Takip Et

Nefesin gücüyle hayat değiştirici bir yolculuk

tvDEN ekranlarında yayınlanan Baş Başa programının konuğu nefes ve yaşam koçu Didar Aydın, koçluk yolculuğunun ayrıntılarını, nefesin iyileştirici gücünü ve danışanlarından aldığı geri bildirimleri anlattı. Program boyunca Aydın, nefesin hayatın farklı alanlarında nasıl dönüştürücü bir etkiye sahip olabileceğini içtenlikle paylaştı.

KOÇLUĞA GİDEN YOL: PANDEMİDE BAŞLAYAN BİR FARKINDALIK

Didar Aydın, koçluk serüveninin başlangıcını ve nasıl bir kişisel farkındalık süreci yaşadığını anlatırken, pandemi döneminin kendisi için bir dönüm noktası olduğunu ifade etti. "Pandemi sürecinde istifa edip eve kapandığım dönemde, ailemle aramızdaki iletişim sorunlarını fark ettim," diyerek koçluk yoluna çıkış hikayesini paylaşan Aydın, kendisiyle olan bu yüzleşme sürecinde yaşam koçluğuna yöneldiğini belirtti. Yaşadığı bu deneyimin kendi hayatını nasıl dönüştürdüğünü anlatarak, “Bu süreçte fark ettiğim sorunları aşarken edindiğim bilgilerle çevremdekilere de yardımcı olabileceğimi düşündüm,” dedi.

Emin Aydın’ın “Banka sektöründe beyaz yaka olarak çalışırken mi bu eğitimlere yöneldiniz?” sorusuna, “Evet, bankacılık gibi zorlu bir sektördeyken başladım; ancak o dönemde sadece kendi gelişimim için koçluk eğitimleri alıyordum. Pandemi döneminde işten ayrılmamla bu işi meslek olarak yapabileceğimi fark ettim,” diyerek yanıt verdi. Aydın, yaşadığı dönüşümde bankacılık sektörü gibi zorlu bir iş deneyiminin kendisini koçluk sürecine hazırladığını da ekledi.

NEFES VE YAŞAM KOÇLUĞUNUN BİRLEŞİMİ

Aydın, nefes koçluğunun yaşam koçluğuna olan katkısından bahsederken, bu iki disiplini birleştirmenin danışanlarındaki etkisini detaylandırdı. Nefes koçluğunun sadece bir nefes alıp verme pratiği olmadığını belirten Didar Aydın, “Nefes koçluğu, 2 yaşından itibaren duygularla kazandığımız nefes alışkanlıklarımızı yeniden düzenlemeye odaklanıyor,” diyerek nefesin, bedensel ve zihinsel engelleri çözmede nasıl bir rol oynadığını vurguladı. Aydın, “Nefes alışkanlıklarımız, geçmişten gelen ve farkında olmadan edindiğimiz sınırlamalardan ibaret. Biz nefes koçları olarak, o sınırlamalardan özgürleşmeye rehberlik ediyoruz,” dedi.

Nefes ve yaşam koçluğunun birleşiminin insan üzerinde nasıl bir etkisi olduğunu şöyle açıkladı:

"Sadece güçlü sorular sormakla kalmıyoruz; bedensel blokajları da aşmak için nefes tekniklerini kullanıyoruz. Ruh, beden ve zihin bütünlüğü dediğimiz kavram işte bu noktada ortaya çıkıyor. Danışanlarımız, hayatın farklı alanlarında daha özgür ve daha güçlü hissediyor."

"İYİ ÇOCUK OLMA SENDROMUNDAN ÖZGÜRLEŞME"

Kendi hayatında yaşadığı dönüşümü paylaşan Didar Aydın, çocukluk döneminde yaşadığı travmatik bir anıya değindi. Anne ve babasının ayrılığı sonrasında, 8 yaşında Kars’a gönderildiği gün yaşadığı bu değişimin onu nasıl etkilediğini paylaştı. "O yaşlarda, güven duygusu gibi önemli kavramlarla ilgili sorunlar yaşadım; kendimi hep iyi çocuk olmak zorunda hissettim," diyen Aydın, o yıllarda edindiği "iyi çocuk olma" sendromunun üzerine nasıl çalıştığını anlattı.

Didar Aydın, yaşadığı farkındalığı ve özgürleşme sürecini şöyle özetledi:

"Herkese ‘evet’ derken, aslında en çok kendime ‘hayır’ dediğimi fark ettim. Bir insanın kendi sınırlarını fark etmesi ve bu sınırları aşması çok önemli. Kendini tanıma yolculuğunda nefes ve yaşam koçluğu gerçekten dönüştürücü bir rol oynuyor."

DANIŞANLARDAN GELEN DÖNÜŞLER

Koçluk ve nefes çalışmalarının danışanları üzerindeki etkilerinden de bahseden Didar Aydın, “İletişim becerilerinde güçlenme ve sorunların daha sağlıklı şekilde ele alınması en büyük geri bildirimlerden biri,” diyerek çalışmaların etkilerini paylaştı. Ayrıca boşanma sürecinde olan bazı danışanların bile bu süreçte ilişkilerini yeniden değerlendirdiğini ve iletişimlerini iyileştirerek ilişkilerini kurtardıklarını belirtti.

Emin Aydın’ın, “Bunu nasıl başarıyorsunuz?” sorusuna Didar Aydın şu cevabı verdi:

"Bir insanın sınırlarını fark etmesi, bu sınırları kendi kendine koyduğunu anlaması ile başlıyor. Kendi içsel bariyerlerini görebilen bir kişi, bu engelleri yavaş yavaş aşmaya başlıyor. Bence asıl işimiz kişilere kendi potansiyellerini hatırlatmak."

“NEFES, HAYATIN EN BÜYÜK MUCİZESİ”

Nefesin iyileştirici gücüne inancını dile getiren Didar Aydın, izleyicilere “Nefes, kendimize ait bir mucize. Nefesi doğru şekilde deneyimlediğimizde, hem bedensel hem de zihinsel olarak çok büyük farkındalıklar yaşayabiliyoruz,” diyerek önerilerde bulundu. "Nefes seansları sayesinde kendini tanıyan, hayatına daha farkındalıkla bakan bireyler yetiştiriyoruz," diyen Aydın, yaşam koçluğunun insanın kendiyle barışmasında ve hayatı dolu dolu yaşamasında büyük bir rol oynadığını vurguladı. (GÖNÜL ÇATALKAYA) 

ÖNEMLİ NOT: Bu sayfalarda yayınlanan okur yorumları okuyucuların kendilerine ait görüşlerdir.