Aydın Ticaret Odası Başkanı Türkiye Odalar ve Borsalar Birliği Yönetim Kurulu Üyesi Hakan Ülken, gazeteci Emin Aydın’ın hazırlayıp sunduğu tvDEN’de yayınlanan “Baş Başa” programının konuğu oldu.
Seçim dönemlerinde ülkenin popülist politikalara maruz kaldığının altını çizen Ülken, yapılacak yerel seçimler sonrası 4 yıllık bir süreçte seçimin olmayacak olmasının sevindirici olduğunu kaydetti. Ülken açıklamalarını şöyle sürdürdü:
“Ülke demokrasinin gereği olarak yerel seçimlere gidiyor. Saymadım ama herhalde son 10 yılda bir 7- 8 tane seçim oldu yani genel seçim, yerel seçim, Cumhurbaşkanlığı, referandum. Çok yoğun bir şekilde hemen her yıla veya en kötü bir buçuk yılda bir seçime denk geldik. İş dünyası seçimi sevmez. Yani iş dünyası seçime karşıdır anlamı çıkmasın ama iş dünyası seçim dönemlerini sevemez. Çünkü seçim dönemleri popülizmin yoğunlaştığı dönemlerdir. Popülizmin yoğunlaştığı dönemlerde de rasyonel kararlardan uzaklaşılır. Bunu eleştiri adına söylemiyorum. Yani dünyadaki birçok ülkede de seçim dönemleri o ülkenin genel yapısına göre daha az veya daha çok olmakla birlikte, sıfırlanmak şekilde popülizmin yoğunlaştığı dönemlerdir ve popülizm ekonomik dengeleri, istikrarı olumsuz yönde etkiler. Bu yeri gelir emeklilik yasası olur, yeri gelir ücretliler üzerinde bir değişiklik olur, köklü bir değişiklik olur, yeri gelir yasaların uygulandığı alanların esnetilmesi olur, yeri gelir imar affı olur, yeri gelir başka başka birçok konu olabilir. O nedenle israf da işte dediğim gibi yani hem ekonomiyi, hem de ekonominin genel standart çarkını olumsuz yönde etkileyecek kararlar alınır. Yani popülizm böyle bir şeydir. Popülizm adı üstünde; ‘hoş gelsin, oy gelsin’ evet ama sonrası mutlaka bunun bir reçetesi olur. O nedenle biz önümüzdeki seçimlerin ardından bir 4 yıl bu ülkede bir standart zamanında seçimler olduğu takdirde 4 yıl seçim görmeyeceğiz. Evet, hâl böyle olunca o dönemler daha rasyonel kararların ve radikal adımların atılabilecek. Seçimin işte tarihi belli olana kadar gibi yani en az 3 yıl bir daha seçim görmeyeceğiz, ekstrem bir durum olmaz ise. O nedenle biz seçimsiz dönemleri önemseriz. Ötelenmiş önemli kararlar var. Ötelenmiş, önemli, atılması gereken adımlar var. O adımların atılacağı bir dönemi göreceğiz.
Adaylar kapımızı çalıyor. Çünkü Aydın'ın en büyük ve en güçlü sivil örgütlenmesiyiz biz. Üyelerimizin talep ve beklentilerini kendilerine iletiyoruz. Hem büyükşehir belediyesinden hem Efeler Belediyesi’nden hem de ilçe belediyelerimizden beklentilerimiz çerçevesinde farklı farklı iletiyoruz. Mesela 46 madde büyükşehir belediyesinden beklentilerimiz var. 34 yanlış olmasın şimdi 30'un üzerinde Efeler Belediyesi'nden beklentilerimizin olduğu raporlarımızı biz gelen tüm siyasi partilerimize ayrım gözetmeksizin sunuyoruz. Çünkü onların seçilip seçilmeyeceğine biz değil halk karar verecek. Vatandaş karar verecek ama onlar aday olarak çıktılar ve bizi dinlemek için geldiler, biz de onlara bir yazılı evrak veriyoruz. Makro olan konuları da kendileriyle istişare ediyoruz, kendilerine bunları anlatıyoruz. Doğal olarak Türk misafirperverliğin gereği gelen adayların hepsini en iyi şekilde ağırlıyoruz. Orası çünkü sadece üyelerimizin değil aynı zamanda Aydın'ın bir binası ve kurumu. Kendilerini evlerinde hissetmelerini, orayı bir mutfak olarak görmelerini istiyoruz. Çünkü biz sahadayız. Yani hem ben hem yönetim kurulu üyelerim, hem meclis üyelerim, hem komite üyelerim sürekli sahada. Sürekli üyelerimizle istişare halindeyiz. Odamız üyesinden kopuk bir oda değil, üyeyle sürekli bir şekilde temas kuruyoruz ve üyemiz çok şükür ki sorununu bize iletiyor. İletmediği an problem vardır. Eğer sizden umudu kestiyse size sorun getirmez üye. Ben sorun geldiğinde hayıflanan değil mutlu olan ama sorunu çözmeye gayret eden işe yaramaya devam ediyoruz. O nedenle biz sahayı biliyoruz, beklentileri biliyoruz, sorunları biliyoruz. Netice itibarıyla biz Aydınlıyız, yani biz burada doğduk burada büyüdük. Aydın'ın kılcal damarlarını biliyoruz. O kılcal damarlardan kalbe kadar giden bütün yolların hangi kavşaklarda hangi sorunları yaşadığını, hangi problemleri bize yaşattığını bu kentin biliyoruz. O nedenle bu kentin sorunlarını iletiyoruz.” (SELİME AYDEMİR)
ÖNEMLİ NOT: Bu sayfalarda yayınlanan okur yorumları okuyucuların kendilerine ait görüşlerdir.