BİR FİNCAN KAHVENİN KIRK YIL HATIRI VARDIR
10 Şubat 2018, CumartesiTweet |
Kahve içmek ayrıcalıklı bir zevk… Kahve içmek dostun dosta, sevgilinin sevgiliye selamıdır, gönülden gönüle muhabbet köprüsüdür bir fincan kahve. Birbirine dolaylı yoldan duyguların anlatımıdır. Sabah içtiğinde kendine getirir, yorgun olduğunda içtiğin kahve hafifletir seni, unutturur günün ağırlığını… Kahve aynı kahvedir belki.. Köpüğüyle, dumanıyla tadı değişir içtiğin dostla.
Yani aslında kahve bahaneyse, muhabbet şahanedir...“Gönül ne kahve ister ne kahvehane, Gönül muhabbet ister kahve bahane” demiştir atalarımız.. "Türk milletinin iyiliğe. kıymet bilmeyene verdiği değerin en güzel ifadelerinden biridir".
Sevgili için gönülden gönüne muhabbet köprüsü.. Dostun dosta vefası.. Hatta sevgiliye duygularını ifade etmenin de yolu olur bir fincan kahve..
Hepimiz hayatımızda bir kere söylemişizdir bir fincan kahvenin kırk yıl hatırı var lafını. Peki hiç merak ettiniz mi bu laf nereden geliyor? Bu lafın ortaya çıkışının bir hikayesi varmış. Ve ben bu hikayeyi sizlerle paylaşmak istiyorum..
*
İstanbul’un yemiş iskelesinde kahve yapan ve satan Üsküdarlı bilge bir zat varmış. Her telden insan kahvecinin sohbetini dinlemeye, iki çift nasihatini almaya, derdini paylaşmaya gelirmiş. Günlerden bir gün bu kahvehaneye bir yeniçeri gelmiş. Kahveciye herkese kendinden kahve ikram etmesini fakat içeride yalnız başına oturan Rum gemi kaptanına vermemesini söylemiş. Kahveci de herkese yeniçerinin kahvesini ikram ettikten sonra 2 kahve yapıp Rum kaptanın yanına oturmuş. Yeniçeri hiddetle “Ona vermeyeceksin demedim mi?” Demiş. Kahveci de “bu senin değil benim ikramım” diyerek cevap vermiş. Rum kaptana dönen kahveci, kaptanla hem sohbet etmiş hem de kahve içmiş.
Aradan 40 yıl kadar geçmiş. Sisam Adası`nda büyükçe bir isyan çıkmış. Rumlar isyan etmiş. Bizim kahvehaneci de bir şekilde Rumların eline geçmiş. O zamanlarda Rumlar eline geçirdikleri esirleri pazarda satıyorlarmış. Kahveciyi de yaşlı bir adam satın almış ve ıssız bir yere götürmüş. Adamın kendini öldüreceğini sanan kahveci korkuyla yaşlı adama bakarken adam ona kendisinin 40 yıl önce bir kahve ikram ettiğini ve o kahvenin hatırını unutmadığını söyleyerek kahveciyi serbest bırakmış.
*
İşte anlatılana göre bir fincan kahvenin 40 yıl hatırı vardır sözü buradan gelmektedir.
Sözüm şu ki sevgili okurlarım insanlar kendilerine yapılan en küçük bir iyiliği kolay kolay unutmazlar. Birisi size bir fincan kahve içirmek gibi küçük bir iyilik etmiş ya da sizinle bu kadarcık bir dostluk kurmuşsa, bunu unutmamanız, o kişinin her zaman hatırını saymanız dileğimle bir fincan acı kahve tadında bol köpüklü hafta sonları.