Takip Et

EYLÜL’ÜN YAPRAKLARI

Bir avuç içinde rengarenk yapraklar.... Bu resmi görünce içimde uyanan duyguların dansı... Yaprak; ağaçların süsü, doğanın yeryüzündeki sanat şaheseri, musikisi, neşesi, sığınağı, lezzeti, insanın mevsimsel sevinci ve hüznü tarifinin nesnesi. Resimde gördüğüm renk cümbüşü ise ruhumdaki değişik ritimlerin doğadaki konçertosu. Bir de farklı yaprakların birlik heyecanı, tıpkı rengi, dili, dini, kültürü ve milliyeti farklı insanların dünyadaki olağanüstü birlikteliği gibi. Belki de bu yapraklar, bir insanın anlık zevki için yaşadığı doğasından koparılarak, bir fotoğraf karesinde güzel bir görüntü malzemesi olarak kullanılmış, tıpkı bir tilkinin acımasızca katledilip, kürkünün cebi dolgun ruhu ucuz vücutları süslemesi gibi.

Bakmak, görmek ve duyumsamak.... Tüm bu kavramların başka başka oluşu. Bu resme bakınca zihnimizde oluşan her farklı yorum, süregelen yaşamımızın, geçtiği yollarda paçasına takılan tozlar, güller, mis kokular, kötü kokular, parıltılar, kirler ve paslar vs...

Örneğin benim yaşam paçama takılan; İlkokulda, öğretmenimizin değişik ağaçların yapraklarını bulup, bir karton üzerine yapıştırmamız ve üzerine de isimlerini yazmamız konulu bir ödev verişi. Bu ödevi çok sevişim ve bu ödev sayesinde zeytin, incir, kavak, çınar, dut, kayısı, erik, çam, üzüm, elma, armut yapraklarıyla hemhal oluşum.

Yaprakların rüzgarla dansını izlediniz mi ya da gecenin bir yarısı fışıldayışlarını dinlediniz mi? Kuşların yapraklar arasında şen şakrak ötüşleriyle güne merhaba dediniz mi? Bir ağaç dalına kurduğunuz salıncakta sallanırken yapraklı gökyüzünü seyrederken dalıp hayaller kurdunuz mu? Sevgilinizle sonbaharda sarı yapraklı yollarda romantik bir yürüyüş yaptınız mı? Çocuklarınıza yapraktan tepeler yapıp bu tepelerde keyifle zıplamalarının neşesine ortak oldunuz mu? Bir dut yaprağının ipeğe dönüşümüne şaşırdınız mı? Asma yaprağını pirinçli özel karışım ile buruşturup kalem kalem sarıp afiyetle yediniz mi? Çamın iğne yaprakları üzerindeki karın muhteşem görüntüsünü görebilmek için kilometrelerce yol katettiniz mi?

Bir Eylül ayında ancak yapraklar anlatılabilir değil mi? Eylülün isyanı, hüznü, kırgınlığı, yazın cıvıltısının yerini sakinliğe bırakışı, sıcağının yerini hafif üşümeli gecelere bırakışı, yaprakların tutundukları dallardan usul usul düşerek sarı sonbaharla iç dünyamıza yönelip tazelenmek için kendimizi yeniden keşfetmemiz hep Eylül’den ötürü...

Gönlümüzün yaprakları hep rengarenk, ışıltılı, şarkılı ve neşe dolu olsun. 

ÖNEMLİ NOT: Bu sayfalarda yayınlanan okur yorumları okuyucuların kendilerine ait görüşlerdir.