Takip Et
  • 19 Nisan 2023, Çarşamba

SEÇİM Mİ PANAYIR MI

KOVAN

SEÇİM Mİ PANAYIR MI ?

Kendimi bildim bileli her seçim öncesi ülke bir panayır yerine döner.

Aydın’dan örnek verelim.

Atatürk Kent Meydanı’nda çadır kurmuş siyasi partiler ,görücüye çıkan gelinlik kızlar gibi maharetlerini sergiliyorlar.

Rengarenk balonların süslediği çadırlar ve bu çadırlardan yükselen acayip sesler müzik diye gelip geçenlerin kulaklarında terör estiriyor.

Seçim tarihi yaklaştığında siyasi partilerin vatandaşlarla iletişim kurma yöntemleri değişmeye başlar…

Bu sefer motorlu araçlar yani seçim otobüsleri devreye girer…

Otobüslerin üstündeki ses sistemi bütün bir kenti ayağa kaldırmaya yetecek kadar güçlüdür…

Bu yetmiyormuş gibi önceden kaydı yapılan sloganlar bangır bangır beyinleri dövmeye başlar…

Uzun yıllar önce yine böyle bir seçim arefesinde Danimarka’dan Aydın’a gelin gelmiş bir hanım gördükleri karşısında şaşırmış ve bize sormuştu:

‘’Bütün bunların anlamı ne ,niye böyle bir şeyler yapıyorsunuz ?’’

Dilimiz döndüğünce gelenekselleşmiş bu alışkanlığı anlatmıştık.

Biz anlattıkça Danimarkalı gelin başını içgüdüsel olarak sağa sola sallarken mimikleri ve dudak hareketleri de sık sık değişiyordu.

Ne kadar ayrıntılı olarak anlatsak da Danimarkalı gelin bizi anlamıyordu, belki de anlamak istemiyordu.

Sonunda karşı atağa geçtik.

-Peki sizde nasıl oluyor ? diye sorduk.

Danimarkalı gelin dedi ki:

‘’Bizde sizdeki gibi olmaz. Kim hangi adayın kazanmasını istiyorsa onun bir fotoğrafını penceresine asar.’’

-Siz de caddeler, sokaklar süslenmez mi, arabalarla konvoy yapıp müzik eşliğinde mahalle mahalle gezilmez mi ?

-yok,dedi Danimarkalı gelin.

Ben hep merak etmişimdir bu adetleri

Siz de merak ettiniz mi ?

Bu adetler yani seçimden seçime ülkeyi panayır yerine çeviren bu alışkanlıklarımız bizi yabancılara karşı nasıl gösteriyor ?

Acaba bu adetleri sürdürüyor olmamız genel olarak sorgulamadan kabul etmemiz anlamına mı geliyor ?

Elbetteki yüz yıllar öncesindeki atalarımızdan kalan anlamlı törelerimizi kastetmiyorum.

Bence seçimler öncesi yapıla yapıla alışılmış bu adetler bizi gelişmiş bir ülke değil de çağdaşlaşmaya ,bilinçlenmeye direnen bir ülke gibi gösteriyor.

Standının önünden geçtiğiniz bir siyasi partinin görevlisi size kendi adayına ait broşürü gözünüze sokarcasına uzatıyorsa, siz de irkilerek geri çekiliyorsanız ya da oldu bitti gibi o broşürü alıyorsanız karşılıklı olarak birbirinizi tanımıyorsunuz demektir; çünkü tanımış olsanız merak bile etmezsiniz ve aldırış etmeden yürür gidersiniz.

Yanıldığımı söyleyebilirsiniz.

O zaman bir önerim var:

Bu yazımı okuduktan sonra Atatürk Kent Meydanı’ndaki siyasi partilerin kurduğu çadırların önünden gelip geçerken bilinçli olarak düşünün ve değerlendirin.

Bu alışkanlıklar ve benzerleri toplumları şartlandırmanın en kolay yoludur.

Ve zaman içinde iyiden iyiye yerleşerek ‘’sürü psikolojisi’’ni yaygınlaştırır.

ÖNEMLİ NOT: Bu sayfalarda yayınlanan okur yorumları okuyucuların kendilerine ait görüşlerdir.