Takip Et
  • 7 Eylül 2013, Cumartesi

Göz hareketleri ve bozuklukları

-Gözlerim oynamıyor! 3-4 yaşıma kadarki çocukluk resimlerime bakıyorum, bir sorun yok. Ama sonrasında resimlerden de fark ediliyor! Doktorlar "bir şeyin yok" diyor ama benim gözlerim oynamıyor!

 

Neden iki gözümüz var? İki göz olmasının faydası nedir? Göz hareketleri nasıl sağlanır?

Gözler bilgi yoludur. Beynimize on adet bilgi geliyorsa, altı tanesi gözler aracılığı ile gelir. İnsan iki göze sahiptir. "Bir başa bir göz yeter" diye bir atasözü vardır ama bu söz "kanaat etmenin önemini" anlatır. Bir göz bir cismin -bu kişi ya da bir araba olabilir -yakında mı yoksa uzakta mı olduğunu anlamaya yetmez. Bu nedenle iki göze ihtiyaç vardır. İki göz tek göze göre daha iyidir ama "çokluk" sorunları da beraberinde getirir. Başına buyruk olamaz bu iki göz; biri ne yapıyorsa diğeri de onu yapmak zorundadır. Eğer biri diğerine göre farklı hareket ederse o zaman sorun olarak "çift görme" ortaya çıkar.

 

Göz top gibi yuvarlaktır. Yanlarına altı tane kas yapışır. Bu kasları da üç tane sinir çalıştırır. Üçüncü, dördüncü ve altıncı sinirler. "Beyin sapı" dediğimiz yerde, başın arka kısmında yer alan bu sinirler, başın ön tarafında bulunan gözlere kadar oldukça uzun bir yol kat ederler. Sağ ve sol göz için birer çift olarak bulunurlar.Beyin sapı bölgesinde ayrıca her iki göze giden sinirlerin beraber çalışmasını sağlayan bir üst merkez bulunur. Bu merkez, başın ve gövdenin hareketlerini de takip eder ve yeni pozisyonu göz sinirlerine ulaştırır. Bir üst merkez beyin kabuğunda, beynin en dışında bulunur. İsteyerek bakmayı sağlayan merkez burasıdır. Gövde ya da başımız hangi konumda olursa olsun burası sayesinde biz istediğimiz her yöne bakabiliriz.

Vücutta önemsiz ya da daha az önemli bir yapı yoktur, vücut bir bütündür. Yani üst merkez önemli ama alt merkezler ya da sinirler daha önemsizdir diyemeyiz. Zincirin halkaları gibidir. Sağlamlık için her halka sağlam olmalıdır. Toplumda da böyle değil midir? Hangi insan ya da insanın yaptığı iş önemsizdir.

 

Hangi durumlarda göz hareketleri yapılamaz? Nasıl anlaşılır ve tedavi edilir?

En üstteki bakış merkezinden başlayalım. Beyin damar tıkanması ya da kanaması sırasında bu bölge etkilenebilir. Bakış merkezi her iki gözü de karşı tarafa doğru baktırma özelliği taşır. Zarar gördüğünde kişi felç olmuş olan kol ve bacağı tarafına bakamaz, diğer tarafa doğru bakar. Felç tedavisi ile zaman içinde düzelme gösterir. Beyin sapındaki bakış merkezi de yine benzer gerekçeler ile etkilenebilir. Burası etkilendiğinde ise ters olarak gözler felç olmuş kol ve bacağa bakar sağlam tarafa bakamaz. Üst bakış merkezi ve beyin sapı bakış merkezi ile ilgili sorunlarda her iki gözü etkileyen kısıtlılıklar ortaya çıkar. Tek bir gözdeki bir hareket kaybında ise sadece sinirler ya da kaslar etkilenmiştir. Sinirlerin üzerine yapılan basılar - üçüncü ve dördüncü sinirin üzerine baskı yapan balonlaşmış damarlar; beyin tümörleri; iltihaplanmalar - sadece o gözde hareket kısıtlılığı yapar. Ayrıca şeker hastalığı sırasında yukarıdaki sebepler olmadan da bu sinirlerin felçleri ortaya çıkabilir. Sinir üzerindeki baskı kalkmadıkça göz hareketi düzelme göstermez iken, şeker hastalığında zaman içinde düzelme gösterir. Bu süre genellikle 6 ay civarındadır.

 

Sinir ile kas arasındaki bilgi aktarımı bozulur ise Myastenia Gravis hastalığı oluşur. Göz hareketlerinde kısıtlılık ve göz kapağı düşmesi bazen iyileşir, bazen daha kötü olur. Göz küresine yapışan kasların infeksiyonları, tümörleri, tiroid bezi ile ilişkili olan hastalıkları, ailesel geçen kas hastalıkları da gözlerde sınırlı hareket oluşmasına neden olabilir.

 

Hastalığın gelişim sürecinin ve eşlik eden diğer yakınmaların öğrenilmesi sonrasında yapılan muayene ile sorunun hangi bölgeden kaynaklandığı bulunur. Ardından yapılacak beyin görüntülemesi, anjiografi ya da elektromiyografi gibi yöntemler destekleyici olur. Tedavi her durumda nedene yönelik olarak yapılır.

ÖNEMLİ NOT: Bu sayfalarda yayınlanan okur yorumları okuyucuların kendilerine ait görüşlerdir.