Takip Et
  • 29 Temmuz 2024, Pazartesi

SOKAK HAYVANLARI DÜZENLEMESİ

Son birkaç haftadır gündemde olan sokak hayvanları ile ilgili düzenleme ve yenilikler içeren Hayvanları Koruma Kanununda Değişiklik Yapılmasına Dair Kanun Teklifinin yasalaşmasında artık sona gelindi. Birçok vatandaşın dikkatle takip ettiği yeni düzenlemedeki ilk 5 madde Pazar gecesi Genel Kurulda kabul edildi.

Böylece sokak köpeklerinin ötenazisini (her ne kadar ötenazinin gerçek anlamı ölme hakkı olsa da kanunla kastedilen hayvanların uyutularak öldürülmesi) öngören madde kabul edilmiş oldu. Şimdi, sırasıyla diğer maddeler de Genel Kurulda görüşülerek oylanacak. Gidişata bakılırsa iktidar partisi, Meclis tatile girmeden önce bu teklifi yasalaştırmayı düşünüyor.

Kanun teklifinin öngördüğü bu ötenazi fikrini, vicdanına yediremeyen vatandaşlar milletvekillerine, siyasi partilere birçok öneride bulundu. Bu önerilerin ezici çoğunluğu akla mantığa uygun, uygulanabilir, hem sokak hayvanı saldırılarını sona erdirecek hem de günahsız hayvanların ölümüne yol açmayacak önerilerdi.

Aslında bu değişiklikle meclis, belediyelerin üzerine düşen sorumluluğu yerine getirmediğini, sokak hayvanlarının aşılanmaması ve kısırlaştırılmaması sebebiyle yani hali hazırdaki kanunun yetersizliğinden ötürü değil uygulanmadığından ötürü bu sorunun ortaya çıktığını kabul etmiş oldu.

Bu kabulden hareketle, belediyeler kanun değişikliği durumunda senelerdir kontrol edemedikleri bu sokak hayvanlarını, yasa geçtikten sonra bir anda nasıl olacaksa toplayıp kısırlaştırılabilecek, sahiplendirilebilecek veyahut uyutacak.

Kanun teklifi için sürekli belirtilen bir gerekçe ise Avrupa’da bir tane bile sokak hayvanı görülemeyeceğidir. Kanun teklifi gerekçesinde yazılanın aksine, Dünya Hayvan Sağlığı Örgütü’nün (WOAH) hayvan popülasyonunun kontrol altına alınmasındaki temel ilkesi kısırlaştırmak ve sahiplendirmektir. Dünya Hayvan Sağlığı Örgütünün yayınladığı Kara Hayvanları Sağlık Kanununda ötanazinin, hayvan nüfusunun kontrol altına alınması için tek başına bir yöntem olarak kullanılamayacağı, ötanazinin esasen saldırgan ve iyileşmesi mümkün olmayan bulaşıcı hastalığa sahip hayvanlar için uygulanabileceği açıkça düzenlenmiştir.

Tabi tüm bunların yanında en dişe dokunur, gerçekten can yakan gerekçe olan ve ciddi derecede önlem alınması gereken sahipsiz köpek saldırıları sonucu trafik kazası sebebiyle ölüm ve kuduz hastalığına yakalanma idi. Ancak bu noktada da hayvanın karıştığı trafik kazası sayısının, toplam kaza sayısının %1’ine dahi ulaşmadığı istatistiki bilgisine ulaşmaktayız.

Ayrıca Türk Veteriner Hekimleri Birliğinin yaptığı açıklamada ülkemizde hayvan kaynaklı kuduz hastalığı vakalarının azaldığına dikkat çekilmiştir.

Kısacası, somut ve bilimsel dayanağı bulunmayan, gündelik yaşamla örtüşmeyen ve muğlak ifadeler içeren bir kanun teklifi ile karşı karşıyayız.

Bilim, matematik, istatistik ve önemlisi de vicdan sokak hayvanlarının öldürülmesine karşı.

Bu teklif Mecliste kabul edilse dahi Sn. Cumhurbaşkanının veto edeceğine inanıyorum, inanmak istiyorum.

Çünkü bizim kültürümüzde sevgi, şefkat ve yaratılana merhamet vardır.

Sadece öldürmekle hayvan nüfusunun kontrol altına alınabileceğini düzenleyen bu teklif, Türk toplumunun inanç ve değerlerine, binlerce yıllık geleneğine, kültürüne hiç uygun değildir. 

                                                                                

ÖNEMLİ NOT: Bu sayfalarda yayınlanan okur yorumları okuyucuların kendilerine ait görüşlerdir.