insanların sizi tebrik ettiğini, yeni bir hayata başlamanın güzelliğini düşünün. Sınava hazırlanmak çok zorlu ve uzun bir süreç, herkes bunun farkında. Sınava girecek öğrencilerin emeklerinin karşılıksız kalmaması dileğiyle. Tüm öğrencilere ve ailelerine başarılar dilerim.
ÖNEMLİ NOT: Bu sayfalarda yayınlanan okur yorumları okuyucuların kendilerine ait görüşlerdir.