Yargıtay Hukuk Genel Kurulu, fiziksel şiddet mağduru eşleri ilgilendiren emsal bir karara imza attı. Bursa'da açılıp 10 sene süren ve Yargıtay'a kadar uzanan bir boşanma davasında şiddet mağduru olduğu görgü tanıklarıyla sabit olan kadının kocasını kurtarmak için Cumhuriyet Savcılığına verdiği ifade Yargıtay'ı ikna etmedi. Yargıtay Hukuk Genel Kurulu, "tanık anlatımlarından erkeğin fiziksel şiddet uyguladığı sabit olduğundan, kadının savcılıktaki beyanları kocasını ceza almaktan kurtarmaya yöneliktir" diyerek dayakçı kocayı cezalandırdı. Boşanma davasında her iki tarafı eşit kusurlu sayan Yargıtay her iki tarafın da tazminat talebini reddetti
İçtihat Bülteni’nden edinilen bilgiye göre, davacı erkek eşin vekili; davalının müvekkiline iftiralar attığını, küçük düşüren hakaretlerde bulunduğunu, kadının babasının müvekkilini takip ettiğini, müvekkilinin ve davalının ailesinin davalıyı aile hekimine gitmesi konusunda ikna ettiklerini, aile hekimi tarafından yeşil reçete ile verilen ilaçları kullanmadığını, kadınlık görevlerini yerine getirmediğini ileri sürerek tarafların boşanmalarını, müvekkili yararına 15 bin TL maddi ve 30 bin TL manevi tazminata karar verilmesini talep etti.
Davalı-karşı davacı kadın eşin vekili dilekçesinde; davacının tüm iddialarını inkârla kadın eşin evlilik birliğinin üzerine yüklediği sorumlulukları yerine getirdiğini, çocuklarını okula götürmek dışında evden çıkmasının erkek tarafından yasaklandığını, evde el işi yaparak çalışmasına bile izin verilmediğini, eşi tarafından çocuklarının gözü önünde pek çok kez dövüldüğünü, evlilik birliğinin bozulmasında davacının kusurlu olduğunu belirterek asıl davanın reddine, karşı davanın kabulü ile tarafların boşanmalarına, müvekkili yararına 100 bin TL maddi ve 100 bin TL manevi tazminata karar verilmesini talep etti.
İlk Derece Mahkemesi, davanın kabulüne karar verdi
İlk derece mahkemesi, erkek eşin kadına bağırıp çağırdığı, şiddet uyguladığı, dinlenen davalı tanıkların beyanlarından anlaşılacağı üzere davalının görmüş olduğu şiddet sonrasında gözünde morarma ve dudağında şişlik ile kanama meydana geldiği, keza kadının da kıskanç bir yapısının olduğu, eşinin başka kadınlarla birlikte olduğuna ilişkin ithamlarda bulunduğu,eşini komşularına ve çevresine karşı küçük düşürdüğü, eşine karşı hakaret içeren söylemlerde bulunduğu, evlilik birliğinin bozulmasında her iki tarafın da kusurlu olduğu gerekçesiyle kadın yararına 10 bin TL maddi ve 15 bin TL manevi tazminatın ödenmesine karar verdi. İlk Derece Mahkemesinin yukarıda belirtilen kararına karşı süresi içinde taraf vekilleri istinaf başvurusunda bulundu.
Bölge Adliye Mahkemesi, eksik inceleme sebebi ile dosyayı ilk derece mahkemesine gönderdi
Bölge Adliye Mahkemesi, toplanan delillerin ayrı ayrı görüşülerek sonucu uyarınca her bir boşanma nedeni ile ilgili olarak ayrı ayrı hüküm kurulması gerektiği hâlde bu durum gözönüne alınmadan karar verilmesinin 6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanunu'nun (HMK) 297/2 maddesindeki düzenlemeye aykırı olduğu gerekçesiyle diğer istinaf sebepleri bu aşamada incelenmeksizin tarafların istinaf talebinin kabulüne, ilk derece mahkemesi kararının kaldırılmasına ve dosyanın ilk derece mahkemesine gönderilmesine karar verdi.
