Takip Et
  • 12 Ocak 2013, Cumartesi

Parkinson hastalığı ve cerrahi tedavisi


- Doktor bey ne yapmalıyım? Biliyorsunuz babam Parkinson hastası. Bazen çok iyi, bazen de anlamadığım bir şekilde tutuluyor. Lavaboya bile gidemiyor. Bazen ağrılı krampları oluyor. İlacını alıyor 10 dakika iyi sonrasında bu kez istemediği oynamaları - kıvrılmaları oluyor. Oynamalardan o yoruluyor, ben yoruluyorum. Bitkin düşüyoruz. Ben kendine baksın istiyorum ama olmuyor. Bir çıkış yolu yok mu?
Parkinson hastalığında neler gözlenir ve nasıl bir seyir gösterir?
Bir Parkinson hastasında olmazsa olmaz bulgular arasında hareketlerin yavaşlaması, istirahat sırasında gözlenen çoğunlukla tek taraflı kaba el - kol titremesi ve eklem hareketleri sırasında izlenen katılık hali bulunur. Hastalık beyinde yıkımla seyrettiği için zaman içinde ilaç tedavisine yanıt azalır. Yürüme gibi hareket ile ilişkili durumlar bazen rahat ve iyi iken, bazen çok zor ve yapılamaz olur. Bu durum hastalığın ilk aşamasında ilaçlar alınmadığı için olurken, hastalık ilerledikçe ilaçlar ile ilişkisiz hale gelir. İlaç alınsa da alınmasa da ortaya çıkar. Hareketlerin yapılamaması yanı sıra, bu kez istenmeyen hareketler; oynamalar, kıpırdanmalar ve ağrılı kasılmalar ortaya çıkar. Bazen donmuş gibi kaskatı, bazen de fırtınalı deniz gibi çalkantılı bir hale bürünür. Hasta "çare sizsiniz" derken, hekim "çaresiz" kalır.
Cerrahi tedavi nedir?
İlaç tedavisinin artık yetmediği durumlarda çaresiz kalan hekimler acaba beynin bazı ilişkili bölgelerini zedelesek ya da uyarsak bir fayda olur mu diye düşünmeye başlamış, 1990'lı yıllarda beyin ile ilişkili cerrahi işlemlere girişmiştir. Önceleri beyindeki bazı bölgeler zedelenmiştir. Bu yerlerdeki (talamus ve pallidum bölgeleri) fonksiyon kaybı Parkinson hastalığındaki titreme, kasılma gibi yakınmalarını düzeltmiştir. Tek taraflı uygulama ile sağlanan başarı sonrasında iki taraflı işlemler yapılmış ama bu kez de konuşma bozukluğu, unutkanlıkta artma gibi şikayetler doğmuştur. Bu geri dönmeyen "zedeleme işlemi" yerine "düğmeye basınca çalışan, kapatınca da eski haline dönen bir işlem olsa" fikri ile ilişkili çalışmalar yapılmıştır ve elektrik ile uyarma yöntemi geliştirilmiştir. Beyindeki bu bölgelere yerleştirilen tel, bu telden verilen elektrik, aynı zedelenme olmuş gibi şikayetleri düzeltmiş, hatta fikirde olduğu gibi elektrik kesildiğinde de hasta eski haline dönmüştür. Yani işlem geri dönüşümlü olmuştur.
Cerrahi tedavi hangi durumlarda yapılır? Nerelere yapılınca hangi faydalar görülür? İki taraflı yapılır mı? Neleri bilmeliyim?
Uygun ve yeterli ilaç tedavisine rağmen ilaç yanıtı ciddi şekilde dalgalanan, istemsiz kasılma ve hareketleri çok olan, ağrılı krampları-kasılmaları olan, ciddi hareketsizliği olan hastalara cerrahi tedavi yapılabilir. Parkinson hastalığının temel ilacı "levodopa" tedavisine yanıtlı iken ilerleyerek yanıtsız hale gelmiş hastalarda temel olarak işe yarar. Çok ağır olanlarda (yatağa ya da iskemleye bağlı), bunama hastalığı olanlarda, akli dengesi yerinde olmayanlara yapılmaz. Yapılmama gerekçesi ise pahalı olan bu yöntemin "yapılan işin değerini veremeyecek" olmasıdır. Bu işlem oldukça özelleşmiş kişiler tarafından yapılan ve masraflı bir yöntem olduğu için, hastaların seçimi önem taşır. Sadece hastayı izleyen ve yönlendiren nöroloji hekimi değil, aynı zamanda ameliyatı yapacak beyin cerrahının da hastanın faydan göreceğinden emin olması gereklidir. Bu yüzden operasyon yapacak kişiler de bir dönem hastayı izlerler.
Parkinson hastalarında en çok beyin uyarılması yapılan yerler subtalamik nükleus denilen bölge ile globus pallidus interna denilen bölgelerdir. Titreme, katılık ve hareket kısıtlılığı gibi durumları düzeltmek için yapılır. Hastada daha az oranda donma ve hareketlilik değişmesinin olması, hareketlilik zamanlarındaki istemsiz oynamaların azalması, titremede düzelme, ilaç ihtiyacının azalması fayda olarak beklenir. Cerrahi tedavinin etkisi 5 yıla kadar iyi bir şekilde devam eder.
Tek taraflı olduğu gibi iki taraflı da yapılabilir. Genellikle taraflar arasında bir süre bırakılır. İki taraflı yapılma sonrasında konuşma bozukluğu, unutkanlıkta artma gözlenmesi sorun olarak ortaya çıkabilir.
Bu bir cerrahi yöntemdir ve elbette riskleri vardır. Bunlar arasında cerrahi girişim ile ilişkili olarak kanama, infeksiyon, yanıtsızlık ya da istenmeyen başka yakınmaların ortaya çıkması sayılabilir. Yanı sıra elektrik uyarısını verecek olan elektronik cihazın sorunları (pilinin bitmesi, uyarının uygun ve yeterli olmaması) gözlenebilir. Bu arada hastalığın zaman içinde ilerleyeceği ve bu nedenle de bazı tedavi yetersizliklerinin görülebileceği hatırda tutulmalıdır. Mutlaka sıkı bir takip gereklidir. 

ÖNEMLİ NOT: Bu sayfalarda yayınlanan okur yorumları okuyucuların kendilerine ait görüşlerdir.