Türkiye’nin önde gelen zeytin üretim bölgelerinden biri olan Aydın’da zeytin ve zeytinyağı üreticilerinin yaşadığı sorunlar, tvDEN ekranlarında yayımlanan Baş Başa programında masaya yatırıldı. Gazeteci Emin Aydın’ın sunduğu programa konuk olan S.S. 144 Nolu Çine Tariş Zeytin ve Zeytinyağı Tarım Satış Kooperatifi Başkanı Enver Gökbel, sektörün karşı karşıya olduğu sorunları tüm açıklığıyla dile getirdi. Gökbel, iklim krizinden üretim maliyetlerine, lisanslı depoculuk eksikliğinden ulusal ve yerel yönetimlerin hatalarına kadar pek çok başlıkta önemli mesajlar verdi.
"İKLİM KRİZİ ZEYTİNİ VURDU"
Enver Gökbel, zeytin ve zeytinyağı üreticilerinin karşı karşıya olduğu en büyük sorunlardan birinin iklim krizi olduğunu vurgulayarak, “Kuraklık nedeniyle bu yıl ağaçlar neredeyse meyve veremedi. Yağmur yok, göletler yetersiz. Çiftçi çaresiz. Artık zeytinlikler elden gidiyor” dedi. Ağustos ayında yağmurun bir kez yağdığını, bu nedenle zeytinlerin büyük zarar gördüğünü belirten Gökbel, "Dağlık arazilerde iş yapmak neredeyse imkansız hale geldi" ifadelerini kullandı.
"ÜRETİM MALİYETİ SEKTÖRÜ ZORLUYOR"
Zeytin ve zeytinyağı sektöründe artan maliyetlere de değinen Gökbel, “Geçen yıl bir işçiye 800 lira ödüyorduk, bu yıl 2 bin lirayı geçti. Zeytin toplama makineleri de katlanarak pahalandı. Küçük bir makine bile artık 25-30 bin lira civarında” dedi. Ayrıca, gübre, ilaçlama ve diğer giderlerin de üreticiyi daha da zorladığını belirterek, “Bugün bir kilo zeytini dalından koparmanın maliyeti 15 lira. Ancak tüccar bunu 20 liraya alıyor. Çiftçi bu şartlarda nasıl kazansın?” ifadelerini kullandı.
"ULUSAL KONSEY POLİTİKALARI ÇİFTÇİYİ KORKUTUYOR"
Ulusal Zeytin ve Zeytinyağı Konseyi’nin açıklamalarını eleştiren Gökbel, bu kurumun üreticiye zarar verdiğini savundu. “Her yıl sezon öncesinde milyon tonluk üretim tahminleri açıklayarak piyasayı manipüle ediyorlar. Bu tahminler, çiftçiyi korkutarak ürününü yok pahasına satmaya zorlamak için yapılıyor. Gerçek üretim tahminleri çok daha düşük” dedi.
"TARİŞİ UYANDIRIN"
Tariş Zeytin ve Zeytinyağı Birliği’nin fiyat açıklamakta geciktiğini belirten Gökbel, "Üreticiler zeytinlerini satamıyor çünkü fiyat açıklanmıyor. Birlik yöneticileri tüccarın kuyruğuna takılmış gibi davranıyor. Hâlbuki Tariş, üreticinin yanında olmalı, fiyatları korumalı" dedi. Emlak Konut’tan gelen gelirlerin üreticilere destek için kullanılmadığını söyleyerek, “Bu paralar üreticinin malıdır. Tariş, üreticisine sahip çıkmalı” çağrısında bulundu.
"EN KÖTÜ KOOPERATİF TÜCCARDAN İYİDİR"
Enver Gökbel, zeytin ve zeytinyağı üreticilerine kooperatiflere sahip çıkma çağrısında bulundu: “En kötü kooperatif, en iyi tüccardan daha hayırlıdır. Kooperatifler çiftçiyi sömürmez, onun hakkını savunur. Ancak çiftçi bilinçlenmeli, kooperatifine destek olmalı.”
"ORGANİK DEĞİL, İYİ TARIM UYGULAMASI"
Organik üretimin yanlış anlaşıldığını belirten Gökbel, “Organik demek hiçbir şey yapmamak değildir. Doğru gübre, ilaç ve sulama yöntemleriyle iyi tarım uygulamalarını benimsemeliyiz. Bilimden uzak kalmamalıyız” dedi.
"ÇİFTÇİNİN UMUDU KOOPERATİFLERDİR"
Programın sonunda Gökbel, üreticilere seslenerek şu mesajı verdi: “Bugün tarım sektörü büyük bir sınav veriyor. Çiftçilerimiz kooperatiflerine sahip çıkmalı. Tüccar sadece kendi kârını düşünür, kooperatifler ise üreticiyi korur. Ancak kooperatifler de güçlü olmalı. Bunun yolu üreticinin desteğinden geçiyor.” (GÖNÜL ÇATALKAYA)
ÖNEMLİ NOT: Bu sayfalarda yayınlanan okur yorumları okuyucuların kendilerine ait görüşlerdir.