Aydın Arkeoloji Müzesi, 1959'da Aydın Müzesi olarak Zafer İlkokulu'nun bir odasında kurulmuş ve 1973'e kadar müzecilik hizmetleri burada devam etmiştir. 1973'te ise yeni müze binasına taşınmıştır ve 2012 yılına kadar bu binada hizmet vermiştir. İlk açıldığında Arkeolojik ve Etnografik eserler aynı binada sergilenmiştir. Aydın Arkeoloji Müzesi 40 yıllık yaşamını 2012 itibarıyla Aydın-Denizli Karayolu üzerindeki yeni yerinde sürdürmektedir.
Müze binasının bahçesinde Tralleis, Magnesia, Alinda, Alabanda, Nysa, Amyzon, Piginda, Harpasa, Myus, Orthosia, Mastaura antik kentlerden gelen çeşitli dönemlere ait eserler sergilenmektedir.
Müze’nin girişinde ziyaretçileri Tralleisli Seikilios’un şu şiiri karşılar:
"Yaşadığın müddetçe dertsiz tasasız ol
Hiçbir şeyin seni üzmesine izin verme
Hayat çok kısa
Ve zaman her şeye gebedir."
Aydın Arkeoloji Müzesi’nde sergiler üç bölüm halindedir. İlk bölüm olan Arkeoloji Bölümü’nde eserler kronolojik sıraya göre sergilenmektedir. Bu eserler; baltalar, kesme ve delme aletleri, putlar, pişmiş kilden seramik örnekleri, kandiller, maskeler ve küçük heykeller, cam objeler, altın, gümüş ve bronz takılar, tıbbi aletler, makyaj malzemeleri ve silahlardır.
Sikke Salonu'nda ise Yunan, Roma, Bizans, Selçuklu ve Osmanlı Dönemi gibi çeşitli uygarlıklara ait altın, gümüş, bakır ve bronz sikkeler sergilenmektedir.
Öte yandan etnografya salonunda ise halı, dokuma paspas, kilim gibi dokuma tekstil ürünleri; zeybek kıyafetleri, nakışlı kadın kıyafetleri, nakışlı başlıklar; kemer, kolye, bilezik, küpe ve yüzük gibi gümüş takılar; banyo setleri, Kur'an el yazmaları ve kitapları, kaseler, büyük derin bakır tabaklar, güğümler, kazanlar ve yuvarlak metal tepsiler gibi bakır mutfak kapları; kahve değirmenleri, kahve cezveleri gibi pek çok farklı türde eserler sergilenmektedir.
ÖNEMLİ NOT: Bu sayfalarda yayınlanan okur yorumları okuyucuların kendilerine ait görüşlerdir.