Takip Et
  • 5 Aralık 2024, Perşembe 10:45

Gazeteci Durmuş Tuna’ya saldırı girişimi ve olayın perde arkası

Aydın’da tvDEN ekranlarında yayınlanan Baş Başa programının konuğu olan gazeteci Durmuş Tuna, yayından önce tehdit ve saldırı girişimiyle karşı karşıya kaldı. Tuna’nın programına katılmasını engellemeye yönelik bu girişim, yanında bulunan arkadaşı Mehmet Şahin Işık’ın müdahalesiyle sonuçsuz kaldı. Olayın detayları ve ardından yaşanan gelişmeler, kamuoyunda geniş yankı uyandırdı.

DURMUŞ TUNA’ NIN EN YAKININDAKİ İSİM SALDIRININ PERDE ARKASINI ANLATTI

Olayın kilit isimlerinden biri olan Mehmet Şahin Işık, yaşananları şu sözlerle aktardı: “Ben Mehmet Şahin Işık. Söke’de yaşıyorum, Durmuş Tuna ile eskiye dayalı bir dostluğumuz var. Yayından bir gece önce, Söke’de gayri meşru bir kesimden tanıdığım bir kişi beni arayarak Aydın Büyükşehir’den 10-15 kişilik bir grubun, Durmuş Bey’in programa çıkmasını engellemek için geldiğini söyledi. Bunu öğrendikten sonra Durmuş Bey’i aradım ve kendisini kahve içmek bahanesiyle dışarı çıkardım. O gece onun güvenliğini sağlamak adına birlikte vakit geçirdik ve ertesi gün kendisini tvDEN binasına ben götürdüm.”

ELİ SOPALI KİŞİLER ŞAHİN IŞIK’A TELEFONDA NE GÖSTERDİ

Işık, binaya ulaştıklarında arabayı park etmek için dışarı çıktığı anda, iki genç tarafından tehdit edildiklerini belirtti: “İki kişi ellerinde sopalarla arabaya yaklaştı. Ellerindeki telefondaki resme bakarak ‘Bu değil’ diyerek kendi aralarında konuştular ve Durmuş Tuna’yı sordular. Bana ‘Abi seninle işimiz yok yanındaki gazeteci bir tanıdığımızın ayağına basmış, ona iki kelime bir şey söyleyeceğiz’ dediler. Ben de onlara tepki gösterdim, polisi çağıracağımı söyledim. Kısa bir gerilimden sonra olay yerinden uzaklaştılar.”

DURMUŞ TUNA: “AMAÇ SESİMİZİ KISMAKTI”

Durmuş Tuna, olay sonrası yaşananları ve düşüncelerini şu şekilde ifade etti: “Maalesef Aydın’da olmaması gereken üzücü bir olay yaşadık. Bu girişim, açıkça beni susturmaya yönelikti. Neyse ki Şahin Bey’in desteğiyle saldırıdan kurtulduk. Bunun arkasında kimlerin olduğunu herkes biliyor ama isim vererek suç işlemiş olmayalım. Önemli olan, bu tür baskılara rağmen görevimize devam edecek olmamızdır.”

Tuna ayrıca olayın ardından sosyal medya hesabının kapatıldığını belirtti: “Facebook hesabım, hiçbir onay alınmadan vefat etmişim gibi gösterilerek kapatıldı. Bu da sesimizi kısmaya yönelik bir başka girişim. Ancak yılmayacağız, yeni hesaplar açar, mücadelemizi sürdürürüz.”

HUKUKİ SÜREÇ BAŞLIYOR

Durmuş Tuna, yaşananların ardından hukuki adımlar atmaya hazırlandığını vurguladı: “Avukatımla görüştüm. İl Emniyet Müdürü ve Aydın Valisi Yakup Canbolat da konuyla ilgileniyor. Gelişmeleri kamuoyuyla paylaşacağım.”

GAZETECİLİĞE KARŞI TEHDİTLERE GEÇİT YOK

Gazeteci Durmuş Tuna, yaşadığı olayın ardından şu mesajla kamuoyuna seslendi: “Gazetecilik bir kamu görevidir. Kimsenin baskı ve tehditlerle bunu engellemeye hakkı yoktur. Biz de bu uğurda sesimizi kısmaya çalışanlara karşı dik duracağız.” (ERDAL AYDIN) 

ÖNEMLİ NOT: Bu sayfalarda yayınlanan okur yorumları okuyucuların kendilerine ait görüşlerdir.