Takip Et

TOPUKLU EFE

Yıllar önce yazılı ve görsel medya aracılığı ile adın duymuştum. Kuvai Milliye’nin yeşerdiği coğrafyanın, efeler bölgesinin sembolü haline geliyordu giderek. Kentin çarpık yapılaşmasının ürünü olan gecekondulaşama, bunun doğal uzantısı olan işporta tezgâhları çetin bir mücadeleye girmişti. Azınlık alt kimliğine sığınarak kümeleşen gruplar “biz istediğimizi yaparız, engel olanı da yakarız” çığırtkanlığı ile varlığını ispat etme çabasına girse de; o kişi yani Topuklu Efe namı ile anılan Aydın Büyükşehir Belediye Başkanı Özlem Çerçioğlu buna müsaade etmeyerek yerinde bir cesaret örneği göstermişti…

Devrimci gelenekten gelen bir yurttaş olarak insan eşitliğine, emeğe ve barış içinde birlikte yaşamaya yürekten inandım ve savuna geldim. Lakin günümüzde sık yaşadığımız bir gerçeği de görmezden gelmeyi ve bunu dillendirmemeyi de korkaklık sayarım. Malumunuz şu son on altı yıllık dönemde köy kavramını unuttuk. Köyler mahalleye, mahalleler varoşa, varoşlar potansiyel oya dönüştü erkin gözünde. Çiftçi, tarım, hayvancılık kavramlarının da yerinde yeller esiyor.

Bu tabloda insanlar ekmek aramak, aş aramak, gelecek aramak adına akın akın kentlere yöneldi doğal olarak. İşte kördüğüm de böyle başladı zaten. Gittikleri yerlerde kendi geleneklerini yaşamak ve yaşatmak isteyerek kent kültürünü reddettiler bir biçimde. Azınlık dayanışmasını devreye sokarak güç elde edeceklerini düşünüp, kendi kurallarınca kentlerde iş kuracaklarını düşündüler…

Özlem Çerçioğlu ve ona benzer istisna kent önderleri bu kaosu sonlandırmak adına, mafyavari oluşumlara rest çekerek alkış aldılar. Aslında çoğunluk gibi konuşsam da bir elin beş parmağını geçmez böylesi yöneticiler. Türkiye’ye mal olmuş bir isim zikredeyim hemen; Prof. Dr. Yılmaz Büyükerşen dediğimde hepinizin bir sempatisinin olduğunu biliyorum. Bir Eskişehirli olarak ben de kendisini çok yakinen tanıyıp gurur duyanlardanım çünkü. Kent, kentli, kentlileşmek gibi kavramların hakkını vererek; yaşanası bir dünya kuran bu bir avuç insan da doğal olarak yıldız gibi parlayıveriyor ülkemde. İşte Özlem Çerçioğlu adının da bir anda duyulmasının başlangıcı kısaca anlattığım bu konular dâhilinde olduğunu bilenlerdenim. Elbette birkaç dönemdir üst üste seçilen bir insanın başarısı bununla sınırlı değildir. Nice başarılı projeleri hayata uygulayarak Aydınlı yurttaşlarımızın gönlünde yer etmiştir. Ben dört aydır Aydınlıyım gari ve Didim’de yerleşik düzen yaşamaktayım. Didim’in mükemmel ana yollarını, yol kenarlarındaki güzelim çiçekleri dizayn eden Aydın Büyükşehir Belediyesi sadece kent merkezine hizmet etmeyi görev saymıyor. Turizm merkezleri başta olmak üzere tüm ilçelere de el uzatıyor tanıklık ettiğim kadarı ile…

Ben bir kanser hastasıyım ve dört aydır yoğun tedavi görmekteyim. Her kemoterapi sonrasında üç adet olmazsa olmaz aşım vardır. Bu aşılarımı yaptırmak için bile Aydın Büyükşehir Belediyesinin güleç yüzlü sağlık ekibinden yardım alıyorum. Telefonla bilgi veriyorum aşıdan bir gün önce, onlar da ta evime kadar gelip tatlı dilleri ile aşımı yapıyorlar. Ama şöyle algılamayın sakın! Şinasi Kula gazetecidir, medya mensubudur bunun için ayrıcalıklıdır hâşâ! Bu insani görevlerini her hasta için yapıyor Aydın Büyükşehir Belediyesi…

Topuklu Efe, geçtiğimiz günlerde iyiden iyi kalbimize girdi. Muharrem İnce’nin Aydın mitinginde yanındaki iki efe ile İnce’yi de aralarına alarak Harmandalı oynamasını gözleri yaşararak izleyen vatandaşlardan biriyim ben de. Özgüvenine, bu harika halk oyununu bilerek oynamasına, hayran kaldık yârimle televizyondan izlerken. Topuklu Efe’ye sevgimiz kabardı eyvallah, ama ona bu adı kim taktı ise onun da gözlerinden öperim…

Not: Bir hayvan koruyucu olarak Topuklu Efe’mizin bu konu ile de ilgisinin artmasını diliyorum. Gereğini yapacağına da tüm kalbimle inanıyorum. 

ÖNEMLİ NOT: Bu sayfalarda yayınlanan okur yorumları okuyucuların kendilerine ait görüşlerdir.