tvDEN ekranlarında Selime Aydemir’in sunduğu Uzmanına Sor programının bu haftaki konuğu uzman sosyolog Gamze Toker oldu. Programda, modern dönemde artan yalnızlık, yabancılaşma ve güvensizlik olgularını ele alan Toker, bu durumların bireylerin gündelik yaşamına etkilerini detaylı bir şekilde değerlendirdi.
YALNIZLIK VE YABANCILAŞMANIN TANIMI
Programın başında yalnızlık ve yabancılaşma kavramlarının farklı dinamiklerini açıklayan Toker, “Yalnızlık, bireylerin diğer insanlarla bağlarının zayıflaması anlamına gelirken; yabancılaşma, hem başkalarına hem de bireyin kendisine olan bağların kopmasıdır. İnsanlar yalnızlaştıkça, aynı zamanda kendilerine de yabancılaşır” ifadelerini kullandı.
GELENEKSELDEN MODERNE: YALNIZLAŞMANIN KÖKENİ
Yalnızlaşmanın ve yabancılaşmanın, geleneksel dönemden modern döneme geçişle birlikte hızlandığını belirten Toker, bu süreci şöyle özetledi:
“Geleneksel toplumlarda yüz yüze ilişkiler hâkimdi. İnsanlar birbirini tanıyordu ve toplumsal dayanışma güçlüydü. Ancak modernleşme ile birlikte şehirleşme, teknolojik gelişmeler ve bireyselleşme arttı. İnsanlar birbirlerini tanıyamaz hale geldi. Bu da güvensizlik duygusunu artırarak bireyleri yalnızlaştırdı.”
GÜVENSİZLİK VE YABANCILAŞMANIN GÜNDELİK HAYATTAKİ ETKİLERİ
Toplumda artan güvensizlik ve yabancılaşmanın bireyler üzerindeki etkilerini araştırmalarla destekleyen Toker, Adnan Menderes Üniversitesi’nde gençler üzerinde yapılan bir çalışmayı örnek verdi:
“18-25 yaş arasındaki gençler üzerinde yapılan araştırmamızda, birçok katılımcının diğer insanlara karşı güvensizlik hissettiğini gördük. Katılımcılardan biri, ‘Yalan dünyada gerçekten olmaktansa yabancı olmayı tercih ederim’ diyerek toplumsal güvensizliğin derinliğini ortaya koydu. Bir başka katılımcı ise, ‘Artık kimseye güvenmiyorum, mesafeli davranıyorum’ diyerek insanların birbirinden uzaklaşma eğiliminde olduğunu ifade etti.”
EVCİL HAYVAN SEVGİSİ: YENİ BİR BAĞLANMA TÜRÜ
Toker, yalnızlaşan bireylerin evcil hayvanlara yöneldiğini de belirtti:
“Görüşmelerimizde birçok katılımcı, evcil hayvanlarının streslerini azalttığını ve koşulsuz sevgi sunduğunu belirtti. 25 yaşındaki bir katılımcı, ‘Evcil hayvanlarım ailem gibi; onlar bana güven veriyor’ diyerek hayvanların insanlar için bir sığınak haline geldiğini vurguladı. Ancak bu bağlanma türünün, yalnızlaşmayı daha da derinleştirdiğini gözlemliyoruz.”
RİSK ALGISI VE MODERN TOPLUM
Modern toplumda artan risk algısına da değinen Toker, “Medyanın ve teknolojinin etkisiyle riskler olduğundan fazla algılanıyor. İnsanlar sürekli ‘riskli bir dünyada yaşıyoruz’ düşüncesiyle hareket ediyor. Bu da yabancılaşmayı ve yalnızlaşmayı artırıyor” dedi. Sosyolog Frank Furedi’nin Korku Kültürü kitabından alıntı yaparak, “Risk almamak da büyük bir risktir. İnsanlar deneyimlerle olgunlaşır. Ancak abartılmış risk algısı, bireylerin deneyimden kaçmasına neden oluyor” ifadelerini kullandı.
GAMZE TOKER’DEN TAVSİYELER
Programın sonunda Toker, yalnızlaşma ve yabancılaşmayı aşmanın mümkün olduğunu vurgulayarak şu önerilerde bulundu:
“Birbirimizle daha fazla iletişim kurmalıyız. Sabah işimize giderken tanımadığımız birine ‘Merhaba’ demek ya da bir çalışanı gördüğümüzde ‘Kolay gelsin’ demek, bizi hem sosyal hem de bireysel olarak güçlendirebilir. Ayrıca David Riesman’ın Yalnız Kalabalıklar kitabı, bu süreçleri anlamak isteyenler için önemli bir kaynak olabilir.” (SELİME AYDEMİR)
ÖNEMLİ NOT: Bu sayfalarda yayınlanan okur yorumları okuyucuların kendilerine ait görüşlerdir.