Egzersiz ve kas gelişiminin yaşla ilgisi olmadığını savunan Barbara O'Neill, herkesin güçlü ve sağlıklı bir vücuda sahip olabileceğini söylüyor. "Kaslar yaş tanımaz," diyen O'Neill, 15 dakikalık bir egzersizin yaşam kalitesini nasıl artırabileceğine dair detaylı bir rehber sunuyor. Bu yöntemle, insanların yaşlılık dönemlerini daha enerjik ve dinç geçirebileceğini belirtiyor. İşte, O'Neill’in sunduğu egzersiz programı ve kas gelişiminin hayatı nasıl değiştirdiğine dair açıklamaları.
KASLAR YAŞLANMAZ: EGZERSİZ HER YAŞTA MÜMKÜN
Barbara O'Neill, konuşmasına cesur bir ifadeyle başlıyor: "Kaslar yaş tanımaz." Ona göre, insanların kaslarının güçlenmesi için yaşlarının bir önemi yok. Dokuz yaşında da olsanız, doksan yaşında da, güçlü ve sağlıklı bir bedene sahip olabilirsiniz. O'Neill, "Kaslarınızın yaşı yok; isterseniz dokuz yaşında olun, isterseniz doksan," diyerek, bunun için sadece doğru bir yaşam tarzı ve düzenli egzersizin gerekli olduğunu vurguluyor. Yüz yaşını aşmış sporcuların başarılarına dikkat çekerek, fiziksel olarak güçlü kalmanın mümkün olduğunu belirtiyor.
Konuya dair örnek veren O'Neill, bir arkadaşının telefonunda gördüğü iki 80 yaşındaki kadını anlatıyor. Kadınlardan biri fazla kilolu, kambur ve bastonla yürürken, diğeri spor kıyafetleri içinde karın kasları belirgin şekilde fit bir vücuda sahipti. O'Neill, bu örnekle "Kaslar yaş tanımaz" ifadesini destekliyor ve her yaşta formda kalmanın mümkün olduğunu tekrar ediyor.
GELECEĞE HAZIRLIK: SAĞLIKLI BİR YAŞAM İÇİN ŞİMDİ BAŞLAYIN
O'Neill, insanların yaşlılık dönemlerine sağlıklı bir şekilde hazırlanmaları gerektiğini söylüyor. "Birçok insan yaşlılık dönemlerine hazırlık yapmıyor ve bu dönemi acı içinde geçiriyorlar," diyor. Yaşlılık döneminin, gençlikte yapılan hazırlıklarla sağlıklı ve enerjik geçirilebileceğini belirtiyor. Sağlıklı bir yaşam sürdürmek için egzersizin, besleyici yiyeceklerin ve bol su tüketiminin önemini vurguluyor.
Birçok kişinin egzersiz yapmamak için zaman bulamama bahanesini öne sürdüğünü söyleyen O'Neill, sadece 15 dakikalık kısa ve etkili bir egzersiz programıyla büyük farklar yaratılabileceğini belirtiyor. "Sadece 15 dakika ayırarak bedeninizi güçlü ve sağlıklı tutabilirsiniz," diyerek, dinleyicilerini motive etmeye çalışıyor.
EGZERSİZLE GELEN DEĞİŞİM: SOĞUK AYAKLAR ARTIK SORUN DEĞİL
O'Neill, egzersiz yapmaya başladığı ilk dönemleri anlatıyor. Bir gün Yeni Zelanda'da, bir arkadaşının her sabah yaptığı 5 kilometrelik yürüyüşe katılmış ve arkadaşıyla adım tutturmakta zorlanmış. "Üç kilometre sonra neredeyse ayak uyduramıyordum," diyor ve sabahları egzersiz yapmaya başlamasının hayatını nasıl değiştirdiğini anlatıyor. Soğuk ayaklarından şikayet eden O'Neill, egzersiz yapmaya başladıktan sonra artık soğuk ayak problemi yaşamadığını belirtiyor.
"Egzersize başladığımda artık ayaklarımın soğuk olmadığını fark ettim," diyerek, egzersizin kan dolaşımını nasıl iyileştirdiğini ve vücut sıcaklığını dengelediğini vurguluyor. Düzenli egzersizin sadece fiziksel gücü artırmakla kalmayıp, vücudun genel sağlığını da iyileştirdiğini belirtiyor.