İlk Derece Mahkemesi ikinci kez karar verdi
İlk Derece Mahkemesi; davacının davalıya fiziksel şiddet uyguladığı tanık beyanlarından anlaşılmış olup Bursa Cumhuriyet Başsavcılığı dosyasında davalı kadının dava açıldıktan sonra eşinin kendisine şiddet uygulamadığı şeklindeki beyanı olmuş ise de, davayı erkek tarafın açtığı, davalı kadının bu şikâyeti karakola yapmaya gittiğindeki amacının evi terk eden kocasının evine bakmasını sağlamaya yönelik olduğu, şikayet tarihinde dava henüz yeni açılmış olduğundan davalının eşinin açtığı boşanma davasından haberdar olmadığının anlaşıldığı, kadının o sıradaki tek derdinin evine ve çocuklarına yardım etmesini sağlamaya yönelik bir şikayet olduğu gerekçesiyle asıl ve karşı davanın kabulüne, tarafların boşanmalarına, 10 bin TL maddi ve 15 bin TL manevi tazminatın erkek eşten tahsiline, erkek eşin maddi ve manevi tazminat taleplerinin reddine karar verdi.
İlk Derece Mahkemesinin yukarıda belirtilen kararına karşı süresi içinde taraf vekilleri istinaf başvurusunda bulundu.
Bölge Adliye Mahkemesi,yoksulluk ve maneve tazminat miktarını arttırdı
Bölge Adliye Mahkemesi; tarafların ilk derece mahkemesi gerekçesinde belirtilen kusurlu davranışlarının dosyadaki deliller ile kanıtlandığı, taraflar arasında ortak hayatı temelinden sarsacak derecede ve birliğin devamına imkân vermeyecek nitelikte bir geçimsizlik mevcut olduğu, evlilik birliğinin çekilmez hâle gelmesinde davacı-karşı davalı erkeğin davalı-karşı davacı kadına oranla ağır kusurlu olduğuna yönelik tespitin yerinde olduğu gerekçesiyle 25 bin TL maddi tazminata karar verdi.
Bölge Adliye Mahkemesinin kararına karşı süresi içinde taraf vekilleri temyiz isteminde bulundu.
Yargıtay 2. Hukuk Dairesi hükmü bozdu
Yargıtay 2. Hukuk Dairesi bozma ilâmında şu ifadelere yer verdi.
"Her ne kadar ilk derece mahkemesi ve bölge adliye mahkemesince davacı-karşı davalı erkeğin ağır kusurlu olduğundan bahisle karar verilmiş ise de; yapılan yargılama ve toplanan delillerden, tarafların ilk derece mahkemesi ve bölge adliye mahkemesince kabul edilen ve gerçekleşen kusurları yanında davalı-karşı davacı kadının birlik görevlerini ihmal ettiği dikkate alındığında, evlilik birliğinin temelinden sarsılmasına sebep olan olaylarda tarafların eşit kusurlu olduğunun kabulü gerekir. Bu husus gözetilmeden yanılgılı değerlendirme sonucu davacı -karşı davalı erkeğin ağır kusurlu olduğunun kabulü doğru olmamış, bozmayı gerektirmiştir.”
Bozma ilâmı sonucu dosya kendisine gönderilen Bölge Adliye Mahkemesi, önceki karar gerekçesi genişletilmek suretiyle direnme kararı verdi. Bölge Adliye Mahkemesinin direnme kararına karşı süresi içinde davacı-karşı davalı vekili temyiz isteminde bulundu.
Yargıtay Hukuk Genel Kurulu, fiziksel şiddet mağduru eşleri ilgilendiren emsal niteliği taşıyan kararını verirken şu ifadeleri kullandı.
“Tanık anlatımlarından erkek eşin kadına fiziksel şiddet uyguladığının sabit olduğu, kadının Cumhuriyet Savcılığındaki beyanlarının kocasını ceza almaktan kurtarmaya yönelik kabul edilmesi gerektiği, kadın eşin sinirli ve kıskanç bir yapısının bulunduğu, eşini sürekli kendisini aldatmakla suçladığı, bu durumu çevresine anlattığı, küçük düşürücü söylemlerde bulunduğu, birlik görevlerini yerine getirmediği görülmektedir. Gerçekleşen bu kusurlu davranışlar karşılaştırıldığında boşanmaya sebep olan olaylarda tarafların eşit kusurlu oldukları tartışmasızdır. Hâl böyle olunca erkek eşin ağır kusurlu olduğunun kabulü ile dosya genelinde uygun düşmeyen bu kusur belirlemesine bağlı olarak kadın eş yararına tazminat ödenmesine karar verilmesi açıklanan yasal düzenleme ve ilkelere uygun değildir.”
