tvDEN ekranlarında yayımlanan Şehir ve İnsan programında İnşaat Mühendisi ve Kent Bilimci Hüseyin Aksu, Türkiye'nin yapısal sorunlarından bölgesel güvenlik politikalarına uzanan geniş bir çerçevede Mezopotamya Projesi'ni anlattı.
Programda, Suriye krizinin geldiği nokta ve Türkiye'nin çözüm stratejileri üzerine kapsamlı değerlendirmeler yapıldı. Aksu, projeye dair "Türkiye'nin 100 yılını şekillendirecek stratejik bir yapıdan bahsediyoruz." ifadelerini kullandı.
SURİYE'DEKİ SON DURUM
Aksu, Suriye'nin güncel haritasını değerlendirerek, bölgedeki güçlerin pozisyonlarını detaylı şekilde aktardı. HTŞ, YPG ve IŞİD gibi terör gruplarının etkinlik alanlarını işaret ederek, uluslararası aktörlerin bölgedeki varlıklarının perde arkasındaki planlarına değindi.
“Suriye'nin stratejik noktalarını kontrol eden güçlerin hedefleri yalnızca askeri değil, aynı zamanda siyasi ve ekonomik çıkarlarla da bağlantılıdır." diyen Aksu, petrol kaynaklarının önemine dikkat çekti.
PKK VE YPG'NİN BÖLGEDEKİ ROLÜ
Aksu, PKK ve YPG'nin bölgedeki faaliyetlerinin tarihsel kökenlerine de yer verdi. "PKK'nın silahlı unsurlarla bitirilemeyeceği" vurgusuyla, ABD'nin projelerine işaret eden Aksu, uluslararası iş birliklerinin önemine değindi:
"Sorunun çözümü için askeri gücün yanı sıra diplomatik mutabakat şart. Amerika’nın desteğini çekmeden bu sorunu çözemeyiz."
MEZOPOTAMYA PROJESİ'NİN DETAYLARI
Hüseyin Aksu, Suriyeli sığınmacılar için geliştirilen Mezopotamya Projesi'ni ana hatlarıyla açıkladı. Proje, Türkiye sınırından 30 kilometre derinlikte, 565 kilometrelik bir alanda 6 ila 8 milyon sığınmacının yerleştirilmesini öngörüyor.
PROJENİN YAPI TAŞLARI
Kentsel Planlama: Doğrusal şehir modeli, raylı sistem, otobanlar ve güneş enerjisi kaynaklı altyapı.
Tarımsal ve Sanayi Alanları: Sulama altyapısı ve 30 organize sanayi bölgesi.
Sosyal Hizmetler: Sağlık, eğitim, güvenlik ve adli sistemin entegre edildiği yerleşim düzeni.
Aksu, projenin yerleşim detaylarını haritalar üzerinden aktararak şunları söyledi: "Her 500 dönümlük alanda tarım şantiyeleri olacak ve bölgeye yönelik kapsamlı bir sosyo-ekonomik düzen kurulacak. Bu alan, yılda kişi başına 15 bin dolar gelir sağlayacak potansiyele sahip."
EKONOMİK VE STRATEJİK ETKİLER
Mezopotamya Projesi'nin yalnızca Suriyeli sığınmacılar için değil, Türkiye'nin bölgesel gücü için de önemli olduğunu vurgulayan Aksu, projenin maliyetini ve finansman kaynaklarını şöyle açıkladı: "Projenin toplam maliyeti 60 milyar dolar. Avrupa Birliği, Birleşmiş Milletler ve ABD desteğe hazır. Türkiye, bu projeyi kendi kaynaklarıyla da tamamlayabilir. Bu yatırım, uzun vadede hem mali yükü azaltacak hem de uluslararası prestiji artıracaktır."
Aksu, projeyle birlikte tarım ve sanayi faaliyetlerinin katma değer üreteceğini belirtti: "Kaliforniya'daki badem üretim modelinden ilham alarak verimli toprakları teknolojiyle buluşturuyoruz." dedi.
ULUSLARARASI BOYUT VE ASKERİ DİNAMİKLER
Projenin, ABD ve Rusya gibi küresel güçlerin bölgedeki etkilerini sınırlayacağını belirten Aksu, Mezopotamya Projesi'nin Türkiye'nin diplomatik gücünü artıracağını ifade etti. "Bu proje, Türkiye'yi sadece bölgesel bir aktör değil, uluslararası arenada söz sahibi bir ülke konumuna getirecektir."
Programın kapanışında Hüseyin Aksu, Mezopotamya Projesi'nin uygulanabilirliğine dair umutlarını dile getirdi ve şu çağrıyı yaptı: "Bu proje yalnızca bir yerleşim projesi değil; Türkiye'nin güvenlik ve kalkınma vizyonudur. Gelin, bunu birlikte gerçekleştirelim." (ERDAL AYDIN)
ÖNEMLİ NOT: Bu sayfalarda yayınlanan okur yorumları okuyucuların kendilerine ait görüşlerdir.