
Biliyorsun, geçen hafta Şırnak’taydım. Sandığın gibi kötü bir yer olmadığını, aksine onlarca iyi yönünü sayabilirim. Şırnak’a atanan ya da tayini çıkan her memurun şehre ağlayarak geldiğini söylediler. “Neden Şırnak, orada ne yapacağım?” sorularıyla gözyaşları içinde gelen herkesin, giderken de aynı şekilde ağladığını anlattılar. Çünkü şehrin önde gelenleri, gelen herkesin yalnız kalmaması için öyle bir düzen kurmuşlar ki; bir kez buraya adım atan, buranın insanına bağlanmadan, burayı sevmekten kendini alamıyormuş. Sonrasında da hüzünlü vedalar yaşanıyormuş.
Bunu bana Şırnak’ta şehrin önde gelenleri anlattı. Araştırmama bile gerek kalmadan, sosyal medyada yaptığım bazı paylaşımlar sonrası, orada bulunmuş tanıdıklarımdan gelen mesajlar bu anlatılanları teyit ediyordu. “Farklı dinamikler var ama hayatımın en güzel üç buçuk yılını Şırnak’ta geçirdim” diye yazan bile oldu.
Terör bitmiş, Gabar’da günlük 75 bin varil petrol çıkarılıyor. Yakın gelecekte bu rakamın 1 milyon varile çıkacağı konuşuluyor. Yani sadece insanlarının yaklaşımı değil, ekonomik gücü de artan bir şehir. Habur Sınır Kapısı sayesinde, petrol öncesinde bile güçlü bir ihracat ve ithalat ekonomisi vardı. Petrolün etkisiyle büyük bir sıçrama yapması ve Türkiye’nin en zengin illeri arasına girmesi bekleniyor.
Benim Şırnak’ta özel bir işim vardı. İlk kez gideceğim için, her ilk gidenin sahip olduğu ön yargılarım bulunuyordu. Bu yüzden, Aydın Ticaret Odası Başkanı Hakan Ülken’e “İhtiyaç hissedersem kimi arayayım?” diye sordum. Şırnak Sanayi ve Ticaret Odası Başkanı Osman Geliş’in numarasını gönderdi ve kendisine de bilgi verdiğini söyledi. Uçaktan indiğim andan, Aydın’a gelip evimin kapısından girene kadar Osman Bey ile sürekli temas halindeydik. Misafirperverliklerini, gösterdikleri ilgiyi, ikramlarını, irfanlarını uzun uzadıya başka bir gün anlatırım.
Odanın Meclis Başkanı Zekeriya Ökten, Cizreli kanaat önderi Mesut Borçin ve Silopili Avukat Hüsnü Kaplan da inanılmaz destek verdiler. Aydın’dan tanıdığım sıcak yüzlere rastlamak da ayrı bir mutluluktu.
Harika insanlar tanıdım. Belki bir gün hepsini uzun uzun anlatırım. Osman Geliş’in kardeşi Sami Geliş için, Şırnak’ta çalışmış ve çalışmakta olan doktorların çektiği bir doğum günü videosunu izledim. “Gönüllerin sağlık bakanı” ilan etmişler. Otuzdan fazla doktor konuşuyor. Bu sevgiyi kazanmak, insanlara bunları söyletmek kolay bir iş değil.
Sami Bey gibi, Şırnak ve Şırnaklılar da zoru başarmışlar. Onları tanıyan herkesin gönlünde taht kurmuşlar. Asıl sorun, Şırnak’ı hiç görmemiş ve sadece duyduklarıyla değerlendirenlerin zihninde.
Türkiye’nin en kötü yerlerinden biri olduğunu sanıyordum. Gördükten sonra gönlümde yer eden en güzel şehirler arasına aldım. Sana da ilk fırsatta gitmeni tavsiye ederim.
Adını yazdığım ve yazamadığım Şırnak seyahatimi güzelleştiren herkese minnettarım. Şırnak’tan güzel haberler almaya ve vermeye devam edeceğim canımın içi; seni seviyorum.
ÖNEMLİ NOT: Bu sayfalarda yayınlanan okur yorumları okuyucuların kendilerine ait görüşlerdir.