Aydın Devlet Hastanesi Gastroenteroloji Cerrahi Uzmanı Op. Dr. Okay Koç, vücut kitle endeksi yüzde 40’ın üzerinde olan hastalarda yapılan mide küçültme ameliyatlarından sonra çoğu hastanın tansiyon ve şeker ilaçlarını bıraktığını söyledi.
Obeziteyle birlikte hastaların genel sağlık durumunun kötüye gittiğinin altını çizen Op. Dr. KOÇ ,“Kalp hastalıkları, yüksek tansiyon, diyabet, yüksek kolesterol, solunum rahatsızlıkları, eklem hastalıkları ve özellikle gençlerde psikolojik sorunlar obezite ile doğrudan ilişkili hastalıklardan bazılarını oluşturuyor. Sadece kilo vererek bu problemlerin birçoğu büyük oranda ortadan kalkıyor" dedi.
“AVANTAJLARI ÇOK”
Aydın Devlet Hastanesi’nde yaklaşık 450’ye yakın tüp mide ameliyatı yaptığını söyleyen Koç, mide küçültme ameliyatının avantajlarının çok fazla olduğunu vurguladı. Ameliyat sayesinde kronik hastalığı olan kişilerin normale döndüğünü dile getiren Koç, “Bu ameliyat sonrası hastanın eğer tansiyon, şeker, insülin direnci ve kolesterol gibi rahatsızlıkları varsa normale dönebiliyor” diye konuştu.
“RİSKLERİ DİĞER AMELİYATLARA GÖRE EN AZ“
Mide küçültme ameliyatının riskli bir ameliyat olmadığını kaydeden Koç, sözlerine şöyle devam etti: “Narkoz ile ilişkili riskler her ameliyat için geçerli her hangi bir ameliyat fark etmez kalple ve akciğerle ilgili sıkıntılar birde ilaç alerjileri olabiliyor. Mide ameliyatının cerrahisiyle ilgili olan sıkıntıları var bunların en ciddi olanı kaçak dediğimiz dikişlerde açılma binde 3 gibi bir sıklıkta oluyor. Bunların büyük bir kısmı ilaç tedavisiyle iyileşiyor ya da mideye stent takılarak tedavi ediliyor. Bir kısmı da çok nadir tekrar ameliyat gerekiyor. Bizde şimdiye kadar hiçbir kaçak olmadı. Bu ameliyatın ölüm oranının apandisit ameliyatlarından bile daha düşük. Tüp mide ameliyatı diğer obezite ameliyatları içerisin de en az vitamin eksikliği yapan bir ameliyat sadece mide küçültülüyor. Anatomik yapı bozulmuyor diğer obezite ameliyatlarında bağırsaklarda kısaltıldığı için farklı mekanizmalar devreye giriyor vitamin eksiklikleri biraz daha sık oluşuyor.”
“ZAYIFLAMAYA YARDIMCI BİR YÖNTEM”
Hasta uyumuna dikkat çeken Koç “Kişi yediğine içtiğine dikkat etmesi gerekiyor. Ameliyat oldum bu iş bitti diye bir şey yok bu sadece yardımcı bir yöntem. Ameliyatın amacı, insanlar az miktarla doysun, açlık hissi azalsın, açlık hisside azalıp daha az yiyince kişiler kilo versin. Kişi yemesine dikkat etmezse tekrar kilo alabiliyor. Miktar olarak az, kalorisi yüksek yiyecek, içecek ve gıdalar tekrar kilo alımına yol açabiliyor. Bu olay sadece mide küçülme olayı değil aynı zamanda yaşam tarzı, beslenme düzeni değişikliği ile bir arada başarılı olabilir. Ameliyat sadece yardımcı bir yöntem” ifadelerini kullandı.
“ÖLÇÜLERİ UYGUN İNSANLARA ÖNERİYORUZ”
Yapılan bilimsel çalışmalar vücut kitle endeksi(VKİ) yüzde 40’ın üzerinde olan insanlarda diyet ilaç ve egzersiz tedavisinin başarısız olduğu, kilo verilse bile yüzde 99’unun tekrar geri aldıklarını belirten Op. Dr. Okay Koç, “VKİ’si 40 üzeri insanlarda diyet ve ilaçla başarı olmuyor. Ölçüleri uygun insanlara öneriyoruz çünkü insanlar o ölçülerden sonra büyük çabalar harcıyorlar. Hem sağlık hem de sosyal problemler yaşıyorlar. Ciddi bir şekilde uğraş yapıp kilo veremeyen insanlar obeziteye uzun süre maruz kalmadan ameliyat olmalarını öneriyoruz. Sağdan soldan duyumlar yerine bu işi profesyonelce bilimselce yapan insanlarla konuşsunlar. Doğru bilgi alsınlar Obezite ciddi bir problem uzun süre bu kiloya maruz kalmanın ciddi etkileri oluyor. Belli bir süre sonra bu etkilerin geri dönüşümü olmuyor. Kişi kilo verse de bazı hastalıkları iyileşmiyor” dedi. (YAŞAR BAŞKURT)
BÖLGENİN EN BÜYÜK REZİDANS PROJESİ: GOLD TOWERS...
ÖNEMLİ NOT: Bu sayfalarda yayınlanan okur yorumları okuyucuların kendilerine ait görüşlerdir.