Son yerel seçimlerde Büyükşehir olan diğer illerde yaşayan vatandaşlarımız bu oluşum hakkında ne düşünüyor bilmiyorum ama Aydınlılar hiç de durumdan memnun görünmüyor. Gerçek şekliyle baktığımızda Aydın için iyi mi oldu yoksa erken mi davranıldı, bunun da cevabı verilebilir değil.
Büyükşehir’e geçiş sonrasında yaşanan birçok sorunun başında temizlik ve su geliyor. Özellikle orman köyleri kapsamındaki (en azından eski deyimle) köylerde yaşayanlar isyanda gibi.
Orman köylerinde yaşayanların bir sürü derdi var ama onlar son zamanlarda su ve temizliğe takmış durumdalar. Onlara göre kendi yaptıklarının ya da yapmadıklarının bedelini Büyükşehir Belediyesine ödüyorlar. Her köylünün ağzından ayrı bir açıklama çıkıyor.
“Büyükşehir olmuşuz da bizim haberimiz yok” diyorlar.
“Bize verilmeyen hizmetlerin bedelini ödüyoruz” diyorlar.
“Yıllar önce kendi pınarlarımızdan toplayıp getirdiğimiz suları parayla içiyoruz” diyorlar.
Köy su deposuna gelen suların tamamının köylülere ait olduğunu, geçmişte bu pınarların köylüler tarafından köye bağışlandığını söylüyorlar.
“Dedem böyle olacağını bilse pınarı köye vermezdi” diyorlar.
Pınarların ve bağlı olarak köye gelen suyun Büyükşehir tarafından gasp edildiğini düşünüyorlar.
“Enayi yerine konulduk” diyorlar.
Temizlik vergisi gibi köylere yeni yük olarak getirilen Büyükşehir yasası da onlar için ayrı bir dert gibi görünüyor. Köylere dağıtılan çöp bidonlarının göstermelik davranıştan başka bir şey olmadığını savunuyorlar.
“İki bidonla bizi kandırdılar. Sanki o iki bidon köye meydanına konulunca sokaklarımız temizlendi gibi algılamamızı istiyorlar. Köy araları bidonlar gelmeden önce nasılsa yine öyle.”
“Köyün evleri daha önce de, dört tarafı besihanelerle çevrili ada gibiydi, şimdi de öyle. Değişen tek şey yapılmayan temizliğin vergisini getirdiler. Bu yasayı kim çıkardı, Aydın’ı kim büyükşehir yaptıysa gitsinler ondan alsınlar temizlik vergisini.”
“Karasineğimiz de, sivrisineğimiz de tepemizde uçuşmaya devam ediyor. Ayda iki kez göstermelik ilaçlama yapılıyor ama biz eskisi gibi yaşamaya devam ediyoruz.”
Büyükşehir uygulaması için düşünce yürütenlerin hepsinin de ağzında bir suçlama, bir öfke var. AKP’li olanlar Çerçioğlu’na kızıyor, belediyeciliği doğru dürüst yapmıyor diye ama öbür taraftakiler de Erdoğan’a, yasayı çıkaran dönem hükümetine kızıyor.
Nasrettin Hoca “Sen de haklısın” demiş ya…
Hoca’nın o fıkrası geliyor insanın aklına.
ÖNEMLİ NOT: Bu sayfalarda yayınlanan okur yorumları okuyucuların kendilerine ait görüşlerdir.