Takatim de yok aslında Aydın için bir şeyler yazmaya ama artık dayanamıyorum. Süslü girişler de yapmıyorum, direk konuya giriyorum, bakalım bu konunun devamı gelecek mi?
Aydın’da yaşamak istiyorsanız eğer yürümemeniz, bisiklete binmemeniz hatta park sorunundan dolayı arabaya binmemeniz gerekir. Yani büyükşehiriz biz, Aydınlılar uçsun istiyoruz.
Kaldırım yok.
Bisiklet yolu yok.
Park yeri yok. Aa pardon park yeri var fotoğraflarını üşenmeden çektim, herkes kaldırımlara park etmiş, yayalar da alışmış olacak ki ya da çaresizlikten hepsi yoldan yürüyorlar.
Sahi ya Aydın nasıl bu kadar çirkin bir şehir oldu ?
Her yerinden tarih fışkıran Aydın, dünyaya şehircilik bakımından örnek olan Miletos, Aydın’a bağlı değil mi, ben mi yanlış biliyorum. Yok dostum, adım kadar eminim Miletos Aydın sınırları içinde. Oradan bir mucit çıkmış bileniniz var mı ki! Tüm Avrupa biliyor, eminim bizim yöneticilerimiz de biliyordur. Adı Hippodamos . Bilimsel olarak ilk şehircilik çalışmaları onunla başlamış. Neredeyse tüm Avrupa’nın uyguladığı bu plan, neden Aydın’da bilinmiyor hayret verici.
Kentsel dönüşüm diye bir şey var Aydın’da o da su eski binaları yıkılıp yerlerine aynı şekilde binalar yapmak. Ne düzen var ne ahenk ne de bir plan.
Aydın gitgide çirkin bir kent oluyor ne yazık ki.
Eğer ki aksini eden biri varsa ben buradayım, alalım bisikletlerimizi takalım kameraları kaskımıza çok değil Zafer Meydanı'ndan Adnan Menderes Bulvarı'nın sonuna kadar çekim yapalım, sonra burada yayınlayalım.
Var mısınız? Yok musunuz?
ÖNEMLİ NOT: Bu sayfalarda yayınlanan okur yorumları okuyucuların kendilerine ait görüşlerdir.