Takip Et
  • 19 Aralık 2022, Pazartesi

AĞLAYAN ÇOCUĞA NASIL YAKLAŞMALIYIZ

Çocukluk döneminde bazı davranışsal durumlar ve olumsuz tutumlar ebeveynleri oldukça yorar ve üzer. Bu davranışsal durumlardan biri de ağlamadır. Ağlamayan bebeğe emzik vermezler hesabı ağlamayan çocuk yoktur. Ancak bu durum bazen ciddi boyutlara ulaşmakta, anneyi ve babayı fazlaca yormakta, annenin babanın psikolojik durumunu alt üst edebilmektedir.

Bebeklerin tek iletişim yolu ağlamaktır. Acıkınca, altı pislenince, karnında gaz olunca, uykusu gelince ağlayacak, problemini size haber verecektir. Daha büyük çocuklarda ise ilgi isteği, güç isteği, öç alma isteği, yetersizlik göstergesi, anlık hayal kırıklıkları, engellenmişlik ve kızgınlık gibi sebeplerle ağlama görülebilir. Ağlayan çocuğu durdurmak sizin elinizdedir. Bunun için de çocuğunuzu yeterince iyi tanımalısınız, neden ağladığını bilmeli ve her durumda çocuğunuzla etkin bir biçimde ilgilenebilmelisiniz.

Ağlamakta olan çocuğunuza ağlamayı kesmesini emretmek veya onu ‘’ağlayan bebek’’, ‘’sulu göz’’, “mız mız” gibi sıfatlarla nitelemek en büyük hata olacaktır. O anda sizin de sinirleriniz yıpranmış, soğukkanlılığınızı yitirmiş ve sabırsız olabilirsiniz. Mümkün olduğunca sakinliğinizi korumanız, çocuğunuza sevgi, şefkat ve iyimserlikle yaklaşabilme gücünü kendinizde bulana kadar müdahale etmemeniz, gerekirse o ortamı terk etmeniz, doğru olacaktır.

Onları oldukları gibi sevdiğiniz konusunda inandırmanız, iyi bir dinleyici olmanız, duygularını ifade etmeleri için cesaretlendirmeniz, yardımınızı istemediği sürece problemlerini tek başına çözmesine izin vermeniz, onu anladığınızı hissettirmeniz, ağlarken kucağınızda oturmak isteyip istemediğini sormanız ve ona göre davranmanız, çocuğunuza doğru zamanlamayı öğretmeniz, ev içinde yumuşak yastık, oyuncak hayvanlar ve benzeri şeylerin bulunduğu sakinleşebilecek bir ortam hazırlamanız ağlama sorununda faydalı olacak yöntemlerdir. 

ÖNEMLİ NOT: Bu sayfalarda yayınlanan okur yorumları okuyucuların kendilerine ait görüşlerdir.