Takip Et
  • 12 Ekim 2015, Pazartesi

ANKARA

10.10.2015... Ankara'da güneşli ve huzurlu bir sabaha uyandım diye düşünüp hissederken saat ilerledikçe aslında ne kadar karanlık bir sabaha uyandığımı fark ettim. Terör, kan, ölümün soğuk ve ansızın gelen yüzü. Vicdanı ve ruhu olmayan insanların gerçekleştirdiği teröre mahkum olan masum bedenler. O masum canlar evden çıkarken acaba evlerine tekrar dönemeyeceklerini biliyorlar mıydı? Sevdikleri ile görüşürüz deyip ayrılırken aslında sonsuz bir ayrılışa gittiklerinin farkındalar mıydı? Tabii ki hayır! Ne umutlarla beklentilerle çıktılar evlerinden ama bir daha dönememek üzere... Kimler öldü? Tanıdık mı değil mi? ya da belki aynı yollardan geçtik bir an, belki de aynı mekanda soluk aldık. Ne önemi var? Sonuçta can gitmiş. Hayat son bulmuş. İnsanlar ölmüş. Önemli olan bu. Artık bitsin bu facia, her an kötü olaylar yaşanacakmış gibi oluşan korku hissi yok olsun insanların zihninden ve yüreğinden. Barış olsun, kardeşlik olsun. Güzel günler yaşansın artık. Bu durumlara her zaman olduğundan daha çok ihtiyacımız var. Savaştan beter olayların bittiği, insanları öldürecek boyutta zalim yüreklerin olmadığı, bizlere ve bizden sonra gelen nesillere daha mutlu, karalardan arınmış temiz bir dünya dileklerimle...

ÖNEMLİ NOT: Bu sayfalarda yayınlanan okur yorumları okuyucuların kendilerine ait görüşlerdir.