Kararı değerlendiren İstanbul Barosu üyesi Avukat Fatih Karamercan şunları söyledi: “Yargıtay Hukuk Genel Kurulu’nun söz konusu kararına göre, fiziksel şiddete maruz kalan eşin resmî makamlar önünde fiziksel şiddet vakıasının gerçekleşmediğine yönelik beyanı, boşanma dava dosyasında dinlenen tanıkların ifadeleri çerçevesinde çürütülmüştür. Sabit olaya göre, fiziksel şiddete maruz kalan eşin Cumhuriyet Savcılığındaki beyanları, erkek eşin ceza almaktan kurtartılmasına yönelik olarak görülmüştür. Her sabit olay kendi içerisinde değerlendirilmek kaydıyla, ülkemizde bu tip olaylar sıklıkla yaşanmaktadır.
Ayrıca, Yargıtay Hukuk Genel Kurulu’nun söz konusu kararına göre, erkek eşin gerçekleştirdiği fiziksel şiddet vakıası, kadın eşin sinirli ve kıskanç bir yapısının bulunması, eşini sürekli kendisini aldatmakla suçlayarak bu durumu çevresine anlatması, küçük düşürücü söylemlerde bulunması ve birlik görevlerini yerine getirmediği vakıası birbirine eşit (denk) sayılmıştır. Bu nedenle de, taraflar eşit kusurlu sayılarak tarafların tazminat istemleri reddedilmiştir. Son olarak, boşanma davasının açılma tarihinin 2013, söz konusu Yargıtay Hukuk Genel Kurulu’nun karar tarihinin ise 2023 olduğu gözetildiğinde, Türk Medeni Kanunu’nda bulunan “kusur ilkesinden” dolayı boşanma davalarının çok uzun sürdüğü de bir gerçektir.” (İHA)
- Başkan Oluç üçüncü kez baba oldu
- MÜSİAD Kadın Nazilli’de buluştu
- Aydın’da kuvvetli gök gürültülü sağanak yağış bekleniyor
- Kestiği ağacın altında kalan adam öldü
- Elinde bıçakla camiye girdi, müezzin fırçayla kovaladı
- Aydın’da Gençler Bowling İl Birinciliği heyecanı sona erdi
- Aydın’da en fazla yağış Nazilli’ye düştü
- Dolu baraj, yıkık set, tıkanmış dere: Mahalle felaketin eşiğinde!
- Başkan Kaya özel günlerini kutladı
- Boğazı kesilerek öldürülen kadının Suriyeli cinayet zanlısı yakalandı
- "Hiç kimse hizmetimizin önüne siyaseti karıştıramaz"
- Aytepe Varyantı çöplüğe döndü
- Karısını öldürdü, “Tahrik etti” dedi
- Nazilli’de bilgilendirme standı kurdular
- Aydın’da yılan balığı çalıştayı gerçekleştirildi
- Ege'ye "sarı" uyarı
- Yaşlı kadın evinde ölü bulundu
- "İçişleri Bakanlığı asli görevinden uzaklaştı"
- Dedesinin çalışır halde bıraktığı traktörün göle devrilmesi sonucu 11 yaşındaki çocuk öldü
- Efeler’de “Sıcak Nokta Uygulaması” yapıldı
- "İtirazımız sanata değil, şişirilmiş faturalara"
- Hayvancılık ölmeseydi, ormanlarımız yanar mıydı? Mehmet AYDIN
- DOKTOR’DAN İLGİNÇ AÇIKLAMALAR Tuncer ALTINTAŞ
- “Zoruna mı gitti?” Demez mi? Emin Aydın
- Kola Meselesi Selma Kara
- YİYİN EFENDİLER YİYİN... Aydın KIROBALI
- AYDIN’IN YENİ İMAR YÖNETMELİĞİ, KENTİMİZ NASIL ŞEKİLLENİYOR? - 2 Cemre ŞAHİN KAZICI / Yüksek Mimar
- KURBAN NEDEN VAR? KAVURMA VE SUCUK İÇİN Mİ? Mehmet Yaylıoğlu
- Sakın tıklamayın! Selime Aydemir
- Uzun Laleleri Kesmeyelim Nilüfer KABALI BULUT
- Stadyum Safiye AYDIN
