
Aydın’da 1996 yılında kendi arsasına ev yapan Hami Toral, son dönemde yaşanan imar değişikliği ve yeni yapılaşmalarla birlikte evinden çıkamaz hale geldiğini belirterek isyan etti. Kendi ifadesine göre, o dönemin belediye başkanı Hüseyin Aksu döneminde imar izni alarak evini inşa ettiğini belirten Toral, “Her şeyimiz ruhsatlı, iznimiz var. Ama şimdi ne güneş ışığı görüyoruz, ne de evimizden çıkabiliyoruz” dedi.
“BURASI YOLDU, SONRADAN ARSA YAPILDI”
Hami Toral, yaşadığı mağduriyetin temelini şu sözlerle anlattı:
“Biz burayı 1996 yılında yaptık. Binayı bitirdik, ruhsatımızı aldık, oturduk. O dönem şu aşağıda gördüğünüz yer yoldu. Hüseyin Aksu zamanında bize burası yol olarak söylendi. Biz de ona göre evimizi yaptık, ona göre ruhsat aldık, imar planına göre hareket ettik. Ama sonradan burası arsaya çevrildi. Şimdi bir müteahhit geldi, arsayı aldı, belediyenin istediği istinat duvarını yaptı. Ama bu duvar benim evimin önünü tamamen kapattı.”
“EVDEN ÇIKMAK İÇİN HELİKOPTER LAZIM”
Yaşadığı mağduriyetin sadece yapılaşma ile sınırlı kalmadığını, sağlığını da etkilediğini dile getiren Toral, şöyle konuştu:
“Benim evim birinci kat. Bu istinat duvarıyla birlikte güneş ışığını bile göremiyorum. Sağlığım gitti. İçeride bir hastam olsa buradan nasıl çıkaracağım? Bu alandan sedye geçmez. AFAD’ın helikopterle gelip beni alması lazım. O derece sıkıştık burada.”
“GELEN HEYET MÜTEAHHİTLE KONUŞTU, BİZE DÖNÜP BAKMADI”
Belediyeye başvurduklarını belirten Toral, çözüm arayışlarının da karşılıksız kaldığını belirtti:
“Aşağıda Anıl Bey’e söyledik. Sağ olsun, belediye başkanımıza durumu iletti. Başkan bir heyet gönderdi. Ama gelen heyet bizimle muhatap bile olmadı. Direkt müteahhitle konuştu. Biz usulsüzlük var demiyoruz ki… Biz sadece bu alanın ortak kullanıma açılmasını istiyoruz. Şimdilik 1 metrelik bir geçiş bıraktılar ama bu geçiş de geçici. Bir sene sonra oraya da bina yapılırsa, ben tamamen kapalı kalacağım.”
“EVİMİ BOŞALTMAK İSTİYORUM AMA MÜMKÜN DEĞİL”
Durumu daha da vahim hale getiren detaylar ise şöyle:
“Buradan ev taşımak mümkün değil. Eğer biri çıkıp bana diyorsa ki ‘Bu ev taşınabilir, geçiş sağlanabilir’, gelsin göstersin. Ben taşınmak istiyorum ama çıkışım yok. Bir yaşındaki yeğenim sürünerek evden çıkıyor. 5 yaşındaki çocuğum elini kolunu sallayarak dışarı çıkamıyor. Güvenlik yok, yaşam alanı yok.”
“KANALİZASYON YOK, GÜNEŞ YOK, YOL YOK”
Toral, altyapı eksikliklerine de dikkat çekti:
“Kanalizasyona bağlanmam bile mümkün değil. Çünkü bu yol evin tam 4 metre yukarısında. Oraya kanalizasyon nasıl bağlayacağım? Ayrıca evimin yönü yukarıya bakıyor diye bana laf söylüyorlar. Ben bu binayı 1996’da yaptım. Şimdi mi yönünü değiştireceğim? Ne yapayım, evi havaya mı kaldırayım? Köprü mü yapayım ikinci kata?”
“HAYVAN BAĞLASAN GİRİP ÇIKAMAZ”
Hami Toral, son sözlerinde duygularını açıkça ortaya koydu:
“Bizi insan yerine koymuyorlar. Hayvanı bağlasan, o bile girip çıkamaz buraya. Ne iş güvenliği var, ne geçiş alanı… El insaf ya! Biz insan değil miyiz?” (SELİME AYDEMİR)
ÖNEMLİ NOT: Bu sayfalarda yayınlanan okur yorumları okuyucuların kendilerine ait görüşlerdir.