YÜKSEK YOĞUNLUKLU ARALIKLI ANTRENMAN: 15 DAKİKALIK MUCİZE
O'Neill, yüksek yoğunluklu aralıklı antrenman (HIIT) adı verilen ve sadece 15 dakika süren bir egzersiz yönteminin kasları güçlendirme ve vücut fonksiyonlarını iyileştirme açısından oldukça etkili olduğunu anlatıyor. Bu egzersiz yöntemi, kısa süreli yüksek yoğunluklu bir hareketin ardından gelen dinlenme dönemlerinden oluşuyor.
O'Neill, bu egzersiz biçiminin aslında uzun yıllar önce Alman antrenörler tarafından keşfedildiğini ve daha sonra Japonya’da Tabata isimli bir antrenör tarafından olimpiyat sporcularında kullanıldığını söylüyor. "Tabata protokolü ile sporcular, diğer rakiplerine karşı bir avantaj elde etti," diyerek, bu yöntemin sporculara nasıl ekstra bir güç kazandırdığını anlatıyor.
HIIT’İN HÜCRE ÜZERİNDEKİ ETKİSİ
Yüksek yoğunluklu aralıklı antrenmanın sadece kaslar üzerinde değil, hücreler üzerinde de derin etkileri olduğunu belirten O'Neill, "Bu egzersiz yöntemi, hücrelerin enerji üretimini artırır," diyor. Egzersiz sırasında vücudun anaerobik ve aerobik yollarla enerji ürettiğini açıklıyor. Egzersiz sırasında üretilen laktik asidin, dinlenme dönemlerinde karaciğer tarafından enerjiye dönüştürüldüğünü belirtiyor. Bu, vücudun dinlenme sırasında bile yağ yakmaya devam ettiği anlamına geliyor.
"Laktik asit, toparlanma döneminde tekrar enerjiye dönüştürülür," diyor ve bu sürecin vücudun enerji ihtiyacını karşılamaya devam ettiğini ekliyor.
İNSAN BÜYÜME HORMONU: GENÇ KALMANIN SIRRI
O'Neill, HIIT’in bir diğer önemli faydasını da insan büyüme hormonu (HGH) üretimini artırması olarak gösteriyor. HGH, genellikle büyüme çağında aktif olan bir hormon olsa da, HIIT sayesinde bu hormon tekrar aktif hale gelir ve vücutta yağ yakımını hızlandırır. "Bu egzersiz, vücudunuzda yağları yakar ve kas gelişimini destekler," diyor.
O'Neill ayrıca, insan büyüme hormonunun cilt sağlığına olan faydalarından da bahsediyor. "Cilde olan kan akışını artırarak yaşlanmayı yavaşlatır," diyerek, bu hormonun vücut üzerindeki gençleştirici etkilerini açıklıyor. Ünlülerin bu hormona yüksek meblağlar ödediğini, ancak herkesin sadece 15 dakikalık egzersizle bu faydalardan yararlanabileceğini belirtiyor.
REHBERİNİZ EGZERSİZ OLSUN
Sonuç olarak, O'Neill, insanların egzersiz yaparak sadece kaslarını güçlendirmediğini, aynı zamanda genel sağlığını ve yaşam kalitesini de artırdığını vurguluyor. "Vücudunuza iyi bakın, çünkü uzun yıllar boyunca onunla yaşayacaksınız," diyerek, sağlıklı bir yaşam için egzersizin vazgeçilmez olduğunu belirtiyor.
Son olarak, her gün düzenli olarak yapılan kısa bir egzersizin, insanları hem fiziksel hem de zihinsel olarak daha güçlü hale getireceğini ve yaşam kalitesini artıracağını vurgulayan O'Neill, "Yaşlanmak zorunda değilsiniz; kaslarınız her yaşta güçlü olabilir," diyor. (HABER MERKEZİ)
ÖNEMLİ NOT: Bu sayfalarda yayınlanan okur yorumları okuyucuların kendilerine ait görüşlerdir.