“İlim ilim ilmektir. İlim kendin bilmektir. Sen kendin bilmezsin. Ya nice okumaktır.”
Büyük gönül insanı Yunus Emre’nin, kitaplar dolusu yorumlanabilecek sözü, her zaman tazeliğini korur. İlim, evren ve olayların bir bölümünü konu alan, deneye dayanan usul ve gerçeklerden faydalanarak, yasalar oluşturmaya çalışan, düzenli bilgi anlamını ifade eder.
İlim öğrenmek, birçok alanda çalışma ve araştırmalar yapmak demektir. Daha önceden bu alanlarda yapılan çalışmalar insana yol gösteren bir anahtar gibidir. Onların ışığında yeni buluşlar ve teoriler meydana getirilir. İlim, devamlı araştırmayı gerektirir. Konu hakkında ne kadar araştırma ve arşiv varsa incelenir. Birçok deney yapılır. Çok yüksek bir sabır gerektiren, araştırma ve incelemeler yapılması sonucunda, yeni ve bilinmeyen birçok bilgi elde edilir.
İlim sahibi olmak için, sadece bilgi sahibi olmak yetmez. İnsan kendini ve ne olduğunu da bilmelidir. Yaptığı ve yapacağı çalışmaların, dünya ve insanlık için önemli icatlar, buluşlar olacağının bilincinde olmalıdır. Mütevazı, tahammüllü, sabırlı ve sonunda kabul eden olmalıdır. Kendisini diğer insanlardan daha farklı ve üstün olarak görmemesi, temel kural olmalıdır.
Çünkü büyüklük, mütevazılıkla başlar, hoşgörüyle yol alır, kabul ile arşa çıkar. Aksi hâlde, ilim öğrenmenin, okumanın hiçbir değeri olmayacaktır. Kendini bilen insanın kendine güveni olur. Ünlü düşünür Voltaire de bu konuda “Kendine güvenen herkes, dünyayı idare edebilir” demiştir.
Okumakla insan olunmaz. İnsan olmak, zor zanaattır ve insan olmanın yolu, kendini bilmekten geçer. İnsan kendini bilmediği sürece istediği kadar okusun, ilim sahibi olamaz.
Kendini bil… Latincesi “Nosce Te İpsum” olan sözdür. Bu söz yüzyıllar önce Delhi’de Apollon tapınağının girişinde Latince olarak alınlık denilen yerde yazılıdır. Sinema tarihinin en ses getiren filmlerinden biri olan Matrix filminde de Neo’nun kahini ziyaret ettiği sahnede evde mutfak kapısının üzerinde bu iki kelime karşımıza çıkar.
Yunus Emre’nin “İlim ilim bilmektir, ilim kendin bilmektir” sözünün manası, felsefeciler tarafından halen tartışılıyor. Kendini bilmek; tüm dünya dinlerinin ve inanışlarının aslında insan olma bilincinin atom çekirdeği anlamına gelmektedir. Şamanizm’den Kızılderili kültürüne, Mayalara, Uzakdoğu’dan, Anadolu’daki tasavvuf okullarına kadar her yerde başlangıç noktası kendini bilmektir.
Sözün özü şudur; biz daha kendimizi tanımadan, yol kat ettiğimizi falan sanıyoruz. Çok yanılıyoruz dostlar, insan olabilmenin ilk şartı kendimizi tanımak ve buna göre hareket edebilmektir. Aksi halde hani derler ya “benim oğlum bina olur, döner durur yine okur.” Dem, bu demdir ve en büyük fırsat elimizdedir. Gelin kendimizi tanıyalım…
Sevgiyle kalın…
ÖNEMLİ NOT: Bu sayfalarda yayınlanan okur yorumları okuyucuların kendilerine ait görüşlerdir.