Sana Tezgahtar Nebahat’ı anlatmaya devam edeyim şekerim;
Yahudi çırağı Tezgahtar Nebahat, kendini şöyle özetliyor:
Kavgacıyım, huzursuzluk çıkarırım, yaparım, sinirliyim, küfür ederim, hakaret ederim, takıntılıyım, parayı mevkiyi severim, geçimsiz ve aksiyim, huysuzum, insanları sevmem, dine inanmam ama dini kullanırım.
Dini yaşamayıp onu kullanan Tezgahtar Nebahat, tam bir Yahudi zihniyetini temsil ediyor.
Yahudiler, Allah’a güvensiz bir toplumdur; böyle oldukları için Allah’ın istediğini değil, kendi istediklerini Allah’a onaylatmaya çalışan bir zihniyetleri, anlayışları vardır, Tezgahtar Nebahat’ın hayat görüşü gibi.
Haşaaaa yalan bir din olmuş olsa, peygamberi Nebahat olurdu. Yalan dolan, iftira, kumpas ne ararsan Nebahat’ın hayatında var.
Yahudi çırağı Nebahat, tıpkı Yahudilerin kendilerini (ve hatta, bir bölüm Hristiyanların Yahudileri) “seçilmiş” saydığı gibi, kendisini de seçilmiş saymaktadır.
Tezgahtar Nebahat, kendini ayrıcalıklı bir kişi olarak görür ve diğerlerinin onlara hizmet için dünyada var olduklarını düşünür.
Kendileri dışındaki herkese istediği her şeyi yapma hakkına sahip olduklarını düşünüyor. Müthiş bir mağdur edebiyatı yapar, ağlar, bayılır, yerine göre serum bile taktırır.
Aleviler, Kürtler, özgür, başarılı ve güzel kadınlar Tezgahtar Nebahat’ın düşmanıdır.
Hiçbirini sevmez, tıpkı Yahudilerin Araplara beslediği nefret duygularını bu kitlelere karşı beslemektedir.
Aleviler ve Kürtler onun için feodal toplumlar, kendi geleneklerinden kopmamış kitleler ve sürekli talebi olan insanlık grubudur.
Bu kişiler, ekonomik skalanın en üstünde dahi olsa, Tezgahtar Nebahat’ın yanında değeri yoktur. Ancak kullanılabilirler, iş gördürebilirler, ekonomik ve siyasi olarak sömürülebilirler.
Tezgahtar Nebahat ile ne kadar kötülük yaşarsanız yaşayın, kanlı bıçaklı, mahkemelik, adliyelik olun, ertesi gün kahve içebilirsiniz.
Aranız çok iyi olsun, her gün beraber olun, yediğiniz içtiğiniz ayrı gitmesin; ertesi gün kızınızla, işinizle, eşinizle ilgili bir iftiraya maruz kalabilirsiniz.
O kadar güzel "Benim haberim yok, vallahi" rolü yapar ki, yaşadıklarınıza şaşırırsınız.
Bunun sebebi nedendir?
Onuru, şerefi, haysiyeti, vefası olmadığı gibi, omurgası da yoktur, duruşu da yoktur.
Dikkat edin, Tezgahtar Nebahat’ın kendine rehber edindiği Yahudi zihniyetinin dünyada girmediği yer yoktur.
Doğudan batıya, kuzeyden güneye bütün olumsuz gidişatın arkasında bu zihniyet vardır.
Tezgahtar Nebahat’ın dahil olduğu zümrede yaşanan her kaosun, iftiranın, yalanın, kumpasın altından kendisi çıkar, ailesi çıkar ama haberini senden duymuş gibi yapar.
Ancak kendi zümresi sürekli çiğnenen sakız gibi kokuştuğunu görmektedir.
Tezgahtar Nebahat, yaşadığı şehrin kenar mahallesinde eşinin tabiriyle "kenar mahalle dilberi" olmaktan salon kadını olmaya adım attığı, Yahudilerin yoğunlukta olduğu bir etkinliğe katılmak için davet alıyor.
Etkinliğe sanat, iş ve siyaset dünyasından birçok Yahudi katılacağını öğreniyor.
O insanları etkilemek, kendi hayallerini gerçekleştirmek ve eşini daha üst noktalara çekmek için bir fırsat olarak düşünüyor.
Gitmeden önce bazı kitapları karıştırıyor, etkinlikte rezil olmamak için.
Gün geliyor, etkinliğe gidiyor ve kimi nasıl etkileyeceğinin planını önceden yapmıştır.
Elindeki şarapla bir grubun içine yaklaşır, kendini tanıtır ve ezberlediği metni söyleyebilme ortamını yaratır ve Yahudiler için can alıcı sözler içeren ezber metinden bahseder.
“Müslümanlık bir Yahudi mezhebidir. Hristiyanlık gibi. İçinden çıktıkları Kureyş ve hicrette sığındıkları Kureyza kabileleri Yahudi. Kuranı kitaplaştıranlardan 2'si Yahudi biri Hristiyan.“
Karşısındaki kitleyi etkilemiştir.
Tezgahtar Nebahat, aile ilişkilerini de o gece hayranlıkla izlediği ve kendisi gibi olduğunu düşündüğü kişilerle sürdürmeye çalışıyor.
Tezgahtar Nebahat, en önemli Yahudi geleneğinde de çuvallamış, yaptığı tezgah ve kumpaslar tutmamıştır.
Basitliği, avamlığı, görgüsüzlüğü, ailenin çarpık ilişkileri gün yüzüne çıkmıştır.
Yahudi çırağı Nebahat, oğlunu takı ve pırlanta tedarikçisi Yahudi bir ailenin kızı ile nişanlar.
Aile, Nebahat’ın yaşadığı şehre komşu bir ilde yaşamaktadır.
Nişandan bir süre sonra, Tezgahtar Nebahat’ın ailesinin geçmişi, tezgahları ve kumpasları öğrenilince, nişan sona erer.
Bölgenin en büyük Yahudi ailesi neden böyle bir karar alıyordu?
Arkalarına bakmadan nişanı bozarlar.
Tezgahtar Nebahat’ın kayınpederinin kardeşi, kendi şehirlerinde "kulamparalıktan" yakalanır.
Yanlarında çalışan bir garibanın küçük yaştaki oğlan çocuğuna "fiili livata”da bulunur.
Olay, yüklü bir ödeme ile kimse duymadan kapatılır.
Amcamız komşu ilin şirin bir ilçesine gönderilir ve zamanla ekonomik işlerden dışlanır.
Amcamız sonunda karısını boşar, sekreterini alır.
Aile boyu sekreter sever bir topluluktur.
Bu olayları öğrenen Yahudi dünürler, nişandan vazgeçer.
Bu olay, tüm eşrafta yayılır ve Tezgahtar Nebahat bir daha o grubun müdahale ettiği ailelerle bir araya gelemez.
Yahudi dünürler, ailedeki asıl sorunun aile içindeki “ilişki ağı" değil, "fiili livata" olduğunu savunur.
Savunmaları şöyle olur:
“Ailede böyle işler varsa, bu genetiktir, mutlaka geçer.”
Korkuyorlar; “Damat kızımızı alırsa bize de yürür mü acaba?” derler.
Ama sonra damadın başka özelliklerini öğrenirler.
DEVAMI GELECEK.
ÖNEMLİ NOT: Bu sayfalarda yayınlanan okur yorumları okuyucuların kendilerine ait görüşlerdir.