Takip Et
  • 28 Aralık 2018, Cuma

DEMOKRATİK BİR TÜRKİYE’DE BAŞKAN ERDOĞAN’A ÖLÜM ŞEKLİ BİÇEN AKPINAR ÜZERİNE

Sevgili dostlar bir haftadır Metin Akpınar ve Müjdat Gezen’in konuşmaları ve sonrası adli süreçle ilgili bir yazı yazma gereğini hissettim.

Bildiğiniz gibi sayın Akpınar yaptığı konuşmada şunu söyledi, “Bireylerin özgür iradeleriyle geleceklerini tayin edebildikleri bir rejim demokrasidir. Bu kargaşadan kurtulabilirsek her faşizmin karşılaştığı gibi belki liderlerini asarlar, belki mahzenlerde zehirlenerek ölür, belki başka liderlerin yaşadığı gibi kötü sonlar yaşayabilirler ama bize yazık olur”.

Sayın Metin Akpınar yukarıdaki paragrafta ne diyor? “Bireylerin özgür iradeleriyle geleceklerini tayin edebildikleri bir rejim demokrasidir” İçinde bulunduğu ortamın demokratik olduğunu kendi ağzı ile itiraf ediyor sayın Akpınar. Bende ilave olarak soruyorum, kendisi veya kendisi gibi düşünen insanlara seçim sandığına giderken silahla baskı mı yapılıyor da bunları sayın Akpınar söylüyor. Bir insan AKP’nin idaresinin demokratik bir idare olduğunu dolaylı olarak ifadelendirecek ve ondan sonra o partinin liderine ölüm şekli biçecek, bu ne perhiz bu ne lahana turşusu ya rabbi.

Sayın Akpınar bunları söylüyor, bu günkü AKP iktidarının faşizm yanlısı olduğunu dolaylı olarak belirtiyor, liderinin de öldürülme şeklini göstererek adeta ok işareti gösteriyor. Metin ağabey, 77 yaşına gelene kadar faşizm ile ilgili bir kitap okumadın mı? Dünyada 7 kıtada faşist diktatörler ortaya çıktı tarih boyunca. Faşist diktatörlerin hakim olduğu o ülkelerde yaşayan halkının senin konuştuğun gibi konuşup konuşmadığını kitaptan okuyup öğrenebilirdin herhalde. Şimdi sana soruyorum, bu sözleri sarf ederken hiç mi vicdanın sızlamadı, hiç mi sıkılmadın? Değerli sanatçı. Siz 1950 öncesi yani İsmet İnönü’nün liderliğindeki tek adam dönemini 10 yaşına kadar yaşadınız. Çocuk aklınla bilemezsin ama anan-baban sana tek adam İsmet İnönü’nün antidemokratik icraatlarını anlatmadı mı? Baksana sayın Akpınar, 2018’de ileri boyutta demokrasinin hakim olduğu Türkiye’de yaşıyorsun, özgürlüğünde sınırlarını patlatıyorsun, halkın yüzde 52 küsur reyini alarak 20 yıldan beri iktidarda kalan Recep Tayyip Erdoğan’a ölüm şekli dahi biçebiliyorsun ve utanmadan sıkılmadan yüzün de hiç kızarmadan Tayyip Erdoğan’ın faşist bir lider olduğuna hükmediyor sonun da faşist liderler gibi olacağını söylüyorsun. Allah aşkına sayın Akpınar sen nereye koşuyorsun? Halkın gönlünde sanatı ile taht kurmuş olan Metin beyi böyle dramatik görüntü ile görmek sizin sanatınıza hayran olan Mehmet Ali Acar’ı kahrediyor. İçsel dünyanızdaki siyasi ve ideolojik kalıntılarınızı illa dışa vurmak zorunda mısınız? Zorundaysanız da böyle demokrasinin temeline bomba koyarak mı dışa vuracaksınız.

77 yaşına gelmiş bir sanatçı, bir aydın, bir birey her şeyden önce demokrasinin matematik sonuçlara saygı rejimi olduğunu bilmesi gereklidir. Bilmiyorsa kitapları okuyarak öğrenmek zorundadır. Bu faşist diye adlandırılan lider 20 yıldır 4 senede bir seçimleri yeniliyor. Bu lider seçimlere son vererek demokrasiyi mi iptal ediyor? Veya bu seçimlerde dünyanın her tarafından gelen uluslararası gözlemciler ilaçla mı uyutuluyor?

Şimdi ben düşünüyorum ki bu tahrik dolu laflar boşuna çıkartılmıyor. Her seçimde hezimete uğrayan bu güç odakları 31 Mart seçimi öncesi Türkiye’de bir kaos mu meydana getirmek istiyorlar? Veya bir ikinci Gezi olayları başlatabilir miyiz diye aklın bir devriyesi midir? Kafama takılmaya başladı çünkü Türkiye’de CHP, ulusalcılar ve benzeri tek kültürle yetişmiş bazı zevatın artık demokratik bir ortamda AK Parti’den kurtulamayacaklarını anladıkları için demokrasi dışı yollarla ve halkı tahrik ederek AK Parti’yi iktidardan düşürmek gibi zavallı ve acınacak bir duruma gelmişlerdir. Çünkü bu zavallılar halkın içinde yaşamadıkları için halkımızın derinliklerini bilmiyorlar. Bu gafiller aynı zamanda da bu Türk halkının Mısır halkı gibi olacağını zannediyorlar.

Be ey gafiller 15 Temmuz Darbe teşebbüsünde şehit olan 251 kardeşimizin kanı daha kurumadan nasıl böyle bir düşünce içerisinde olabilirsiniz. Kurtuluş harbinde bu milletin yazdığı efsane orta dururken, Gezi olayları ve benzeri durumlardan nasıl rant elde etmeye çalışırsınız?

Lafları uzatmayacağım. Akpınar ağabeye şunu tavsiye edeceğim, Müjdat Gezen’i muhatap dahi almıyorum. Metin ağabey, öncelikle Türkiye’de yaşayan tüm insanlardan ve sonra da AK Parti’ye rey vermiş vatandaşlarımızdan ileri boyutta özür dilemeni istiyorum. Bunları da sanatçı duruşuyla gerçekleştirdikten sonra da halkın reyi ile seçilen ülkemizin Başkanı Recep Tayyip Erdoğan’dan özür dilemeni bekliyorum. Senin gibi sanatçıya bu yakışır. Bunlar yaptıktan sonra da ömrünün sonuna kadar Türkiye’de demokrasinin daha büyük boyutlara gelmesi için de mesai harcamanı bekliyorum , saygılar sunarım. 

ÖNEMLİ NOT: Bu sayfalarda yayınlanan okur yorumları okuyucuların kendilerine ait görüşlerdir.