- AYDIN İLİ SOSYO-EKONOMİK ANALİZİ Hatice Tosun
- İsrail güç zehirlenmesine mi girdi? Prof. Dr. Ata ATUN
- HAYATIMIZIN ÖNMELİ DÖNÜM NOKTALARI İlkay Karatepe_Astrolog
- KUMARBAZ Perihan YILDIRIM
- ÇOCUKLARA ÖDÜL VERMENİN FAYDALARI VE ZARARLARI Dilek SUBAŞI
- AYDIN TURİZMİ VE SORULAR İBRAHİM AYVAZOĞLU
- ÇİNLİ KOMUTAN VE SEÇİMLER Atilla Dağıstanlı
- ANADOLU'NUN BAYRAK SEVGİSİ İMANDANDIR! NEDEN Mİ? Önder Eyvaz - Vaiz
- Yapay Zeka İle Gelen 3 Trilyon Dolar! / Bu İşte Bir Terslik Yok Mu? Dr. Müh. Kürşat KAZANKAYA
- Çerçioğlu'nu Kurtaran Paralar... SERHAN SEYHAN
- RTÜK VE MEDYAYA TATLI SERT BİR ELEŞTİRİ Av. Zeki Aktuğ
- Etiketleme Çabası Uzman Klinik Psikolog Ece URHAN
- Bir bayram günü Duygu Özer KAÇAK
- KENDİNİ KUCAKLAYABİLME: ÖZ ŞEFKAT İlkay Bedir
- 1.100 TL oldu Fuat TÜTÜNCÜOĞLU
- DEDE KORKUT Kenan ÜŞENMEZ
- Çocuklarda tuvalet eğitimine ne zaman ve nasıl başlamalıyız Eda Demir
- Sağlıklı Yaşama Giden Yol: Mikrobiyota Dr. Banu Öztürk Ceyhan
- Ramazan’ın Bizlere Kazandırdıkları Mehmet SABANCILAR
- ADÜ ÖNEMLİ KONFERANSLARA İMZA ATMAYA DEVAM EDİYOR Doç. Dr. Emine Çakmak Kılıçarslan
- Zeytin hasadı; bereketli olsun.. omuz ağrıları; geçmiş olsun Prof. Dr. Ömer Faruk ŞENDUR
- KONFOR ALANINDAN ÇIK, EYLEM ALANINA GEÇ, FARKINDALIK DÜZEYİNİ ARTTIR Prof. Dr. Mesut KIRMACI
- Ölümü hatırlamak Veysel İLAN
- RUHSATSIZ SİLAH BULUNDURMA/TAŞIMA SUÇU Av. Elif UÇAN AYDIN
- Akşam oldu hüzünlendim ben yine Afif SIDDIKİ
- Kürk Hayvanları Veteriner Hekim Altuğ Özer
- I.Dünya Savaşı’nın 100. Yıldönümü ve Bölgemizde Ortadan Kalkan Sınırlar Yrd. Doç. Dr. Durmuş AKALIN
- Gestasyonel diyabet (Gebelik şekeri) Dr. İsmet BESEN
- Sağlıklı Saçlar İçin En İyi Besinler Uzman Diyetisyen Hilal ÜRETMEN
- Çocuklarda Özgüven Oluşturma Uzman Klinik Psikolog Halil Utku ALTIN
- BEKLENENSİN RAMAZAN! Sabri SAĞLAM
- Eskrim Sporu Nedir? Yunus Turupçu
- KEŞKE HEP KEŞKE DESEK AV. GÜLÇİN KARABULUT
- Mastaura Antik Kenti Emrah KARAÇAYIR
- İftar sofrası mı, israf sofrası mı? Volkan SAYIN
- MASAL BU YA, YA DA YİĞİDE NEYLER ZULÜM Dr. Altuğ KARAKÖSE
- TARIMDA SÖZLEŞMELİ ÜRETİM Naim ÖZDAMAR
- ZAMANE Bayram İnan Özcan
- Polise kurşun sıkan kalleşler üzerine... Mehmet Ali ACAR
- Çine arkeoloji müzesi Arif Ali UYGUÇ
- İl Sağlık Müdürlüğüne alkışlar! Şinasi KULA
- CEVİZ VE KOLESTEROL İLİŞKİSİ Diyetisyen İlayda Kaya
- BEYAZ KOD YETMİYOR, BİZE KIPKIRMIZI KOD LAZIM! Büşra Şahiner - Hemşire
- CHP'NİN AĞAÇLA İMTİHANI Mevlüt GÜNAY
- Kavgalarımıza Ay-Yıldız Molası Mehmet Cihad Işık
- Aydın’a yazık etmeyin Sercan ÖRÜN
- ON YIL SONRA İLK Ünsal ÜNAL
- Yaşlılık ve sağlıklı yaşam Prof. Dr. Nefati KIYLIOĞLU
- Yeme Bozuklukları Psikiyatrist Dr. Muhammet Gökhan AKSU
- EGZERSİZİN SOLUNUM SİSTEMİ HASTALIKLARINA ETKİSİ Dr. Öğretim Üyesi Ali GÜREŞ
- Pedagog, Psikolog ve Çocuk Psikiyatristi ne iş yapar Uzm. Dr. Ahmet ŞENSES
ÖNEMLİ NOT: Bu sayfalarda yayınlanan okur yorumları okuyucuların kendilerine ait görüşlerdir.