Öncelikle sıklıkla işittiğim bir sorunun nacizane cevabını vermek isterim, okul öncesi dönem neden önemlidir?
Yapılan araştırmalar göstermektedir ki, insan zihni, karakteri ve istekleri, büyümeyi şekillendiren okul öncesi yıllardaki kadar hızla bir daha asla gelişememektedir. Bloom ve arkadaşlarının yaptıkları çalışmaya göre, 17 yaşında ölçülen zeka düzeyinin yüzde 50’si hamilelikle 4 yaşına kadarki süre arasında, yüzde 30’u ise 4 – 8 yaş arasında meydana gelmekte olup 8 -17 yaş arasında sadece yüzde 20’lik kısmı gelişmektedir.
Çocuklar dünyaya geldiği andan itibaren büyük bir hızla öğrenmektedir. Okul öncesi yıllarda çocuklar, yakın çevrelerine karşı çok duyarlı ve hareketlidir, sordukları sorulara bazen cevap bulmakta zorlanırız meraklı, araştırıcı bir kişilik özelliği sergilerler. Hayalleri çok güçlüdür. Günlük yaşamda karşılaştıkları olayların nedenleri ve sonuçları arasında ilişki kurmaya çalışırlar ve sürekli soru sorarlar. Birey, yaşamı boyunca, hiçbir dönemde 3-6 yaşlarında olduğu kadar aktif değildir. Bu dönemde büyük bir enerjiye sahiptir. En önemli işi öğrenmektir. Çevresindeki tüm canlı ve cansız objelerin, algıladığı bütün olayların ne olduğunu sorgular ve büyük bir hızla kendisine mal eder. Çocuğun araştırma, problem çözme ve yeniliklere uyumu kuvvetli, güven duygusu gelişmiş ve kendini ifade edebilen, doğru kararlar alabilen girişimci bireyler olarak yetiştirilebilmeleri açısından okul öncesi eğitim çok önemlidir. Bu dönemde sağlanan eğitimle, çocuğun doğru alışkanlıklar kazanmasına, ihtiyacı olan davranışları edinmesine ve öğrendiklerini uygulamada özgürlük ve cesaret kazanmasına olanak sağlayacaktır.
Çocuğun okul öncesi dönemdeki çeşitli ihtiyaçlarını karşılayabilmek, bugünkü bilimsel ve teknolojik gelişmelerin sağladığı imkanlarla artık yalnız başına ailenin başarabileceği bir konu olmaktan çıkmış durumdadır. Evde ailenin çocuğa sağlayamadığı eğitim imkanlarını vermek ve düzenli bir öğretim programına başarı ile katılmaya hazırlanmak için annenin dışında eğitimcilere de ihtiyaç vardır. İşte okul öncesi eğitim kurumları, günümüzde ailelere gerekli eğitim desteğini sağlayan, yol gösteren, sorumluluklarını belirli ölçüde azaltabilecek temel kuruluşlar olarak çok önemli bir işlevi yerine getirmektedirler.
Okul öncesi eğitim; küçük yaştaki bireylerin gelişim düzeylerine ve bireysel özelliklerine uygun olmalıdır. Zengin uyarıcı ortamlar sağlaması ve onların bedensel, zihinsel, duygusal ve sosyal yönden gelişimlerini destekleyerek kendilerini toplumun içerisinde birer birey olarak ifade etmelerine fırsat vermesi ve ilköğretime hazırlaması açısından, onların bu gelişim süreçlerinin en önemli parçası olarak büyük önem kazanmaktadır.
ÖNEMLİ NOT: Bu sayfalarda yayınlanan okur yorumları okuyucuların kendilerine ait görüşlerdir.