Karpuzlu ve Çine'deki altın dolandırıcılığının davası görüldü

Aydın’da kendini jandarma komutanı olarak tanıtarak biri Aydın’ın Çine’nin Çatlı Mahallesinde diğeri Karpuzlu İlçesinde oturan 2 yaşlı adamın dolandırılmasına ilişkin dava Aydın 3. Ağır Ceza Mahkemesinde görüldü.

Olay, 7 Ekim 2024 ve 8 Ekim 2024 tarihinde 2 ayrı günde meydana geldi. Kendini jandarma komutanı olarak tanıtan dolandırıcılar önce Aydın’ın Karpuzlu İlçesinde oturan A.K. isimli yaşlı adamı ev telefonundan aradı. Karpuzlu’da bir kadının altınlarının çalındığını ve A.K.’nin de evinin aranacağını söyleyen dolandırıcılar A.K.’den elindeki altınları gönderecekleri sivil jandarmaya teslim etmesini istedi. Eve gelen kişiye yaklaşık 350 bin TL’lik altınları veren A.K., aynı gün köyden bir kadının da 8 bin TL parasının alındığını öğrenince dolandırıldığını fark etti.

Ertesi gün Çine’nin Çatlı mahallesinden İ.K.’ye ulaşan dolandırıcılar karakoldan aradığını söyleyerek İ.K.’nin bir kadını öldürdüğünü, kimliğinin olay yerinde bulunduğunu söyledi. Öldürülen kadının altınlarını almakla suçlanan İ.K.’ye de köy yerinde komşuların katil olduklarını öğrenmemesi için sivil jandarma göndereceğini söyleyerek altınlarını teslim etmesini istedi. Elinde bulunan bilezikleri gelen kişiye teslim eden İ.K., altınları geri getireceklerini söylemelerine rağmen geri gelmeyince dolandırıldığını anladı. Eve gelip altınları alan H.İ. ile İ.A isimli iki erkek şahıs tespit edilerek haklarında dolandırıcılık suçundan dava açıldı.

Aydın 3. Ağır Ceza Mahkemesinde görülen davada sanıklar, tanıklar ve mağdurlar dinlendi. Aydın’ın Karpuzlu İlçesinde oturan mağdur A.K., “Beni ev telefonundan aradılar. ‘Ben karakol kumandanıyım. Karpuzluda bir kadının altınları kayboldu. Senin evinde de arama yapacağız. Elinde ne kadar altın varsa bize ver’ dediler. 4 tane üç yüzlük altınım, 1 tane beşi bir yerde 1 tane de ufak çeyreklik altınım gitti. Aynı gün köyden bir kadını da dolandırmışlar. Bu işin içinde köyden biri olabilir diye düşünüyorum” dedi.

Aynı kişiler tarafından ertesi gün dolandırılan Çine’nin Çatlı mahallesinden İ.K. ise, “ ‘Aydın Karakolundan arıyoruz. Bir kadını öldürmüşsün kimliğin orda bulundu’ dediler. Ben ‘kimliğim yanımda nasıl oluyor bu’ dedim. ‘Kadının altınları varmış. Sen almışsın altınları. Senin evinde arama yapacağız. Köylük yer konu komşunun katil olduğundan haberi olmasın. Biz sivil jandarma göndereceğiz. Biz arama yapmadan sen bize teslim et’ dediler. 11 tane bilezik, 3 ata altın, dolar ve Türk lirası olarak da bir miktar nakit parayı komutan parmak izlerine bakacak diye götürdüler. Geri getirecekler diye bekledim. Getirmediler” dedi.

İ.K.’nin eşi H.K. tanık olarak dinlendi. “Biz evdeydik. Ev telefonu geldi. Benim kocam İ.K.’yi sordular. Telefonu verdim. Ne kadar altın varsa çıkarın dediler. Ben altınları topladım torbaya koydum. Ben kocam İ.K.’ye ‘Git bunları saman damına götür’ dedim. O gitmiş, eve gelen adama vermiş altınları. Benim altınlarımı geri versinler” dedi.

Sanıklardan Suriyeli olan erkek şahıs H.İ. mahkemedeki savunmasında “Benim bu olayla alakam yok. Benim arabam olduğu için İ.A. benden rica etti. ‘Bir işim var benle Aydın’a gider gelir misin?’ dedi. Bende arkadaşım olduğu için kıramadım. Kabul ettim. Ama Aydın’da arabadan bile inmedim. İ.A. yolda E. M. isimli biriyle konuştu. Ondan konum geldi, o şekilde gittik. Konuma gelince İ.A. bir emanet alıp geleceğini söyleyerek arabadan indi. Ben arabada bekledim. Konumdaki evden çıkınca elinde kese vardı. Kesede ne olduğunu sordum. Altın var dedi. Sonra İzmir’e döndük. Bana para teklif etti ama ben almadım” dedi.

Diğer sanık İ.A. ise “E.M. benim mahalleden arkadaşım.’ Bana bir iş var Aydın’a M.A. ile Aydın’a gideceksin’ dedi. Biz konuma gittik. Oradan bana altın verdiler. Bir parola söyledim. Altınların fotoğrafını E.M.’ye fotoğraf olarak attım. ‘Tamam al, çık’ dedi. Öyle yaptım. İzmir’e döndük. 2. Kez beni aradı. ‘Aydın’a gideceksin ama bu sefer kendine araba bul’ dedi. Bende H.İ.’yi ayarladım. Onun bu işle bir ilgisi yok. Ben E.M. ile para karşılığı anlaştım. H.İ.’ye de para teklif ettim ama parayı almadı. H.İ. ile gittiğimizde yine aynı şekilde parolayı söyleyerek altınları aldım. E.M. bana altınları alacağının karşılığı olarak aldığını söylemişti. Benim bildiğim kadarıyla E.M.’ye de bu işi başkaları yaptırıyor” dedi.

Mahkeme, sanıkların tutukluluk halinin devamına karar vererek duruşmayı ileri bir tarihe erteledi. (SELİNAY MUTLU)