Adnan Menderes Üniversitesi Çevre Sağlığı Ana Bilim Dalı Başkanı Prof. Dr. Didem Evci Kiraz, iklim değişikliğinin halk sağlığı üzerindeki etkilerini anlatarak acil eylem çağrısında bulundu.
İklim değişikliği yalnızca çevreyi değil, aynı zamanda insan sağlığını da tehdit eden küresel bir kriz. Adnan Menderes Üniversitesi Çevre Sağlığı Ana Bilim Dalı Başkanı ve Halk Sağlığı Profesörü olan Prof. Dr. Didem Evci Kiraz, katıldığı GoodGeist podcast serisinde, bu krizle ilgili önemli açıklamalarda bulundu. Dünya Sağlık Örgütü (DSÖ) Bilimsel Komite üyesi olan Prof. Kiraz, iklim krizinin halk sağlığı üzerindeki yıkıcı etkilerini ve alınması gereken önlemleri detaylandırdı.
"İKLİM KRİZİ, HALK SAĞLIĞI İÇİN ACİL BİR SORUN"
Prof. Didem Evci Kiraz, iklim değişikliğinin halk sağlığını tehdit eden en büyük krizlerden biri olduğunu belirterek, bu tehlikenin yalnızca çevresel bir sorun olmadığını, halk sağlığı üzerinde doğrudan etkiler yarattığını vurguladı. Kiraz, “Aşırı hava olayları, su kaynaklarındaki değişimler, sıcak ve soğuk dalgaları gibi iklim sinyalleri, bireylerin ve toplulukların sağlığını ciddi biçimde etkiliyor” dedi.
Kiraz’a göre, iklim değişikliğinin sağlık üzerindeki etkileri arasında sıcak dalgalarına bağlı ölümler, yetersiz beslenmeden kaynaklanan hastalıklar ve bulaşıcı hastalıkların yayılması gibi birçok sorun bulunuyor. “Çocuklar yetersiz beslenme sorunlarıyla karşı karşıya kalırken, yaşlılar aşırı sıcaklardan etkileniyor. İshal ve sıtma gibi önlenebilir hastalıklar nedeniyle ölüm oranları yükseliyor” diyen Kiraz, iklim krizinin toplumun en savunmasız kesimlerini hedef aldığını ifade etti.
"2050’YE KADAR SAĞLIKLI ŞEHİRLER KURULMALI"
Kiraz, iklim değişikliğiyle mücadelede kentsel alanların önemine de değindi. DSÖ Sağlıklı Şehirler girişiminde aktif bir rol üstlenen Prof. Kiraz, 2050 yılına kadar dünya nüfusunun %70’inin şehirlerde yaşayacağını hatırlatarak, bu nedenle sağlıklı ve dayanıklı şehirlerin inşa edilmesi gerektiğini belirtti. “Şehir planlamasında halk sağlığı perspektifi olmayan liderler, gelecekteki zorluklara karşı toplumu koruyamaz” diyen Kiraz, şehirlerin iklim değişikliğine uyum sağlaması için güvenli, sağlıklı ve dirençli alanlar yaratmanın önemine dikkat çekti.
Kiraz, sağlıklı şehirler inşa ederken, her türlü planlama ve projenin iklim duyarlı hale getirilmesi gerektiğini belirterek, “Şehirler, mahalleler ve haneler düzeyinde iklim duyarlı hastalıkların listesi oluşturulmalı ve risk analizi yapılmalı. Böylece halk sağlığı üzerinde oluşabilecek tehditler minimize edilebilir” dedi.
"SAĞLIK SEKTÖRÜ İKLİM KRİZİNE HAZIRLIKLI OLMALI"
İklim değişikliğinin sağlık sektörü üzerindeki etkilerini de anlatan Prof. Kiraz, sağlık kurumlarının iklim krizine karşı hazırlıklı hale getirilmesi gerektiğini vurguladı. Sağlık çalışanlarının iklim değişikliği farkındalığının artırılması gerektiğini belirten Kiraz, iklime bağlı hastalık yükünün hızla arttığını, ancak sağlık sisteminin bu yükü kaldırabilecek kapasitede olmadığını söyledi. “İklim değişikliği karşısında sağlık hizmetlerinden beklentiler artarken, dayanıklı sağlık sistemlerine olan ihtiyaç da giderek büyüyor” şeklinde konuştu.
"COP29’DAN SAĞLIK İÇİN GÜÇLÜ BİR KARARLILIK BEKLİYORUZ"
Podcast’te, Kasım ayında Bakü’de yapılacak olan COP29 toplantısına da değinen Prof. Kiraz, iklim eylem planlarına halk sağlığı konusunun da dahil edilmesi gerektiğini belirtti. “Dün geç kaldık, bugün bir şansımız var, yarın ise çok geç olabilir” diyerek acil eylem çağrısında bulunan Kiraz, politika yapıcıları sağlık başlıklarını da içeren kapsamlı iklim eylem planları oluşturmaya davet etti. Sağlık sektörünün iklim krizine uyum sağlaması gerektiğini ve bunun ulusal ve uluslararası düzeyde ele alınması gerektiğini vurguladı.
"SÜRDÜRÜLEBİLİRLİK İÇİN KÜRESEL İŞBİRLİĞİ ŞART"
Podcast’in sonunda sürdürülebilirliğin halk sağlığı üzerindeki kritik rolünü bir kez daha vurgulayan Prof. Didem Evci Kiraz, bu mücadelede küresel işbirliğinin önemine dikkat çekti. Kiraz, iklim değişikliği ile mücadelede her bireyin, her kuruluşun ve her ülkenin sorumluluk alması gerektiğini söyleyerek, “İklim krizine karşı mücadele için sağlık perspektifine sahip güçlü ve dayanıklı politikalar geliştirilmeli” dedi. (SELİME AYDEMİR)
ÖNEMLİ NOT: Bu sayfalarda yayınlanan okur yorumları okuyucuların kendilerine ait görüşlerdir.