Takip Et

TURNA

Origami, yani Japonların kağıt katlama sanatı...Benim yaşımda olanlar bilirler TRT'de bir zamanlar Origami programı vardı ve ben bu programa epey meraklıydım. Programın başlamasını dört gözle, renkli elişi kağıtlarıyla beklerdim. Origami yöntemi ile pek çok hayvan ve araç figürü yaptığımı hatırlıyorum ama bunca zaman sonra tek unutamadığım katlama tekniği Turna kuşu oldu. Sebebi de hikayesi idi. Hepiniz bilirsiniz Hiroşima’da yaşanan atom bombası felaketini. Sadako Sasaki, bu insanlık ayıbında bombadan etkilenen ve sonrasında lösemi olan küçük bir kız çocuğudur. Sadako Sasaki, lösemi olduktan sonra bin adet kağıttan turna yaptığında iyileşeceğine inanır. Çünkü Japon inanışına göre kâğıttan bin turna yapan kişinin dileği kabul olurmuş. Ancak Sadako Sasaki, 644. Turnadan sonra maalesef bin turnayı yapamadan hayata veda etmiştir. Sadako Sasaki, bu kağıttan turna macerasında tüm dünyada ilgiyle izlenmiş ve neredeyse tüm dünya ülkelerinden yattığı hastaneye kağıttan turnalar gönderilmiştir. Turna bu vesile ile barışın simgesi olmuş, ABD ve Hiroşima'da Sadako Sasaki adına barış anıtları dikilmiştir. Bu gerçek hayat hikayesi, Hiroşima’da yaşanan acıların sadece bir zerreciği.

Elime ne zaman bir kağıt parçası geçse turna yapıp koyarım bir köşeye. Sadako’nun anısına ve onun temsil ettiği yaşam, umut ve barış adına.

Güçlü, özgürlükler ve fırsatlar ülkesi ABD tarafından, 6 Ağustos 1945’te Hirosima ve 9 Ağustos 1945’te Nagasaki, atom bombaları ile yerle bir edilmiş, bu şehirlerde yaşayan tüm canlılar acımasızca katledilmiştir. Dünya tarihi ne yazık ki bitmeyen ve ders alınamayan acılarla dolu. Hani, bunun sebebi ne diye çok soruyorum kendime ama inanın cevabını bulamıyorum. Şimdi bana, hırs, kazanan olmak, para, güç vs. diyeceksiniz. İyi de sonsuz bir yaşamı yok ki insanın. Nihayetinde maksimum 100 yıl içinde ölecek bu insan denen varlık. Bence daha mantıklı bir sebebi olmalı. Aslında ben olaya şöyle de bakıyorum "iyiler" ve "kötüler"; tüm mücadele bu iki manevi kavram arasında. Hani şu sosyalizm, kapitalizm, liberalizm, faşizm, fundamentalizm vs -izm ile biten tüm ideolojilerin miadını doldurduğunu düşünüyorum. "Paranın dini imanı olmaz." diyen kökten dincilere ait söylemlerin artık dini inanışın, saflığından ve esasından sıyrılıp kötüye kucak açtığını görüyorum. Afganistan'daki zulmü İslam kisvesi altında mübah ve kutsal gösteren Taliban'ın kötüye uşak olduğu aşikar. Esasen her şeyin üstünde öyle bir kudret var ki.... Rivayetlerde çokça bahsi geçen yüksek medeniyetler Atlantis ve Mu'nun yıkılış ve yok oluş sebebini biraz araştırdığınızda, aslında bu medeniyetlerin, insanların vicdan ve merhametten uzaklaştıkları için yok olduklarını anlayacaksınız.

Turna kuşundan ve günün acısından bahsetmişken, Tuz Gölünde ki toplu flamingo ölümlerine değinmeden geçemeyeceğim. Aslında flamingolar bizim Anadolu kültüründe türkülere de konu olan allı turnalar olarak kabul görür. Turna, Anadolu kültüründe müthiş bir yere sahip, önemli ve özel bir kuş. Simgesel anlamı; bolluk, bereket ve bebeklerin sıhhatli doğuşunu müjdelemesiymiş. Allı turna ise Anadolu folkloründe ve sufilikte kendini gerçekleştirme, insanı kamile ermeyi simgelermiş. Bizler ne acı ki bu Allı Turnaların bebeklerini öldürdük. Dilerim bu acımasız davranışımızın da hışmına uğramayız.

Yaşama, sevgiyle ve saygıyla sahip çıkmak amacımız olsun ve hiçbir canlı katledilmesin. Turnalar hep özgür uçsun. Pir Sultan Abdal'ın şu müthiş dizeleri ile sonlandırmak istedim yazıtımı....

Hazreti Şah’ın avazı

Turna derler bir kuştadır

Asası Nil deryasında

Hırkası bir derviştedir.... 

ÖNEMLİ NOT: Bu sayfalarda yayınlanan okur yorumları okuyucuların kendilerine ait görüşlerdir.